17. Hukuk Dairesi 2015/3218 E. , 2017/9511 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu davalılar ... ve ... hakkında takip başlatıldığını, borçluların alacağı karşılayacak mal varlıkları bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile taşınmazlarını diğer davalılara devrettiklerini ayrıca borçlu ..."in ... AŞ hissesini ortağı ..."a devrettiğinden, bu devirlere ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlular vekili, davacının elinde aciz belgesi olmadığını, ayrıca dava dışı 172 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 2.500.000,00 TL"lık ipoteği olduğunu ve borcu karşılamaya yeterli olduğunu, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Diğer davalılar vekilleri, ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davacı bankanın TTK hükümlerine göre tacir olup TTK"nun 18/2 maddesi uyarınca basiretli bir tacir gibi davranarak, kredi vereceği müşterisinin mali durumunu araştırmak ve basiretin gerektirdiği gibi vermiş olduğu kredinin tamamını teminat altına alan veya somut tahsil kabiliyeti olan teminat alması gerektiği, davacı alacağının teminatı için 2.500.000 TL miktarlı ipotek almış olduğu ve ... 2. ... Müdürlüğünün 2013/5111 esas sayılı dosyasından takibe geçtiği, davacının kredi vermiş olduğu tarihte, borcu karşılayacak şekilde teminatlar aldıktan sonra kredi vermesi gerekirken, basiretli davranmayarak teminatları almadığından ve kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağı gibi, mevcut ipoteğin varlığı karşısında aciz vesikasının olmadığı kanaatine varıldığı ve davanın özel dava şartları oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlunun aciz halinin varlığıda ön koşuldur.
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından, dava dayanağı olarak borçlu hakkında ... 4... Müdürlüğünün 2013/3283 sayılı dosyasından 2.707.628,07 TL borç için takibe geçildiği, borçluların adreslerinde 29.05.2013 tarihinde haciz yapıldığı ve hacze kabil mal bulunmadığı, borçlu Tansel adına olan taşınmazlar üzerinde bir çok hacizlerin olduğu, borçluların başkaca malıda bulunmadığı belirlenmiştir. ... 2.... Müdürlüğünün 2013/511 sayılı dosyasından borçlu ...ve dava dışı...Ltd. Şti hakkında 2.500.000,00 TL borç için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, ipotekli taşınmazın değerinin 568.383.00 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Davacı banka taşınmazın alacağa mahsuben banka tarafından 350.000,00 TL bedel ile ihalede alındığı belirtilmiştir. Buna göre davacı bankanın alacağının karşılanmadığı sabit olup 29.05.2013 tarihli haciz tutanağı İİK"nun 105.madde kapsamında aciz belgesi niteliğinde olduğundan esasa girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-HMK"nun 167.maddesi gereğince yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için davanın her aşamasında talep halinde veya kendiliğinden ayrılmasına karar verir. Dava konusu olaydaki taraf ve taşınmaz sayısının fazlalığı tasarrufların ayrı ayrı oluşu dikkate alınarak yargılamanın daha sağlıklı yürütülmesi için taşınmaz veya davalıların belli gruplar halinde ayrılmasına karar verilmemesi de isabetsiz bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24.10.2017 günü oybirliğiyle karar verilmiştir.