Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden maliki olduğu 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan eve davalının haksız olarak müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, çekişme konusu taşınmazın evlilik birliği içinde edinilen müşterek aile konutu olduğunu, kendisinin de katkısı bulunduğunu belirtip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 12 parsel sayılı, iki katlı, kargir ev vasıflı 294 m2 miktarındaki taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, tarafların boşanmalarına ilişkin Karaman Aile Mahkemesinin 07.02.2008 gün ve 2006/82 – 89 sayılı ilamının, boşanma yönünden 01.04.2008 tarihinde kesinleştiği, nafaka ve tazminat hakkındaki bölümün ise temyiz edildiği, davacının 11.07.2008 tarihinde noterlikte keşide edip, 28.07.2008’de davalıya tebliğ olunan ihtarnamede boşandıklarını belirterek, haksız olarak kullandığı taşınmazı tahliye etmesini bildirdiği anlaşılmaktadır.
Çekişme konusu bina bakımından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194. maddesinde öngörülen anlamda ‘aile konutu’ olduğuna dair tapu kaydında bir şerh bulunmadığı gibi tarafların boşanmalarına ilişkin ilamın kesinleştiği gözetildiğinde, bu yerin aile konutu olduğunun kabulüne olanak yoktur.
Hal böyle olunca, Türk Medeni Kanununun 683. maddesinden kaynaklanan, davacının mülkiyet hakkına dayalı olarak eldeki davayı açtığı gözetilerek tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda delillerinin toplanıp, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davacıların temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK"nun 428. Maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,18.02.2009 tarihinde oybirliğiyle karra verildi.