
Esas No: 2015/13989
Karar No: 2016/1013
Karar Tarihi: 28.01.2016
Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2015/13989 Esas 2016/1013 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 8 - 2014/287392
MAHKEMESİ : İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2014
NUMARASI : 2013/425 (E) ve 2014/327 (K)
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mağdura ait kredi kartıyla değişik zamanlarda birden çok kez alış veriş yapan sanık hakkında hüküm kurulurken TCK.nun 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması ve sanığın mağdurun zararını kovuşturma aşamasında giderdiği gözetilerek TCK.nun 168/2. madde ve fıkrası uyarınca hükmolunan cezadan yarı oranına kadar indirim yapılması gerekirken, TCK.nun 168/1. madde ve fıkrası uyarınca 2/3 oranında indirim yapılması; tekerrüre esas alınan mahkumiyetten daha ağır ceza içeren Eyüp 1.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2003/1104 esas, 2004/278 sayılı kararı 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin ilamının tekerrüre esas alınmaması karşı temyiz bulunmadığından, sanık ve sanık müdafiinin lehe hükümlerin uygulanması talebinin TCK.nun 50. maddesinin uygulanmasını da kapsadığı halde, mahkemece de bu konuda bir karar verilmemesi Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 04.03.2008 gün ve 47/43 sayılı kararında açıklandığı üzere, yukarıda eleştiri konusu yapılan ve sanığın gerçekte alması gereken ceza miktarından daha az bir ceza almasına yol açan mahkeme uygulamasının sanığın lehine olması nedeniyle, ikinci kez atıfet sağlayacak şekilde bozma yapılmasının adalet ve hakkaniyete uygun olmayacağı anlaşıldığından eleştiri konusu yapılan hususlar itibariyle TCK.nun 50. maddesinin değerlendirilmemiş olması bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında 20.02.2006 olarak yazılan suç tarihinin, suça konu kredi kartından harcamaların yapıldığı 18.02.2006 tarihi olarak mahallinde düzeltilmesi ve 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı gözetilerek, infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak, kasıtlı suçtan sabıkası bulunması sebebiyle CMK.nun 231. maddesinin uygulanma olanağı bulunmayan sanık hakkında; yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafiinin, sanığın suç kastının bulunmadığına, lehe hükümlerin uygulanmadığına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün (ONANMASINA), 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.