MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 52, 53 ve 51. maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Katılan şirketinin Adana’da bulunan şantiyesinde şef olarak çalışan sanığın, elektrik şebekesi dönüşüm ve aydınlatma işi için kendisine teslim edilen suça konu muhtelif malzemeleri yanına alarak şantiyeden ayrıldığı, bu surette sanığın hizmet ilişkisinin gereği olarak kendisine teslim edilmiş olan eşya üzerinde zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunmak suretiyle, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanığın "katılan şirketin, Toroslar Elektrik Dağıtım şirketinden aldığı aydınlatma işinin taşeronu olduğunu, ancak alınan bu işin başka bir firmaya devredilmesinin yasak olması nedeniyle şantiye şefi olarak göründüğüne, işi eksiksiz olarak tamamladıktan sonra şantiyeden ayrılarak Sivas’da doğalgaz boru tesisat işini aldığını, bu işte kullanılan ve tespit tutanağında belirtilen panoları katılan firma aracılığı ile aldığını, bu panoların bedelini de katılan firmaya ödediğine, kendisine teslim olunan diğer tüm malzemeleri katılan şirketin aldığı iş için kullandığına” ilişkin savunmaları ve bunlara ilişkin belgeler sunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, öncelikle sanığın katılan şirkette taşeron firma sıfatıyla mı, yoksa katılan şirketin şantiye şefi sıfatıyla mı çalıştığının tam olarak tespiti, ardından sanığa hangi malzemelerin teslim edildiği, bu malzemelerin tamamının katılana ait şantiyede kullanılıp kullanılmadığının, Sivas’ta kullanılan ve katılan şirkete ait olduğu tespit edilen panoların bedelinin sanık tarafından ödenip ödenmediğinin, katılan şirket adına düzenlenen sevk irsaliyesinin bu panolara ilişkin olup olmadığının, dolayısıyla sanığın uhdesinde kalan bir malzeme olup olmadığına ilişkin olarak, sanığın sunduğu belgeler ve bu olaya ilişkin katılan şirketin defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak, bilirkişi raporu aldırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,


Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz başvuruları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.