Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/983
Karar No: 2018/4755
Karar Tarihi: 12.03.2018

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/983 Esas 2018/4755 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2018/983 E.  ,  2018/4755 K.

    "İçtihat Metni"



    Tehdit suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, Vezirköprü Asliye Ceza Mahkemesince verilen 12.05.2015 gün ve 2015/17 esas, 2015/386 karar sayılı hükmün Sağlık Bakanlığı vekili tarafından temyizi üzerine,
    Dairemizin 18/12/2017 gün ve 2017/3478 esas ve 2017/28326 sayılı kararıyla;
    "Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sağlık Bakanlığı personeli olan katılana yönelik tehdit suçu bakımından Sağlık Bakanlığı"nın suçtan doğrudan zarar görmediği ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı, Sağlık Bakanlığı’na bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, Sağlık Bakanlığı vekilinin 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, karar verilmiştir."
    I-İTİRAZ:Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/01/2018 gün ve KD - 2015/254368 sayılı yazısı ile,
    İTİRAZ EDİLEN KARAR: Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 18/12/2017 gün ve 2017/3478 Esas 2017/28326 Karar sayılı kararı.
    İTİRAZ EDEN: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı,
    KONUNUN TAKDİMİ: Vezirköprü Asliye Ceza Mahkemesinin 13/01/2015 tarih ve 2015/29 Karar sayılı iddianamesiyle, katılan ..."nın Vezirköprü Devlet Hastanesi"nde doktor olarak görev yaptığı, suç tarihinde rahatsızlığı bulunan sanık ..."in tedavi olmak amacıyla Vezirköprü Devlet Hastanesi"ne başvurduğu, sanığı muayene eden katılanın sanık için öksürük şurubu ve ağrı kesici ilaç yazdığı, fakat sanığın kendisine antibiyotik içerikli iğne vurulmasını istediği, katılanın bu duruma karşı çıktığı ve sonrasında, sanık ile katılan arasında tartışma çıktığı, bu tartışma sırasında sanığın katılana hitaben "seni silahla vururum içeride yatarım" şeklinde sözler söylediği ve tehdit suçunu işlediği ileri sürülerek sanık hakkında TCK 106/1, 53/1 md cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
    Vezirköprü Asliye Ceza Mahkemesinin, 12/05/2015 tarih ve 2015/17 Esas ve 2015/386 Karar sayılı ilamıyla, sanık ... hakkında TCK 106/1, 62 md 5 Ay Hapis ve TCK 53/1, 58/6 md mükerrirlere özgü infaz rejiminin tatbikine, karar verildiği,
    Hükmün katılan ... vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edildiği,
    Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 18/12/2017 tarih ve 2017/3478 Esas ve 2017/28326 Karar sayılı ilamıyla, Sağlık Bakanlığı personeli olan katılana yönelik tehdit suçu bakımından Sağlık Bakanlığı"nın suçtan doğrudan zarar görmediği ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı, Sağlık Bakanlığı’na bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, Sağlık Bakanlığı vekilinin 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca temyiz isteminin reddine karar verildiği,
    Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 18/12/2017 tarih ve 2017/3478 Esas ve 2017/28326 Karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğu ve 28/04/2012 tarih ve 28277 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 663 sayılı KHK ile Sağlık Bakanlığı Personeline Karşı İşlenen Suçlar Nedeniyle Yapılacak Hukuki Yardımın Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesi gereğince vekâletname aranmaksızın vekil sıfatıyla katılanı temsile yetkili olduğu ve temyiz başvurusunu dosyada taraf sıfatı bulunmayan Sağlık Bakanlığı adına değil, duruşmada vekili sıfatıyla yer aldığı katılan adına yaptığı anlaşıldığından, Yüksek Dairece CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca katılan olarak kamu davasına kabulüne karar verilerek dosyanın esastan incelenerek 6763 sayılı kanunun 34. maddesi kapsamında uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği nedenle hükmün bozulmasına karar verilmesi istemiyle anılan karara itiraz edilmiştir,
    İTİRAZ NEDENLERİ:
    MADDE 6 – (1) Sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu hizmetten dolayı bu Yönetmelik kapsamındaki personele karşı işlendiği iddia edilen suçlara ilişkin soruşturma ve kovuşturmalarda; Bakanlık ve bağlı kuruluşlar merkez ve taşra teşkilatı ile döner sermaye teşkilatı kadrolarında bulunan avukatlar ile 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa göre hizmet alımı suretiyle kendilerine idarece vekâlet verilmiş avukatlar, ayrıca vekâletname ibrazı gerekmeksizin ilgili personelin veya kanuni mirasçılarının vekili sıfatıyla işlem yapmaya yetkilidir." şeklinde düzenlemeler bulunmaktadır.
    Bu düzenlemeler karşısında, Sağlık Bakanlığında görevli personelin kendisine yönelik suç işlenmesi karşısında, Sağlık Bakanlığınca görevlendirilen vekil ile temsil edilmesi açılan kamu davasına katılan vekili sıfatıyla katılması gerekmektedir.
    Bu açıklamalar çerçevesinde; maddi olayda, katılan ..."nın Vezirköprü Devlet Hastanesi"nde doktor olarak görev yaptığı, suç tarihinde rahatsızlığı bulunan sanık ..."in tedavi olmak amacıyla Vezirköprü Devlet Hastanesi"ne başvurduğu, sanığı muayene eden katılanın sanık için öksürük şurubu ve ağrı kesici ilaç yazdığı, fakat sanığın kendisine antibiyotik içerikli iğne vurulmasını istediği, katılanın bu duruma karşı çıktığı ve sonrasında, sanık ile katılan arasında tartışma çıktığı, bu tartışma sırasında sanığın katılana hitaben "seni silahla vururum içeride yatarım" şeklinde sözler söylediği ve üzerine atılı bulunan tehdit suçunu işlediği dosya kapsamından anlaşıldığı,
