Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1064
Karar No: 2020/1265
Karar Tarihi: 26.11.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1064 Esas 2020/1265 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1064
KARAR NO : 2020/1265
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2020
NUMARASI : 2018/363E. 2020/136K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin görevsizliğine ilişkin verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkilinin eşi ile birlikte davalı borçlu tarafından piyasaya sürülen ... ISIN kodlu 08/08/2017 ödeme tarihli tahvili aldığını, davalı borçlu şirket 07/08/2017 tarihinde ... ISIN kodlu 08/08/2017 ödeme tarihli tahvil ve kupon ödemesini yapamayacağını KAP'a bildirdiğini, müvekkilinin 08/08/2017 tarihinde davalı borçludan 125.000,00 TL tahvil itfa ve 4.785,50 TL tahvil kupon alacağı olmak üzere toplam 129.785,50 TL alacağının bulunduğunu, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine müvekkilin eşinin davalı borçlu şirket aleyhine İstanbul 2.İcra Müdürlüğünün 2017/28361 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, bu takibe borçlunun itiraz etmesi üzerine İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/761 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası ikame edildiğini, tazminat taleplerinin kabulü ile dosyanın İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/761 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; davacının istemine konu alacak hakkında müteselsil alacaklı konumundaki ...ı'nın feragat ettiğini, iki veya daha fazla şahsın malik olarak görülen hesapların müşterek hesap olduğu, böyle hesaplarda hesabın müteaddit maliklerden her biri hesap üzerinde müstakil olarak tasarruf sahibi ise bu hesaplara müşterek hesap denildiğini, davacı ve eşinin müşterek hesap kaidelerini gösterir sözleşmeyi imzalamış olduklarını, davacının eşi ...'nın davaya konu alacak üzerinde tasarruf hakkı bulunduğunu, 04/04/2018 tarihinde bu hakkından vazgeçtiğini, bu durumda davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını belirterek davacının tazminat talebinin reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "... Taraflar arasında yapılan sözleşme, menkul kıymet (tahvil) satışı sözleşmesidir. Bir uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı niteliğinde olması için taraflardan birinin tüketici, taraflardan birinin profesyonel satıcı (sağlayıcı) ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklanması gerekmektedir. Somut olayda, davalı şirketten tahvil satın alan davacının anapara geri ödemesi nedeniyle takip başlattığı anlaşılmakla davacının ticari veya mesleki amaçla hareket ettiği konusunda bir iddia ve delil mevcut olmadığından, davacının tüketici, davacının yaptığı yatırım işlemleri de anılan yasanın 3/1. maddesi kapsamında tüketici işlemi kabul edilmelidir. (İstanbul BAM 12. HD 13/09/2018 günlü, 2018/869 Esas, 2018/1040 Karar sayılı emsal kararı) Görev, HMK 114-c maddesi uyarınca dava şartı olup re'sen inceleneceğinden, mahkememizce yapılan incelemede, hukuki nitelendirme ile bağlı kalınmaksızın görevli mahkeme re'sen belirleneceğinden, tahvil satın alımından kaynaklanan dava mutlak ticari dava olmadığından uyuşmazlığı çözmeye görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Bu nedenle, her ne kadar esasa girilerek bilirkişi raporu düzenlenmiş ise de, yargılama esnasında yukarıda belirtilen gerekçelerle mahkememizin görevli olmadığı tespit edildiğinden, 6502 sayılı yasanın 73. maddesi uyarınca Tüketici Mahkemesi görevli olduğu, ..."gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine, HMK'nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine Gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Müvekkilinin davalının piyasaya arz ettiği tahvili almasının ticari bir işlem olduğunu çünkü tahvil ihracında müvekkilinin amacının bir miktar faiz elde etmek olduğunu, davalının da tahvil ihraç ederek piyasadan para temin ettiğini ve vade sonunda belirlenen faiz ile ilgilisine ödeme yaptığını, bu sebeple uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davalı tarafından çıkartılan tahvilleri gelir elde etmek için yatırım amaçlı olarak satın aldığı iddia edilen davacı tarafından davalı yana karşı başlatılan itfa ve kupon alacakları sebebine dayalı ilamsız icra takibine karşı yapılan vaki itirazın iptali davasıdır.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın görevsizliğine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.TTK'nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari dava sayılması gerekir.Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun'un 73/1 maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu düzenlenmiştir.Aynı kanunun 83/2. maddesinde ise "Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez" hükmüne yer verilmiştir. Davaya esas, menkul kıymet(tahvil) konulu sözleşme hüküm ve sonuçları itibariyle taraflar arasında kredi ilişkisine sebebiyet vermektedir. Somut uyuşmazlıkta, borçlanma aracı niteliğindeki tahvil alımında hiç şüphesiz ki davacının amacı gelir elde etmektir. Bir uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı niteliğinde olması için taraflardan birinin tüketici, taraflardan birinin profesyonel satıcı(sağlayıcı) ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklanması gerekmektedir. Somut olayda davalı şirketten tahvil satın alan davacıların anapara ve kupon geri ödemesi nedeniyle takip başlattığı anlaşılmakla davacıların ticari veya mesleki amaçla hareket ettikleri konusunda bir iddia ve delil mevcut olmadığından,davacıların tüketici,davacıların yaptıkları yatırım işlemleri anılan yasanın 3/1 maddesi kapsamında tüketici işlemi kabul edilmelidir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, tahvil satın alımından kaynaklanan dava mutlak ticari dava olmakla birlikte, davacının tüketici konumunda olması nedeniyle taraflar arasındaki ilişki aynı zamanda tüketici işlemi niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Bahsi geçen sebeplerle ilk derece mahkemesi kararı isabetli olmakla istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın, HMK'nın 20. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 26.11.2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi