Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5319
Karar No: 2014/9880
Karar Tarihi: 20.05.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/5319 Esas 2014/9880 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/5319 E.  ,  2014/9880 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Osmaniye Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 05/11/2012
    NUMARASI : 2010/311-2012/897

    N.. G.. ile H.. K.. aralarındaki katkı payı alacağı davasının kabulüne dair Osmaniye Aile Mahkemesi"nden verilen 05.11.2012 gün ve 311/897 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de duruşma isteğinin pul yokluğundan reddine karar verilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili, tarafların evlilik birliği içerisinde ortak kazançları ile edinilen 1522 ada 28 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 20 numaralı dairenin davalı adına tapuda kayıtlı buluduğunu ve vekil edeninin katkısı nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 30.000 TL"nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 19.09.2012 tarihli dilekçe ile isteğini ıslah ederek talebini 46.039,71 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davacının uyuşmazlık konusu evin edinilmesinde katkısının bulunmadığını, davalının birikimleri, ailesinin yardımları ve banka kredisi ile satın alınan dava konusu evin, kalan kredi taksitlerinin de davalının babasından mirasçılarına kalan ve satılan 913 ada 5 parselde kayıtlı bulunan dükkan niteliğindeki taşınmazdan hissesine düşen ve bankaya davalı adına yatırılan paradan karşılandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne, davacının katkısı ve talepleri nedeniyle boşanma kararının kesinleştiği 04.07.2008 tarihinden itibaren 30.000,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı vekilinin 19.09.2012 tarihinde davasını ıslah ederek talep miktarını 16.039,71 TL arttırdığı anlaşılmakla ıslah tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 16.039,71 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; taraflar 08.06.1990 tarihinde evlenmişler, 02.04.2004 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 04.07.2008 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. 4721 sayılı TMK"nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanacaktır. Taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar, TMK"nun 202. maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacaklardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK"nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı 02.04.2004 tarihi itibariyle sona ermiştir. Uyuşmazlık konusu 1522 ada 28 sayılı parselde bulunan 20 nolu daire, 743 sayılı TKM"nin 170. maddesine göre, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde 25.04.2000 tarihinde edinildiğinden; uyuşmazlığın Borçlar Kanunu"nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bu kapsamda; uyuşmazlık konusu daire, 01.01.2002 tarihinden önce edinildiğinden, davacının katkı payı alacağı isteğinde bulunabilmesi için, taşınmazın edinilmesinde maddi katkı sağlaması zorunludur.
    Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelere göre; davacı tarafın fotoğrafçı ve davalı tarafın da hemşire olarak çalıştıkları, evlilik birliği devam ederken gelir kazandıkları ve tarafların kazançlarına ilişkin belgelerin çalıştıkları yerlerden temin edilerek dosya arasına alınıp, uzman bilirkişi tarafından katkı payı hesabında dikkate alındığı anlaşılmaktadır. Ancak, dava katkı payı alacağı isteğine ilişkin olup, dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değerinin hesaplamada dikkate alınması gerekirken, yargılama devam ederken uyuşmazlık konusu dairenin keşif tarihindeki değerinin hesaplanmada dikkate alınması doğru olmamıştır. Ayrıca, davalının savunmasında yer alan dava konusu dairenin satın alınması sırasında davalı tarafından çekilen kredinin kalan miktarının davalının babasından kendisine miras yoluyla gelen ve bankaya yatırılarak çekilen paradan kapatıldığı iddia edildiği halde, söz konusu dükkanın satıldığı tarihe ilişkin tapu kayıtlarının getirtilmediği, davalı adına bankaya yatırılan para ve bu paradan kredi borcunun kapatılıp kapatılmadığı, illiyet bağı olup olmadığı yeteri kadar araştırılmadığı gibi, eğer kapatılan kredi miktarı davalı tarafın kişisel malından veya karşılığı olan paradan karşılanmış ise, bu miktarın davalı lehine hesaplamada dikkate alınması gerekirken, bu araştırmalar yapılmadan eksik ve yetersiz rapor ile hüküm kurulmuştur.
    Öncelikle; davalı tarafın savunmasında ve delilleri arasında yazılı bulunan 913 ada 5 parsel sayılı dükkan niteliğindeki taşınmaza ilişkin davalının babası ve intikal yoluyla mirasçıları adına tapuda kayıtlı iken davada yer almayan 3. şahıslara satıldığı iddia edilen tapu kaydının ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavül kayıtlarıyla birlikte Tapu Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulması, iddia edildiği gibi satılıp satılmadığı, satıldıktan sonra akit tarihinde yada onu izleyen günlerde davalı adına bankaya para yatırılıp yatırılmadığı, yatırılan paralara ilişkin banka kayıtları dosya arasında bulunduğuna göre, bu paranın davalının kişisel malı veya yerine geçen bir değer olup olmadığının ve ayrıca bu parayla kalan dava konusu konut kredisi borcunun kapatılıp kapatılmadığının tanık beyanları, tapu ve banka kayıtlarına göre açıkça ortaya çıkartılması ve ondan sonra bu miktarın davacının kişisel malından elde edilen değer olup olmadığı sonucuna göre, davalı adına hesaplamada dikkate alınması gerekir.
    TKM"nin 170.maddesi uyarınca katkı payı alacağı belirlenirken; tarafların evlenme tarihinden dava konusu taşınmazın edinildiği 27.04.2000 tarihine kadar ayrı ayrı elde ettikleri gelirlerin tespit edilmesi bu kapsamda gerekli görülen tüm bilgi ve belgelerin taraflardan ve ilgili kurum veya kuruluşlardan temin edilmesi ve davalının her birinin kişisel harcamaları ile davalı koca bakımından ayrıca 743 sayılı TKM"nin 152 maddesinin gözönünde bulundurulması, davalının babasından miras kalan dükkanın satışıyla ile ilgili bankaya yatırılan paranın davalının kişisel malı olup olmadığının ve bu para ile dava konusu taşınmazın konut kredisi borcunun kapatılıp kapatılmadığının belirlenip, dikkate alınması ve buna göre dava konusu taşınmazın edinim tarihi itibariyle tarafların gelirlerinin dolayısıyla katkı oranlarının belirlenmesi, davacının belirlenen katkı oranının taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak katkı payı alacağının tespit edilmesi ve kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde davacının katkı oranı ve katkı payı alacağı miktarının usulüne uygun olarak tespitine çalışılması, dosyanın bu konuda uzman bir hukukçu ve bir mali müşavir veya muhasebeci ile serbest meslek odasından bu işlerden anlayan bir kişiden oluşacak kurula verilmesi, açıklanan esaslar çerçevesinde gerekçeli, denetime elverişli rapor istenmesi, ondan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, 6098 sayılı TBK"nun 50 ve 51. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve fedakarlığın denkleştirilmesine uygun tazminat niteliğinde bir miktar alacağın davacı lehine taktir edilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.
    Davalı vekilinin, temyiz itirazları bu kapsamda yerinde olduğundan kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.309,15 TL peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi