17. Hukuk Dairesi 2016/14146 E. , 2017/9965 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın ... yönü ile husumetten reddine, diğer davalılar yönü ile esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin kullandığı aracın zincirleme trafik kazasına karıştığını, ..."ın müvekkiline ait araca çarptığını, araç malikinin ...A.Ş. olduğunu, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2003/69 D.İş sayılı dosyası ile yaptırdıkları tespitte müvekkili araçta meydana gelen hasar bedelinin 17.743,70 TL. olduğunun tespit edildiğini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla davalılardan 17.743,70 TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile (bankaların mevduata uyguladığı en ... faiz oranı) ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı... A.Ş. vekili; ..."ın ise ... plaka sayılı araç sürücüsü olduğunu, davacının araçları karıştırdığını, kaza tespit tutanağının yanlış tutulduğunu, müvekkilinin kazada herhangi bir araca çarpmadığını, yolun
buzlanması nedeniyle araçların yer değiştirdiğini, kaza tespit tutanağı ile ifadelerin çeliştiğini, davacıya çarpan aracın kaza yerinden kaçtığını, husumet itirazında bulunduklarını, hasar tespit raporunu kabul etmediklerini, hasar miktarının fahiş olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın husumet yokluğu nedeniyle ve esastan reddi gerektiğini bildirmiştir.
Davalı ...; davacı ile kendi kullandığı aracın şerit konumları, araçların yön ve hasarlı bölgeleri göz önüne alındığında kendi kullandığı aracın davacının aracına çarptığının iddia edilemeyeceğini, kendisinin hiç bir araca çarpmadığını, sol ikinci şeritte olduğunu, arkadan gelen araçların ona çarptığını, aracının pert olduğunu, kendisinin ve eşinin yaralandığını, davanın reddi gerektiğini bildirmiştir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2004/190 esas sayılı dosyası iş bu dosyayla birleştirilmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili; 23.03.2002 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle müvekkiline ait... plakalı aracına ...plakalı araç sürücüsü ... ile diğer davalı ..."ın kullandığı ..."a ait... plakalı aracın çarptığını, hasar bedelinin 17.743,70 TL olarak belirlendiğini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 17.7.43,70 TL."nin 24.03.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı ...; yolun kaygan ve yağışlı olması nedeniyle zincirleme trafik kazası olduğunu, aracını sağ emniyet şeridine çektiğini, durduğunu bu sırada kendi duran aracına arkadan rengini ve plakasını alamadığı bir aracın çarptığını, kendisinin hiç bir araca çarpmadığını, yolun buzlanması nedeniyle araçların yer değiştirdiğini, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl ve birleşen dosyanın birlikte değerlendirilmesi suretiyle geceleyin, havanın bulutlu, yol yüzeyinin karlı ve ..., aydınlatma ve yol şerit çizgisi olan düz ve bölünmüş tek yönlü yolda, kontrolsüz seyreden sürücülerin kayarak birbirlerine arkadan ve önden çarparak zincirleme kaza meydana geldiği, davacıya ait aracın arkadan ve önden hasar gördüğü ancak hangi aracın çarptığının belirlenemediği, davalıların olayda kusurlu olduklarının tespit edilemediğinden davalı ... yönünden davanın araç maliki olmaması nedeniyle husumet yönünden reddine, diğer davalılar ...A.Ş., ... ve ... aleyhine açılan davanın ise kendilerine kusur izafe edilemeyeceğinden esastan reddine dair karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.