    Sanık hakkında kovuşturmanın yapıldığı 31/03/2015 tarihli ikinci oturumda Sağlık Bakanlığı vekili olduğu beyan eden Av ... 663 sayılı Kanun hükmünde kararname kapsamında müşteki ... adına katılan vekili olarak davaya kabulüne karar verilmesi isteminde bulunduğu ancak mahkemece, katılan ile vekillik talebinde bulunan avukat arasında her hangi bir vekaletname ilişkisinin bulunmaması ve Sağlık Bakanlığının yargılamamıza konu olayla doğrudan her hangi bir ilişkisinin bulunmaması ile suçtan doğrudan zarar görmemesi hususları gözönüne alınarak Sağlık Bakanlığı vekili olduğunu beyan eden Av. ..."ın vekillik ve davaya katılma taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verildiğinin anlaşıldığı,
    Kovuşturma sonrasında yapılan temyiz incelemesinde, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 18/12/2017 tarih ve 2017/3478 Esas ve 2017/28326 Karar sayılı ilamıyla, Sağlık Bakanlığı personeli olan katılana yönelik tehdit suçu bakımından Sağlık Bakanlığı"nın suçtan doğrudan zarar görmediği ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı, Sağlık Bakanlığı’na bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, katılan vekilinin temyiz isteminin reddine karar verildiği,
    Yüksek Dairece verilen temyiz isteminin reddine ilişkin kararın hukuka aykırı nitelikte olduğu, Sağlık Bakanlığı vekili olan ve duruşmada katılma talebinde bulunan Av. ... ile temyiz dilekçesi veren katılan ... vekili Av. ..."in söz konusu dilekçeleri, taraf sıfatı bulunmayan Sağlık Bakanlığı adına değil, duruşmada vekili sıfatıyla yer aldığı katılan adına yaptığı açıkça anlaşılmaktadır.
    Buna ilişkin 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünda Kararnamesinin, hukuki yardım başlıklı 54. maddesine göre; "Bakanlık ve bağlı kuruluşlarında; sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemler ve davalarda personelin talebi üzerine Bakanlık ve bağlı kuruluşlarınca hukukî yardım yapılır" hükmü bu duruma imkan tanımaktadır.
    Ayrıca, Sağlık Bakanlığı Personeline Karşı İşlenen Suçlar Nedeniyle Yapılacak Hukuki Yardımın Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesi gereğince vekâletname aranmaksızın vekil sıfatıyla katılanı temsile yetkili olduğu açık bir şekilde ifade edilmektedir.
    Bu durumda, katılan vekillerinin vermiş olduğu katılma dilekçesi ile temyiz dilekçelerinin, taraf sıfatı bulunmayan Sağlık Bakanlığı adına değil, 663 sayılı KHK kapsamında hukuki yardım amacıyla duruşmada vekili sıfatıyla katılan adına yapmaktadır.
    Bu nedenle Sağlık Bakanlığı vekilinin, müşteki ..."yı vekâletname aranmaksızın vekil sıfatıyla temsile yetkili olduğu kabul edilerek CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca Katılan vekili olarak kamu davasına katılmasına karar verilerek dosyanın temyizen incelenmesi ve 6763 sayılı kanunun 34. maddesi kapsamında uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği nedenle hükmün bozulmasına karar verilmesi istemiyle anılan karara itiraz edilmiştir,
    SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya kapsamına göre,
    1-İtirazımızın KABULÜNE,
    2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 18/12/2017 tarih ve 2017/3478 Esas ve 2017/28326 Karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin kararın KALDIRILMASINA,
    3-Vezirköprü Asliye Ceza Mahkemesinin, 12/05/2015 tarih ve 2015/17 Esas ve 2015/386 Karar sayılı mahkumiyet kararının, 6763 sayılı kanunun 34. maddesi kapsamında sanık hakkında uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği nedenle hükmün BOZULMASINA,
    4-İtirazımız yerinde görülmediği takdirde dosyanın incelenmek üzere, Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi,
    itirazen arz ve talep olunur."isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    II-İTİRAZIN KAPSAMI:
    İtiraz, temyiz isteminin reddine dair Dairemizin 18.12.2017 tarihli kararına ilişkindir.
    III-KARAR:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
    Dairemizce verilen 18/12/2017 gün ve 2017/3478 esas, 2017/28326 karar sayılı temyiz isteğinin reddine dair kararın KALDIRILMASINA,
    Vezirköprü Asliye Ceza Mahkemesince verilen 12/05/2015 gün ve 2015/17 Esas ve 2015/386 Karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu:
    663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin 54. maddesi ile Sağlık Bakanlığı Personeline Karşı İşlenen Suçlar Nedeniyle Yapılacak Hukuki Yardımın Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesi gereğince, temyiz eden vekilin, vekaletname aranmaksızın vekil sıfatıyla katılanı temsile yetkili olduğu ve temyiz başvurusunu dosyada taraf sıfatı bulunmayan Sağlık Bakanlığı adına değil, duruşmada vekili sıfatıyla yer aldığı katılan adına yaptığı anlaşıldığından, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca katılan vekili olarak kamu davasının kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    1-Sanığın tekerrüre esas alınan, adli sicil kaydındaki ilama konu TCK"nın 141. maddesine uyan suçun, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    2-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, bir numaralı bozma nedeni hariç diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi