17. Hukuk Dairesi 2016/17720 E. , 2017/9453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen hasar bedelinden % 50 kusur oranı dikkate alınarak 12.485,50 TL.nin sigortalıya ödendiğini, yol çalışması yapan davalı idarenin hız tahdit levhaları koymadığı, çakar lamba ve ışıkların yetersiz ve görünür olmadığı, kazanın oluşumunda diğer araç sürücüsü ile birlikte davalının kusurlu olduğunu, aynı olay sebebiyle ... 1.İdare Mahkemesi"nin 2014/463 sayılı dosyasında açılan davada görevsizlik kararı verildiğini ve temyiz edilmeksizin kesinleştiğini belirterek, 12.485,50 TL"nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, görev itirazı ile birlikte, zamanaşımı süresinin dolduğunu, İdarenin kusuru bulunmadığını, gerekli levhaların konulduğunu, diğer araç sürücüsünün kusurlu ve talebin fahiş olduğunu, yüklenici firmaya davanın ihbarı gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı İdarenin kusuru bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan, hizmet kusuruna dayanılarak, davalı ... aleyhinde açılan rücuen tazminat istemine ilişkin olduğundan tam yargı davası olarak (İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2.mad.gereğince) ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Esasen 2918 sayılı ..."nın hukuki sorumluluğa ilişkin 85 ve onu izleyen maddelerinde araç işleteninin sorumluluğu düzenlenmiş olup idarenin kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu Yasa kapsamı dışında tutulmuştur.2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun"un 19.maddesinde, "Adli, İdari, Askeri Yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii, davada, görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler."
(Değişik 2.fıkra: 23.07.2008-5791/9 md.) "Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir" şeklinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamına göre, davacı tarafından aynı istemli davanın ... 1. İdare Mahkemesi"nin 2014/463 Esas, 2015/986 Karar sayılı dosyası ile açıldığı, ancak Adli Yargının görevli olduğundan bahisle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, ... 1. İdare Mahkemesi"nin 2014/463 Esas, 2015/986 Karar sayılı dava dosyasının bulunduğu yerden getirtilmesi, daha sonra işbu derdest bulunan dava dosyasındaki yargılamayı durdurmak suretiyle (UMK 19/1.md.) dosyaları kül halinde yargı yolu uyuşmazlığının çözümlenmesi açısından Uyuşmazlık Mahkemesi"ne göndermesi, Uyuşmazlık Mahkemesince verilecek kararı bekleyerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bozma sebebine ve şekline göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.