17. Hukuk Dairesi 2015/3464 E. , 2017/9226 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu aracın dava dışı araçla çarpışması sonucu yaralandığını, kaza tespit tutanağında kazanın oluşumunda yolcu bulunduğu araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının kaza tarihindeki geçerli zorunlu ... poliçesinin teminat limitleri ile sorumlu olması kaydıyla müvekkili ..."ın dava konusu trafik kazası nedeniyle kalıcı sakatlığından kaynaklı doğan maddi zararı olarak şimdilik 20.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiş,18.03.2013 tarihinde ıslah ile talebini 42.820,66 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerekitiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre göre; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, davacının davasının kabulü ile, 42.820,66 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalından tahsili ile davacıya verilmesine,... şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti mahtut tutulmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının, hatır için taşındığını ifade etmiş, mahkeme tarafından bu hususta herhangi bir inceleme ve irdeleme yapılmamıştır.
2918 sayılı ..."nun 87/1. maddesinde "Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir" düzenlemesine yer verilmiş; aracın hatır için verildiği ya da hatır için taşıma yapılan durumda oluşacak zararlarla ilgili değerlendirmenin genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Anılan kanun hükmünün atıf yaptığı genel hükümler, Türk Borçlar Kanunu"nun sorumluluğa ilişkin hükümleri olup, böylesi durumda 818 sayılı BK"nun 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uygulama alanı bulacaktır.
Davaya konu trafik kazasında, davacının, zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan araçta yolcu olarak bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine davacı jandarmada vermiş olduğu 25.04.2012 tarihli ifadesinde araç sürücüsü arkadaşı ... ile ... ilçesinden ... iline doğru gittiklerini beyan etmiştir.Bu durumda davacı ile dava dışı araç sürücüsü arasındaki ilişki,taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak davacının araçta hatır için taşınıp taşınmadığının irdelenmesi, hatır için davacının taşınması durumu varsa, 818 sayılı BK"nun 43. maddesinin (6098 sayılı TBK md. 51) uygulanıp uygulanmayacağının hükümde tartışılması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-6100 Sayılı HMK"nun 331/2. maddesinde "Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemece hükmedileceği..." düzenlenmiştir.
Dava başlangıçta 6100 Sayılı HMK döneminde ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmış, davalı vekil marifetiyle temsil edilmiş olup mahkemece 22.04.2014 tarihli celsede görevsizlik kararı verilmesi üzerine yargılamanın devam ettiği ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde davalı lehine HMK 331/2. maddesi ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/1. maddesi gereğince vekalet ücreti tayini gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı nedeniyle vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 17/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.