17. Hukuk Dairesi 2015/3517 E. , 2017/9974 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin şirkette çalışan dava dışı sürücünün kullanmakta olduğu araçla görevi nedeniyle seyahat ettiği sırada karşı yönden gelen ve kazada kusurlu bulunan minibüs ile çarpışmak suretiyle ... – ... karayolunda trafik kazası geçirdiğini, kaza sonucu ağır yaralanan personelin ... Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisindeki ilk müdahalelerinin ardından uzman hekimlerin (epikriz formuna da yazdıkları) hayati tehlikenin bulunduğu ve mikro cerrahi müdahale ve tedavisinin yapılması gerektiği şeklindeki görüşleri doğrultusunda ambulans uçak ile davalıya ait ... Hastanesi Acil Servisine nakledildiğini, tedavi giderlerinin tamamının müvekkil tarafından ödendiğini, ödenen tutarın kazada kusurlu bulunan aracın bağlı olduğu dava dışı ... şirketinden zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında tahsil edilmek istendiğini, müvekkil tarafından davalıya ödenen tedavi giderleri ile dava dışı ... şirketinden tahsil edilen tutar arasında 90.339,70 TL fark bulunduğunu, bu farkın davalının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile ilgili yönetmelik ve genelgelere aykırı olarak Sağlık Bakanlığı Tarifesini uygulamamış olmasından kaynaklandığını, davalının tarifenin çok üzerinde bir fiyat uygulayarak anılan düzenlemeye aykırı hareket ettiğini ileri sürerek fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere toplam 90.339,70 TL alacağın ödeme tarihi dikkate alınarak yürütülecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının dava dilekçesinde ikrar edildiği üzere çalışanları olan hastayı kendi talep ve istekleri doğrultusunda daha iyi hizmet alacaklarını bildikleri müvekkilin hastanesine getirerek tedavisine devam edilmesini istediklerini, tedavi sürecince de müvekkil tarafından tamamen mevzuata uygun olarak hareket edildiğini ve ne hastanın ne de davacının bu süreçte bir şikayeti olmadığını, dava dışı hastanın acil olarak değil bilakis acil müdahalesi başka bir hastanede yapıldıktan sonra kendi imkanları ve isteği ile geldiğini, ayrıca herhangi bir şekilde müvekkile trafik kazasından bahsedilmediğini, kaza tespit tutanaklarının sunulmadığını, dava dışı ...’e müvekkili tarafından yapılan tedavilerin acil müdahale kapsamındaki tedavilerden olmadığından davacının iddia etttiği fiyat tarifesi üzerinden fiyatlandırma yapılmasının mümkün olmadığını, Sağlık Bakanlığı"nın belirlemiş olduğu tek bir fiyat tarifesi de bulunmadığını ileri sürerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ... Devlet Hastanesi’nce düzenlenen epikrizde sevkin hasta yakınlarının isteği üzerine yapıldığının belirtildiği, daha sonraki tarihlerde yapılan yatışların zaten aciliyeti olan tıbbi tablolar olmadığı dikkate alındığında, davalı hastane tarafından uygulanan tedavilerin acil tıbbi müdahale kapsamında olmadığı ve bu nedenle davacının iddia ettiği surette Sağlık Bakanlığı Acil Hasta Tedavi Ücret Tarifesinden faydalanamayacağı bu itibarla davalının mevzuata aykırı uygulaması nedeniyle fazla ödendiği ileri sürülen tutarın tahsili talep edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine, dair karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına .... 8.maddesinin somut olayda uygulamayacağına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 3,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.