
Esas No: 2021/1819
Karar No: 2021/4622
Karar Tarihi: 05.04.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1819 Esas 2021/4622 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2019/616-2020/674
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar.
“Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince de, sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki KURU, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 Ankara, 1974, sayfa 395 vd.)
Somut olayda, mahkemece (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde verilen hüküm isabetliyse de; 22.03.2018 tarihli ilk hükümde, davacının 1998/2 dönemde çalışmasının 95 gün olarak kabul edildiği, ilk hükmün davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle davalılar yönünden usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden, bozmadan sonra bu kez, davacının 1998/2 dönemde hizmetinin 100 gün olarak tespit edilmesi isabetsizdir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasında “1998/2. dönemde 100 gün” ibaresinin silenerek yerine “1998/2. dönemde 95 gün,” yazılmasına, kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.04.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.