
Esas No: 2019/577
Karar No: 2020/2856
Karar Tarihi: 03.12.2020
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/577 Esas 2020/2856 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/577
Karar No : 2020/2856
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 18/12/2018 tarih ve E:2014/3185, K:2018/4068 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 11/08/2002 tarih ve 24843 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in "Kayıp-kaçak bedelinin hesaplanması" başlıklı Ek 2. maddesinin beşinci fıkrasının;
30/12/2012 tarih ve 28513 sayılı 2. Mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanan Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in Geçici 5. maddesinin;
06/03/2013 tarih ve 28579 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Elektrik Piyasasında Uygulanacak Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ'in "Yürürlük" başlıklı 18. maddesinin;
07/03/2013 tarih ve 11442 sayılı Elektrik Piyasasında Uygulanacak Ocak-Mart 2013 Dönemi İçin Elektrik Piyasasında Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ gereğince dağıtım şirketleri ve görevli perakende satış şirketleri için faaliyet bazında ödemeye esas desteklenecek tutarlara ilişkin ve dava tarihine kadar devam eden faaliyet bazında ödemelere esas desteklenecek tutarlara ilişkin işlemlerin;
Dava konusu düzenleyici işlemler uyarınca, perakende satış faaliyeti kapsamında gerçekleşen enerji alım maliyetlerine ilişkin ve dağıtım faaliyeti kapsamında kayıp-kaçak maliyetine ilişkin düzeltme bileşenleri 01/01/2013 tarihinden itibaren uygulanmaya başlandığından, bu düzeltme bileşenlerinin 2011 ve 2012 yıllarına da uygulanmasına ilişkin talebin 01/01/2013 tarihinde yürürlüğe giren Tebliğ maddelerinin geriye yürütülmesi hukuken mümkün olmadığından reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 18/12/2018 tarih ve E:2014/3185, K:2018/4068 sayılı kararıyla;
Davacı şirketin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş. arasında 30/10/2009 tarihinde imzalanan Hisse Satış Sözleşmesi ile özelleştirildiği;
Kurul tarafından kendisine verilen Perakende Satış Lisansı ile Dağıtım Lisansı kapsamında, elektrik dağıtımı ve perakende elektrik satışı faaliyetlerini yürüttüğü;
Her dağıtım şirketi için o şirkete ait maliyetleri ve belirlenmiş kâr oranını karşılayan bölgesel tarifelerin belirlendiği, bu şekilde aboneleri bölgeler arası maliyet farklılıklarından korumak ve bazı abone gruplarının desteklenebilmesi için çapraz sübvansiyon içeren ulusal tarifeler kullanılmakta olduğu;
Ulusal tarife yoluyla toplanan tutar ile bölgesel tarife arasındaki farkın ise, fiyat eşitleme mekanizması kapsamında destekleme tutarı adıyla şirketlere ödendiği veya şirketlerden geri alındığı;
Bu uygulamadan kaynaklı olarak şirketin, kendi inisiyatifinde olmadan ve tamamen söz konusu mekanizmanın sağlıklı çalışmaması sebebiyle 2011 yılında 18.4 milyon TL, 2012 yılında da 43.1 milyon TL haksız gelir kaybı ile karşılaşıldığı ve perakende satış faaliyeti geliri ile kayıp enerji gelirine ilişkin destekleme tutarı hesaplamalarının sağlıklı sonuçlar vermediğinden bahisle, düzeltme yapılması gerektiği yönünde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Tarifeler Dairesi Başkanlığına başvuruda bulunduğu;
İlk olarak 21/06/2011 tarihinde yapılan başvuruya herhangi bir yanıt alamadığından, benzer taleplerle 25/11/2011, 31/01/2012, 21/05/2012, 24/09/2012, 07/12/2012 ve 20/12/2012 tarihlerinde Kurula başvurduğu, yasal hakları saklı kalmak kaydı ile aleyhe olan bu durumun düzeltilmesini istediği;
Başvurulara istinaden, davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemiyle, Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in 4. maddesine göre işlem yapıldığı, anılan mevzuatın herhangi bir düzeltmeyi içermediği, konuya ilişkin çalışmaların hâlihazırda kendilerince devam ettirilmekte olduğu, neticelendiğinde ayrıca bilgi verileceğinin belirtildiği;
