
Esas No: 2015/7331
Karar No: 2015/6996
Karar Tarihi: 23.06.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/7331 Esas 2015/6996 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Hayrabolu Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2014
NUMARASI : 2014/339-2014/445
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davalılardan H.. Ö.. ve M.. E.., borçlu davalı Osman"ın dava konusu taşınmazlarda sadece 175 parselde payı olduğunu ileri sürerek, diğer parseller yönünden davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 14, 15 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar ile Ö... Köyü 282 parsel sayılı taşınmazda borçlu O.. Ö.. "ın payı olmadığı, bu sebeple bu parseller yönünden davacı tarafın taraf sıfatının bulunmadığı ve davacının bu parsellere yönelik davasından feragat ettiği gerekçesiyle anılan taşınmazlar yönünden davanın reddine, Ö... köyü 175 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Hükmün temyizi üzerine Dairemizin 02.10.2014 tarihli, 2014/7183 esas, 2014/10805 karar sayılı ilamı ile 5578 sayılı kanunla değişen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi gereğince alacaklının satışına karar verilen 175 parsel sayılı taşınmazda, davalı (borçlu) O.. Ö.."ın haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışını isteyebileceğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesi gereğince ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı kalmadığı, gerekçesi ile bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece, yeniden yapılan yargılamada davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz etmiştir.
5578 Sayılı Kanunla değiştirilen 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 Sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 4. maddesi ile yapılan değişiklikle "Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz...." şeklinde düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, yargılama aşamasında 5578 Sayılı Kanunla değiştirilen 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi uyarınca pay satışının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Davanın açıldığı tarih itibariyle davacının dava açmaktaki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinin belirlenmesi gerekir.
Bu durumda yukarıda değinilen ilkelere göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçlu davalıdan alınmasına karar verilmesi gerekirken, davacı üzerinde bırakılması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.