1. Ceza Dairesi 2020/819 E. , 2020/1468 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK"nin 81, 35/2, 62, 53, CMK"nin 307/4. maddeleri uyarınca 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ... hakkında mağdur ...’e yönelik öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin; beraat kararı verilmesi gerektiğine, suç vasfının hatalı tayin edildiğine, meşru müdafaaya ve sair sebeplere yönelen temyiz itirazlarının reddiyle,
1) Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde sanığın evinde bulunduğu sırada dışarıdan duyduğu sesler üzerine oraya yöneldiğinde eşinin mağdur ile kardeşi tarafından darp edildiğini gördüğü ve olaya müdahil olarak üzerine atılı suçu işlediği anlaşıldığından, sanık hakkında TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik indiriminin asgari oranda uygulanması gerekirken hiç uygulanmaması suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
2) Mağdurda meydana gelen yaralanmanın, hayati tehlikeye neden olması karşısında, 5237 sayılı Yasanın 35/2. maddesinde düzenlenen teşebbüs nedeniyle makul bir cezanın tayin edilmesi yerine, yazılı şekilde hiç isabet olmayan hallerde uygulanma imkanı olan 9 yıl olarak cezanın tayin edilmesi suretiyle eksik cezaya hükmolunması,
3) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Hususları bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sanık hakkında kurulan hükme yönelik aleyhe temyiz bulunmaması gözetilerek CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün tebliğnamedeki düşünceden farklı olarak BOZULMASINA, 26.06.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.