Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2837
Karar No: 2017/9532
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2837 Esas 2017/9532 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/2837 E.  ,  2017/9532 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın tekerinin patlaması sonucu tedbirsiz ve dikkatsiz şekilde tam kusurlu olarak müvekkilinin kullandığı motorsiklete arkadan çarpması sonucu müvekkilinin ciddi şekilde yaralandığını, yüzünde sabit iz kaldığını, konuşmakta güçlük çektiğini, vücudunun çeşitli bölgelerinde kalıcı hasar meydana geldiğini, müvekkilinin turizm bölgesinde çamaşır yıkama fabrikası işlettiğini, kaza nedeniyle aylarca tedavi gördüğünü, hastanede yakınlarının refakatinde bakıldığını, işyerine uzun süre gidemediğini, belgelendirilemeyen tedavi giderleri yaptığını, gözlüğünün kırıldığını, 700 TL kırılan gözlüğün cam-çerçeve masrafı olduğunu, kazada hasar gören motorsikletin tamiri için 1.590 TL ödediğini ancak motorsikletin kullanılamaz hale gelmesi sonucu yeni motor aldığını, maliyetinin 2.166,48 TL ile 15 TL plaka masrafına mal olduğunu, elem çektiğini beyanla, belirsiz alacak davası olarak 2.290 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle davalılardan (davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan ve temerrüt tarihinden itibaren sorumlu) ortaklaşa ve zincirleme tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın davalı sürücünün aniden lastiğinin patlaması ve lastik patlaması sonrasında aracın kendiliğinden sağa çekmesi ve sağında bulunan ..."ün kullandığı motorsiklete çarpması sonucu meydana geldiği, kazada davalının yapabileceği bir şeyin bulunmadığı,
    kazayı engelleyemediği, engellemesinin de beklenemeyeceği, olayda mücbir sebep bulunduğu, davalının kusurunun bulunmadığından bahisle açılan davanın (maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden) ispatlanamaması sebebiyle reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar ve hasar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    2918 Sayılı ..."nun 85/1. maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölmesi veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteninin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlemesine; aynı yasanın 86/1. maddesinde ise; işletenin, mücbir sebepten veya zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurundan, zararlı sonucun ileri geldiğini ispat etmesi şartıyla sorumluluktan kurtulacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
    İşleten, aracın trafiğe elverişli bir biçimde çıkarılmasını ve yeterli bakımının yapılmasını sağlamalıdır. Frenin veya lastiğin patlaması, rotun çıkması gibi teknik arızalar, yasanın öngördüğü anlamda mücbir sebep olarak nitelendirilemez. Araçta teknik arıza olması, mücbir sebep değil umulmayan hal olarak kabul edilebilir. Çünkü genellikle bu nitelikteki teknik arızaları önlemek ve karşı koymak mümkündür. Eğer karşı konulamıyorsa o işletme konusunda bir eksiklik hatta düzensizlik, bozukluk var ya da o konuda gerekli dikkat ve özen noksan demektir. Kusurun söz konusu olduğu hallerde, mücbir sebepten söz edilemez. İşleten kusurlu bulunmasa da araçtaki bozukluğun neden olduğu kaza sonucu oluşan zarardan sorumlu olacaktır.
    Somut olayda kaza tespit tutanağına göre davalı sürücü davacı sürücünün motorsikletini solladığı sırada aracının sağ ön lastiğinin patlaması ve sağa doğru aniden manevra yaparak motorsiklete çarpması sonucu motorsikletin çarpmanın etkisiyle devrilerek sürüklendiği olayda davalı sürücü manevraları düzenleyen genel şartlara uymamaktan asli kusurlu, davacı sürücü kusursuz bulunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan keşif sonucu makine mühendisinden alınan bilirkişi raporunda, davacı sürücünün kusursuz, davalı sürücünün elinde olmayan ani lastik patlamasının, araçta önceden mevcut ve bilinen bir bozukluk olarak algılanmadığı, kazanın mücbir nedenden dolayı olduğu, bu nedenle kazanın oluşumunda davalı sürücünün kusurlu olmadığı belirtilmiş; mahkemece de, kazanın davalı sürücünün aniden lastiğinin patlaması ve lastik patlaması sonrasında aracın kendiliğinden sağa çekmesi ve sağında bulunan davacının kullandığı motorsiklete çarpması sonucu meydana geldiği, kazada davalının yapabileceği bir şeyin bulunmadığı, kazayı engelleyemediği, engellemesinin de beklenemeyeceği, olayda mücbir sebep bulunduğu, davalının kusurunun bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında davalı tarafın sorumluluktan kurtulmasını gerektirir haller mevcut olmamasına rağmen, işin esasına girilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle lastik patlaması mücbir sebep gibi kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 24.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi