17. Hukuk Dairesi 2016/5469 E. , 2017/9740 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin verilen hüküm, asıl davanın davalısı ... vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada, davacı vekili; davalıların maliki ve sürücüsü olduğu aracın, davacının eşi ..."a çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, ölüm olayı nedeniyle davacının manevi zarara uğradığını belirterek 10.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili; asıl davaya konu kazayı yapan aracın maliki tarafından davalı şirkete kiralandığı savunulduğundan, davalı şirketin de davacının manevi zararından sorumlu olduğunu belirterek 10.000,00 TL. manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davalının aracını 1 yıl süreli kiralama sözleşmesiyle ...Ltd. Şti"ye kiraladığını, işleten sıfatı bulunmayan davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, davacı murisinin kazada tam kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabulü ile 7.500,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline; birleşen davada, davalı şirketin işleten sıfatı bulunmadığı anlaşıldığından, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, asıl davanın davalısı... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; konusunda uzman bilirkişi heyetinin oluşa ve dosya kapsamına uygun raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; ayrıca, manevi tazminatın takdirinde TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; asıl davada davalı ..."in yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile asıl davada davalı... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınının manevi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı ..."nun "işleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu" başlığını taşıyan 85. maddesi uyarınca; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı yasanın 3. maddesi gereğince işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.
Somut olayda; trafik kazasına karışan araç, davalı ... adına kayıtlı ise de, bu davalı ile birleşen davanın davalısı ... Şti. Arasında 10.07.2008 tarihinde imzalanan "Oto Kiralama Sözleşmesi" hükümleri gereği, aracın 10.07.2008-10.07.2009 tarihleri için (1 yıllığına) kiralanıp teslim edildiği, aracı kiralayan şirketin çalışanı olan sürücü tarafından kazanın yapıldığı görülmektedir. Mahkeme tarafından, davalı araç maliki ile birleşen dava davalısı şirket arasındaki kira sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapıldığı ve herzaman düzenlenmesi mümkün belge niteliği bulunduğu gerekçesiyle kiralama ilişkisinin yan delillerle desteklenmesi gerektiği haklı biçimde gözetilmiş; ne var ki, bu husustaki araştırma eksik bırakılmıştır. Mahkeme, kira sözleşmesinin maliye ve ticari kayıtlara işlenip işlenmediği konusunda belge sunumu külfetini davalı araç malikine yüklemiş ise de, mahkemenin bu uygulaması yerinde olmamıştır. Araç işleteninin zarardan sorumlu olduğu ve işleten sıfatı bulunmayanın sorumluluktan kurtulacağı, davada dava şartı olan husumetin doğru biçimde belirlenmesi için gerekli araştırmanın mahkeme tarafından eksiksiz yerine getirilmesi gerektiği izahtan varestedir.
Bu durumda mahkemece; kazayı yapan aracın işleteninin kim olduğunun belirlenmesi ve uzun süreli kiralama suretiyle birleşen davanın davalısı ...Ltd.Şti"ye işletenliğin geçip geçmediğinin belirlenmesi yönünden, bu şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılması; kaza anında aracı kullanan sürücünün ...Ltd.Şti"nin sigortalı çalışanı olduğu ve ceza yargılamasında alınan tüm beyanlar birlikte gözetilerek, davalı araç maliki ..."nın işleten sıfatı ve zarardan sorumluluğu bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı ..."in yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile asıl davada davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA;
aşağıda dökümü yazılı 384,33 TL kalan harcın temyiz eden asıl davada davalı ..."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenasıl davada davalı ..."ya geri verilmesine, 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.