17. Hukuk Dairesi 2016/11902 E. , 2017/8985 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 08.11.2010 tarihinde davalılardan ..."in sürücü, ..."ın işleten ve davalı ... şirketinin trafik sigortacısı olduğu ... plakalı aracın karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkillerinden..."ın eşi, ..."nin oğlu ve diğer davacıların babası ..."ya çarparak ölümüne neden olduğunu, trafik kaza tespit tutanağında davalı sürücü için belirlenen %30 kusur oranını kabul etmediklerini, olayla ilgili ... 6. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığını belirterek davacı ... hariç her bir müvekkili için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 100,00 TL destekten yoksunluk tazminatının tüm davalılardan (... şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) ve müvekkillerinden ... için 20.000,00 TL, ... için 15.000,00 TL ve diğer davacılar ..., ... ve ... için ayrı ayrı 10.000,00"er TL manevi tazminatın ... şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren müteselsilen yasal faizi ile tahsilini istemiş, ıslah dilekçesiyle davacı ... ve davacı ... için maddi tazminat taleplerini yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacılardan ... ve ..."nın maddi tazminat taleplerinin kabulü ile davacı ... için 21.936,88 TL, davacı ... için 1.794,38 TL maddi tazminatın davalılardan (davalı ... şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsiline, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı ... için 6.000,00 TL, davacılar ..., ... ve ... için 2.000,00’ er TL, davacı ... için 3.000,00 TL, davacı ... için 4.000,00 TL manevi tazminatın 08.11.2010 olay tarihinden itibaren müştereken ve müteselsilen davalılar ... ve ..."dan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Davalılar vekillerinin davacı ... lehine verilen karar için yaptıkları temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2014 yılı için 1.890,00 TL"dir.
Temyize konu davacı ... için hükmedilen 1.794,38 TL karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ...’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalılar vekillerinin davacı ... lehine verilen karara dair temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-)Davalılar vekillerinin diğer davacılar için hükmedilen tazminata dair temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
a)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... şirketi vekili ile davalı ... ve ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
b) Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalanların destek paylarını belirlerken desteğin gelirinin bir kısmını kendisine bir kısmını da eş, çocukları ile ana ve babasına ayıracağı varsayılmalıdır. Bunun dışında destekten yoksun kalanlardan bir kısmının
davacı olup diğer kısmının davacı olmadığı durumda talepte bulunmayan destek görenlerin paylarının da hesaplamada göz önünde tutulması gerekmektedir. Ancak destek almaktan vefat, evlilik ya da destek alma ihtiyacının sona ermesi gibi nedenlerle çıkan kişinin payı diğer destek alanlara aktarılarak hesaplama yapılması gerekmektedir. Bu genel bilgiler ışığında özel durumlar ayrık olmak üzere; hayatın olağan akışına göre trafik kazası sonucu ölen küçük çocuk ölmeseydi 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ve ana ve babaya bakması muhtemeldir. Desteğin ileride evleneceği ve en az iki çocuk sahibi olacağı kabul edilerek, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babaya %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki eşe iki anne ve babaya birer pay vererek yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16’şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14’er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya 12,5’er pay verilmesi gerektiği, daha sonra anne ve babadan yaşam tablosuna göre hangisi destekten çıkacaksa kalan kişiye diğerinin payının ilave edilerek hesaplama yapılması gerekir.
Somut olayda, dava devam ederken anne 17.03.2012 tarihinde vefat ettiği için annenin destek payının tamamı babaya verilmesi ve destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekirken davacı annenin vefat ile destekten çıkmasıyla annenin payının davacı babaya aktarılmadan hesaplama yapılması doğru olmayıp bu yönde bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiştir. Her ne kadar, destek almaktan vefat nedeni ile çıkan anne ...’nin tam payı diğer destek alan baba ...’ya aktarılarak hesaplama yapılması gerekmekte ise de, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde, anne veya babanın tek kalması halinde destek payının, destek evlenene kadarki dönemde %25 değil %37,5 olması gerektiği, annenin payının yarısının (%12,5) babanın payına eklenmesi gerektiği yönündeki beyanı kendisini bağlayacağından bu husus dikkate alınarak destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekmektedir. Tüm bu hususlarda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
c) Bozma neden ve şekline göre davalı ... şirketi vekili ile davalı ... ve ... vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin davacı ... lehine verilen karara dair temyiz dilekçelerinin (istemlerinin) REDDİNE, (2-a) ve (2-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekili ile davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, (2-c) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekili ile davalı ... ve ... vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 12/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.