17. Hukuk Dairesi 2016/18659 E. , 2017/10705 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların işleteni ve sürücüsü oldukları kamyonun 13/06/2006 tarihinde davacıya ait araca çarpması sonucu hasar meydana geldiğini, araç için... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/239-239 D.iş sayılı dosyası ile tesbit yaptırdıklarını, tesbite göre aracın pert olduğunu belirterek hasar bedeli 5.000,00 TL ve araç çekme, mahkeme tesbit ve sağlık harcamaları tutarı 900,00 TL olmak üzere toplam 5.900,00 TL maddi zarar ile 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 5.900,00 TL maddi ve 2.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 7.900,00 TL tazminatın kaza tarihi 13/10/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen hasar bedeli ve çekici gideri ile cismani zarar nedeniyle ..."ca karşılanmayan tedavi gideri ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız eylemlerde zarar sorumluları, gerçek zarardan sorumlu olurlar. Gerçek zararın HMK"nın 266.maddesi gereğince konusunda uzman bilirkişi marifetiyle tespiti ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olması gerekir.
Mahkemece hükme esas alınan tespit dosyasındaki makina mühendisi bilirkişisi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir. Raporda, araçtaki hasar miktarı itibari ile aracın tamirinin ekonomik olmadığı belirtilmiş olmasına rağmen hasar miktarı, aracın hasarsız piyasa rayicinden sovtaj bedeli düşülmek sureti ile belirlenmemiştir.
O halde, mahkemece, dosyanın hasar konusunda uzman yeni bir bir makine mühendisi bilirkişiye tevdii ile aracın markası, modeli, yaşı ve hasarın boyutu, yapılan ödemeler gibi hususlar birlikte irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı, ekonomik ise, hasar bedeli, ekonomik değil ise kaza tarihindeki ikinci el satış bedeli ile kazadan sonraki hurda (sovtaj) değerinin tespit edilmesi, belirlenen rayiç değerden de aracın hurda bedeli indirilmek suretiyle davacının gerçek zararının tespiti yönünden ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık bir rapor alınması ve dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle tespit dosyasındaki raporlar yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi (TBK 56. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı ... İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Mahkemece maluliyet oranı konusunda rapor alınmamış olmakla birlikte dava konusu olaya ilişkin ceza kararında kazada..."nın ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nin 01/12/2006 tarih 2006/617 sayılı raporuna göre vücutta hayat fonksiyonlarını orta derecede etkileyecek şekilde kemik kırılması meydana geldiğinin belirtilmiş olması ve yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı için takdir olunan manevi tazminatın fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."na geri verilmesine, 20/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.