
Esas No: 2021/9028
Karar No: 2021/16362
Karar Tarihi: 09.12.2021
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/9028 Esas 2021/16362 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi
...
...
DAVA TÜRÜ : YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ
...
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Asıl davada davacı vekili, davalı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Çalışma Genel Müdürlüğünün davalı ... Demir San. ve Tic. A.Ş. isimli işyerinde müvekkili ...Metal İş Sendikasının 20.08.2018 tarihli başvurusuna istinaden yapmış olduğu 31.08.2018 tarih ve 60808 sayılı olumsuz çoğunluk tespiti kararının iptaline, müvekkili ...Metal İş Sendikasının tespit başvurusu yapmasından 1 gün önce 19.08.2018 tarihinde davalı ... Demir San. ve Tic. A.Ş. isimli işyerinde 29 işçinin aynı gün işe başlatılması muvazaalı olduğundan çoğunluk nisabından düşülerek başvuru tarihinde müvekkili ...Metal İş Sendikasının davalı işyerinde çoğunluk sendikası olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Çalışma Genel Müdürlüğünün davalı ... Demir San. ve Tic A.Ş. isimli işyerinde diğer davalı Çelik İş Sendikasının 27/08/2018 tarihli başvurusuna istinaden yapılmış olan 31/08/2018 tarih ve 60778 sayılı çoğunluk tespiti kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalılar, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince özetle;
“Dosya kapsamına göre; çeşitli meslek gruplarından 8 çalışan ve dava dışı ... Nak. ve Tic. A.Ş."de çalışan 21 şoför olmak üzere toplam 29 işçinin çoğunluk tespitine konu iş yeri olan ... Demir San. ve Tic A.Ş. nezdinde işe alınmış olduğu, söz konusu işçilerin tamamının 20/08/2018 tarihinde işe giriş yapılmış ve aynı tarih itibariyle Çelik İş Sendikasına üye olduklarının tespit edildiği görülmektedir.
...
İlk derece mahkemesince, davalı işveren tarafından yukarıda bahsi geçen 29 işçinin işe alımının davacı sendikanın sendikal örgütlenmesini bertaraf etmeye yönelik olduğuna ilişkin yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle olumlu ve olumsuz yetki tespiti kararlarının iptaline ilişkin taleplerin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Ne var ki; SGK kayıtları ve bizzat davalı işverenlik tarafından dosyaya sunulan 6 aylık geriye ve ileriye dönük giriş ve çıkış işlemlerine ilişkin listelerin dosya kapsamındaki diğer deliller ile birlikte incelenmesinden; davalı şirket nezdinde 20/08/2018 tarihinde işe başlatılan 29 işçiden çeşitli meslek gruplarından işe alınan 8 işçinin tamamının 2018/Ağustos ve Eylül dönemlerinde, yine şoför olarak çalışan 21 işçinin hepsinin 2018/Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerinde işten çıkarıldığı, başka bir ifadeyle kademeli olarak yetki başvuru tarihine yakın ve sonraki aylarda iş sözleşmelerinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar gerekçeli kararda, bu işçilerin kayden işe alınmadıkları belirtilmiş ise de, çalışanların iş ilişkisinin temel unsuru olan emeklerinin karşılığı ücreti kazanmak için görevlerini ifa ettikleri hususu ile dinlenen davacı tanık anlatımı birlikte gözetildiğinde, özellikle dava dışı şirketten çıkartılan şoförlerin davalı şirkete nakillerinden sonra bu şirket nezdinde fiilen görev yapmaya devam etmelerinin tabii olduğu açıktır. Bu itibarla, tüm dosya kapsamına göre 20/08/2018 tarihinde davalı şirket nezdinde işe başlatılan bu işçiler ile ilgili işlemlerin davacı sendikanın tespite konu iş yerinde yasal çoğunluğunu bertaraf etmeye yönelik olarak yapıldığı, kayden çalışmanın bulunmamasının sonuca etkisinin olmadığı kanaatine varılarak Dairemizce ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve birleşen davanın kabulü ve olumlu yetki tespitinin iptaline; bahsi geçen 29 işçi hesaba dahil edilmediğinde, davacı sendikanın başvuru tarihi itibariyle yasanın aradığı gerekli çoğunluğu halen sağlayamadığı anlaşılmakla, asıl davaya konu Bakanlığın olumsuz yetki tespitinin iptaline ilişkin talebin ise bu gerekçeyle reddine dair hüküm tesisi gerekmiştir.”
Gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına; asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Toplu İş Sözleşmesi kavramı Anayasa"nın 53"üncü maddesinde düzenlenmiştir. “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
Toplu iş sözleşmesi yetkisi ise, toplu iş sözleşmesi ehliyetine sahip kuruluş veya kişinin belli bir toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için Kanunun aradığı niteliğe sahip olmasını gösterir (GÜNAY, Cevdet İlhan: İş Hukuku Yeni İş Yasaları, ... 2013, s.942).
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun “Yetki” başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrasına göre “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
6356 sayılı Kanun"un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” başlıklı 42 nci maddesi ise;
“(1) Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı iş günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
Şeklindedir.
Yine aynı Kanun"un “Yetki İtirazı” başlıklı 43 üncü maddesine göre de;
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı iş günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı Bakanlık vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Somut uyuşmazlıkta, ... tarafından 20/08/2018 başvuru tarihi itibariyle davalı işverene ait (...) sicil numaralı işyerinde toplam 122 işçi çalıştığı ve 47 sendika üyesi bulunduğu gerekçesiyle davacı Sendikanın toplu iş sözleşmesi yapabilmek için gerekli çoğunluğu sağlayamadığına dair 31/08/2018 tarih ve 60808 sayılı asıl dava konusu olumsuz yetki tespit kararı verilmiştir.
Diğer taraftan ... tarafından 27/08/2018 başvuru tarihi itibariyle de davalı işverene ait (...) sicil numaralı işyerinde toplam 122 işçi çalıştığı ve 70 sendika üyesi bulunduğu gerekçesiyle davalı Çelik İş Sendikasının toplu iş sözleşmesi yapabilmek için gerekli çoğunluğu sağladığına dair 31/08/2018 tarih ve 60778 sayılı birleşen dava konusu olumlu yetki tespit kararı verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 19/08/2018 tarihinde işe girişi yapılan 29 işçi bakımından yapılan işlem muvazaalı kabul edilmiş, bununla birlikte hem davacı hem de davalı sendikanın gerekli çoğunluğu sağlayamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Belirtmek gerekir ki, Bölge Adliye Mahkemesince birleşen dava bakımından varılan sonuç isabetli ise de, asıl dava bakımından verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
Bölge Adliye Mahkemesince, hükme esas alındığı anlaşılan 27/12/2019 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı sendikanın yetki başvuru tarihi olan 20/08/2018 tarihi itibariyle çalışan toplam işçi sayısının 122 olduğu, muvazaalı şekilde işe girişi yapılan 29 işçi dışlandığında dikkate alınması gereken işçi sayısının 93 olması gerektiği, davacı sendikanın üye sayısının 46, davalı sendikanın üye sayısının ise 41 olduğu kabul edilerek asıl dava da reddedilmiştir.
Bununla birlikte bilirkişi raporunun yedinci sayfasında yer alan davacı sendika üye listesinden iki kez yazılan ... isminden biri çıkarılmalı, listede yer almayan ve başvuru tarihi tarihi itibariyle davacı sendika üyesi olduğu anlaşılan...,... ise listeye eklenmelidir. Bu açıklamalara göre, davacı sendikanın yetki başvuru tarihi olan 20/08/2018 tarihi itibariyle işçi sayısının 93 olduğu ve davacı sendika üye sayısının ise 47 olduğu anlaşıldığından asıl davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Belirtilen sebeplerle, 6356 sayılı Kanun"un 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, hükümlerin bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Asıl Dava Bakımından;
a) Asıl Davanın KABULÜ ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 31/08/2018 tarih ve 60808 sayılı olumsuz yetki tespiti kararının İPTALİNE,
b) Davacı ... Sendikasının, 2.2410.01.01.0024219.078.01.77.000 sicil numaralı işyerinde, 20/08/2018 başvuru tarihi itibariyle 6356 sayılı Kanun"un 41"inci maddesi gereğince toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili olduğunun TESPİTİNE,
c) Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 59,30 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 35,90 TL peşin harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
d) Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
e) Davacı tarafından yapılan tespit gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, keşif ve bilirkişi gideri ki toplam 7.735,41 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
f) Yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine,
3-Birleşen Dava Bakımından;
a) Birleşen davanın KABULÜ ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 31/08/2018 tarih ve 60778 sayılı olumlu yetki tespiti kararının İPTALİNE,
b) Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 59,30 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 35,90 TL peşin harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
c) Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
d) Taraflarca birleşen dava dosyasında yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
e) Yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine,
4-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı tarafa iadesine, 09/12/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.