Davalı idarenin 17/01/2013 tarih ve 2520 sayılı işlemiyle ise, "Düzeltme bileşeni 30/12/2012 tarih ve 28513 sayılı ikinci Mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanmış olan Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'de tanımlanmış olup, bu Tebliğ hükümleri uyarınca uygulanacaktır." denilerek taslağın değiştirilmesine yönelik şirket talebinin reddedildiği;
Taslağın değiştirilmesi ile ilgili olarak yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla davanın görev yönünden reddedildiği, bu arada 01/01/2013 tarihinden geçerli olmak üzere Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ ve Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile mevzuat değişikliği yapılarak düzeltme mekanizması tesis edildiği;
Ancak, mevzuat değişikliğinde geçmişte oluşan kayıpların düzeltme kapsamına alınmadığı, davacı şirketin son mevzuat değişiklikleri sonrası nihaî Tebliğlerde yer alan düzeltme bileşeni formüllerinin 2011 ve 2012 yılları için de çalıştırılmak suretiyle elde edilen düzeltme bileşeni tutarlarının 2013 yılı gelir tavanı hesaplamalarında ve 2013 yılı l. çeyrek destekleme tutarı hesaplamalarında dikkate alınmasını talep ettiği;
Bu talebe yönelik, davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemiyle, konuyla ilgili uygulama ve hesaplamaların o dönemde yürürlükte olan mevzuata göre yapıldığı, kendilerinin yürürlükte olan mevzuatı uygulamakla yükümlü olduğu, 2013 yılı öncesi uygulamanın saf fiyat tavanı yöntemi olduğu, 2013 yılında yürürlüğe giren yeni mevzuatın önceki dönemler için uygulanmasının hukukî bulunmadığının bildirildiği;
Söz konusu işlem ile dayanağı düzenleyici işlemlere karşı Dairelerinin E:2013/1392 sayısında açılan davada, işlem yönünden yürütmenin durdurulması kararı verildiğinden dolayı, bu defa 28/05/2014 tarih ve 5034-4 sayılı Kurul kararıyla, şirketin perakende satış faaliyeti kapsamında gerçekleşen enerji alım maliyetlerine ilişkin ve dağıtım faaliyeti kapsamında kayıp-kaçak maliyetine ilişkin düzeltme bileşenlerinin 2011 ve 2012 yıllarına da uygulanmasına ilişkin talebinin reddedildiği;
Bunun üzerine, 28/05/2014 tarih ve 5034-4 sayılı Kurul kararının, … tarih ve … sayılı Elektrik Piyasasında Uygulanacak Ocak-Mart 2013 Dönemi İçin Elektrik Piyasasında Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ gereğince dağıtım şirketleri ve görevli perakende satış şirketleri için faaliyet bazında ödemeye esas desteklenecek tutarlara ilişkin ve dava tarihine kadar devam eden faaliyet bazında ödemelere esas desteklenecek tutarlara ilişkin işlemlerin, 11/08/2002 tarih ve 24843 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in "Kayıp-kaçak bedelinin hesaplanması" başlıklı Ek 2. maddesinin beşinci fıkrasının, 30/12/2012 tarih ve 28513 sayılı 2. Mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanan Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in Geçici 5. maddesinin ve 06/03/2013 tarih ve 28579 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Elektrik Piyasasında Uygulanacak Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ'in "Yürürlük" başlıklı 18. maddesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı;
Davacı şirketin 01/01/2013 tarihinde yürürlüğe giren Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ ile getirilen perakende satış faaliyeti kapsamında gerçekleşen enerji alım maliyetlerine ilişkin düzeltme bileşeni uygulaması ve Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in Ek-2. maddesiyle getirilen dağıtım faaliyeti kapsamında kayıp-kaçak düzeltme bileşeninin 2011 ve 2012 yıllarına da uygulanması gerektiğine ilişkin iddiasının incelenmesi;
Öğretide ve uygulamada geriye yürümezlik ilkesinin hukukun genel bir ilkesi olduğu; yeni kuralın, eski kural yürürlükte iken başlamış, ancak henüz oluşumunu tamamlamamış hukukî işlem, durum ve olaylara, yürürlük tarihinden itibaren uygulanmasının geniş anlamda geriye yürüme; yürürlüğe giren yeni kuralın sonuçlarını ve etkilerini, yürürlük tarihinden önceki zamanda tamamlanmış hukukî ilişki ve olaylara karşı uygulanmasının ise dar anlamda geriye yürüme olduğu;
