17. Hukuk Dairesi 2015/9580 E. , 2017/10877 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dilekçesinde müvekkili ...Bankası tarafından davalı-borçlulara kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine müvekkil banka tarafından davalılar ...Ltd Şti,..., ...,...Ltd Şti. aleyhine ... 2. ... Müdürlüğü Nezdinde 2013/4545 E. Sayılı takip dosyası ile ilamsız ... takibine geçildiğini, ... takibi neticesinde haciz için borçlunun evine gidildiğinde, hacze kabil menkul mallara rastlanılmadığını, borçluya gönderilen ödeme emrine rağmen bugüne kadar takip konusu borcu ödemediğini, davalı borçlu..."e ait araçların bir kısmı 15.10.2012-18.10.2012 tarihlerinde davalı ..."e devredildiği, bir kısım araçların da davalı...na 05.06.2012-26.12.2012 tarihlerinde devredildiği, ..."in ve...kurucusu olan ..."deki hisselerini dava dışı ..."a devrettiği,..."ın...in annesi olduğunu, davalı borçlu ... Ltd Şti yetkilisi... iken hissesini ..."a devrettğini. araçları devir alan ..."nun ..."ın kızkardeşi olduğunu, taraflar arasında akrabalık ilişkilerinin bulunduğunu bildirerek, davalı borçluların 3. Kişiler lehine yapmış oldukları tasarrufun iptali ile müvekkiline cebri ... yetkisi tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ...Ltd Şti ve ... vekili cevabında taraflar arasında yapılan işlemlerin ticari işlemlerden olup davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, müvekkil şirketin söz konusu araçları ... Ltd Şti"den çek bedelleri ve faturalar ile satın aldığını,... Ltd Şti ile herhangi bir hukuki işlemin söz konusu olmadığını bildirerek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar ... Ltd. Şti. ve ... Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, taraflar arasında yapılan satışın gerçek satış olduğunu, mal kaçırma kastının bulunmadığını bildirerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; tüm dosya kapsamına göre; davalılar arasında yapılan satışların gerçek satışlar olduğu, davacı alacaklıyı zarara uğratmak ve mal kaçırmak kastını taşımadığı, davacının yapılan satışların muvazaalı olduğu iddiasını sunduğu delillerle ispatlayamadığı sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.
Somut olayda dava konusu araçlar davalı borçlu adına kayıtlıyken dava dışı ...Lojistik firmasına, ... Lojistik firması tarafından da diğer davalılara satıldığı anlaşılmıştır. 3.kişi ile borçlu arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan Mahkemece öncelikle dava dilekçesi ve duruşma gününün dava dışı borçlu ... Lojistik firmasına tebliği bu şekilde taraf teşkilinin tamamlanması ve ... davaya devam edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm isabetli görülmemiştir.
2- Kabule göre de davalıların aynı iş kolunda çalıştıkları, davalı şirketler arasında bağ olduğu, İİK 280 maddesine göre davalıların borçlunun durumunu bilen ve/veya bilmesi gereken kişilerden olduğu, devredilen araçların işyerinin mühim bir kısmını oluşturmadığı hususu değerlendirilmeden karar verilmesi de doğru görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22.11.2017 günü oybirliği ile karar verildi.