
Esas No: 2016/12974
Karar No: 2017/9266
Karar Tarihi: 18.10.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/12974 Esas 2017/9266 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı ... adına kayıtlı bulunan 17/09/2012 tarihinde davalı ... sevk ve idaresinde bulunan aracın, müvekkili şirkete kasko ... poliçesi ile sigortalı bulunan araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, meydana gelen hasar nedeniyle bağımsız ekspertiz raporu ve Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre sigortalısına 15.288,00.-TL ödeyen müvekkili şirketin TTK 1472.maddesine göre sigortalının haklarına halef olduğundan davalılara sigortalısına ödediği meblağın tahsili talebiyle ihtar göndermişse de bu başvuruların sonuçsuz kaldığını iddia ederek; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 15.288,00.-TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 09/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan tahsiliyle yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 8.625,00 TL"nin ödeme tarihi olan 05/11/2012 tarihinden geçerli olmak kaydı ile davalılardan yasal faiziyle birlikte alınıp davacıya ödenmesine, dair karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Kaza tespit tutanağında, davalı sürücü ...’un kullandığı römork takılı traktörün arka tarafında lamba ve uyarıcı reflektör olmadığı için, dava dışı sigortalının aracının ön kısmıyla çarpması neticesinde meydana gelen kazada kusurlu olduğu, dava dışı sigortalının kusursuz olduğu belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 23.03.2015 tarihli Trafik Bilirkişi raporunda ise, kazanın meydana gelmesinde dava dışı sigortalının önündeki aracı güvenli takip mesafesinde takip etmediği için, davalı sürücü de en sağ şeritte ilerlemesi gerekirken şerit izleme kuralını ihlal ettiği için kusurlu olup, her iki sürücüye de %50 oranında kusur izafe edilmiştir. Hasar yönü ile Makine Mühendisi bilirkişiden alınan rapora göre araçta meydana gelen 17.250,00 TL değerindeki hasar miktarı %50 kusur oranına göre hesaplanarak Mahkemece 8.625,00 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece, davacı vekilinin itirazları, trafik kazası tutanağındaki bulgular, olay yerine ilişkin bulgular ile olaydan hemen sonra olay yerine gelerek kaza tespit tutanağını tanzim eden tutanak mümzilerinin tanık olarak dinlenilmesi ve dosya kapsamındaki tüm kanıtlar dikkate alınarak, İTÜ veya ... Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi “kurulundan” kusur dağılımı yönünden yeni bir bilirkişi raporu alınarak, kusur oranının yeniden tespit edilmesi ve çelişkinin giderilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin bu yönüyle temyiz itirazının kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre davalı ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ...’a geri verilmesine, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.