Kanunlar için öngörülen geriye yürümezlik ilkesinin, idarî işlemlerin söz konusu olduğu tüm alanlarda temel bir ilke olduğu; bu ilke gereğince, idarî işlemlerin yürürlüğe girdiği andan başlayarak etkilerini doğurdukları; bu etkilerin yürürlük öncesi döneme ilişkin olmamaları gerektiği; zira idarenin, geçmişi değil, ancak geleceği düzenlemek ve etkilemek yetkisine sahip olduğu; gerek bireysel gerek düzenleyici nitelikteki idarî işlemlerin, tesis edildikleri tarihten daha eski bir tarihe yönelik olarak hüküm ve sonuç doğuramayacağı;
İdarî işlemlerin geriye yürümezliği ilkesinin, yargısal kararlar ve öğretide kabul edilmiş bir idare hukuku kuralı olduğu; bu kuralın geçmişe yürümezlik ve belirlilik unsurlarını içeren hukukî güvenlik ilkesine uygun kullanılmasının, hukuk devleti olmanın doğal ve zorunlu gereği olduğu; kuralın, bir idarî kararın tamamlandığı anda yürürlüğe girmesi ve o andan itibaren geleceğe yönelik hüküm ve sonuç doğurması olduğu;
İdarî işlemlerin geriye yürümezliği ilkesinin temelinde hukukî güvenlik ilkesinin yattığı; hukukî güvenlikten bahsedilebilmesi için öncelikle hukuk kurallarının öngörülebilir olması gerektiği; geriye yürüyen bir normun öngörülebilir ve belirli olduğunu iddia etmenin ise zaman kavramını hiçe saymak anlamına geldiği; bu anlamda hukukî güvenlik ilkesinin, tamamlanmış olay ve hukukî ilişkilere yeni normun uygulanmasını yasakladığı; hukuk devleti ilkesinin unsurlarından biri olan hukukî güvenlik ilkesinin, dolaylı olarak geriye yürümezlik ilkesini de koruması altına aldığı; bu nedenle, geriye yürümezlik ilkesini ihlâl eden kuralın hukukî güvenlik ilkesiyle bağdaşmayacağı;
Bu itibarla, davacı şirketin, 01/01/2013 tarihinden geçerli olmak üzere Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ ve Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ'de yapılan mevzuat değişikliğinin, geçmişe dönük olarak 2011 ve 2012 yıllarına uygulanması istemi, hukukî güvenlik ilkesi ve geçmişe yürümezlik ilkesine uygun olmadığından, dava konusu Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in "Kayıp-kaçak bedelinin hesaplanması" başlıklı Ek 2. maddesinin beşinci fıkrasında, Perakende Satış Hizmet Geliri İle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ'in Geçici 5. maddesinde, Elektrik Piyasasında Uygulanacak Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ'in "Yürürlük" başlıklı 18. maddesinde, … tarih ve … sayılı Elektrik Piyasasında Uygulanacak Ocak-Mart 2013 Dönemi İçin Elektrik Piyasasında Fiyat Eşitleme Mekanizması Hakkında Tebliğ gereğince dağıtım şirketleri ve görevli perakende satış şirketleri için faaliyet bazında ödemeye esas desteklenecek tutarlara ilişkin ve dava tarihine kadar devam eden faaliyet bazında ödemelere esas desteklenecek tutarlara ilişkin işlemlerde, perakende satış faaliyeti kapsamında gerçekleşen enerji alım maliyetlerine ilişkin ve dağıtım faaliyeti kapsamında kayıp-kaçak maliyetine ilişkin düzeltme bileşenleri 01/01/2013 tarihinden itibaren uygulanmaya başlandığından, bu düzeltme bileşenlerinin 2011 ve 2012 yıllarına da uygulanmasına ilişkin talebin 01/01/2013 tarihinde yürürlüğe giren Tebliğ maddelerinin geriye yürütülmesi hukuken mümkün olmadığından reddine ilişkin 28/05/2014 tarih ve 5034-4 sayılı Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 25/01/2013 tarihli başvurunun geriye yürüme olarak değerlendirilmemesi gerektiği, düzenlemenin 2013 yılı itibarıyla yürürlüğe girmesi nedeniyle ciddi kayıplarının oluştuğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 18/12/2018 tarih ve E:2014/3185, K:2018/4068 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Kesin olarak, 03/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.