4. Ceza Dairesi 2015/24403 E. , 2019/19918 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 11/03/2010 tarihindeki tehdit, hakaret ve kasten yaralama eylemlerinin katılan Melissa Çintesun’a, 12/03/2010 tarihindeki silahla tehdit eyleminin de katılan ...’a yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
A-Hükümlerin açıklanmasına neden olan kasıtlı suçların, TCK"nın 151/1. ve TCK"nın 86/2. maddeleri uyarınca hükmolunan mala zarar verme ve kasten yaralama suçları olması, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34.maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253.maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, üçüncü fıkrada yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle hükmün açıklanmasına neden olan mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınması, kasten yaralama suçu yönünden ise uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması karşısında, anılan suçlar yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hükümler yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
B-Sanığın, katılan ...’a yönelik tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarının temyiz incelemesine gelince;
1-1-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, kasten yaralama ve hakaret suçları yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-Soruşturma evresindeki anlatımlarından olaya ilişkin bilgisi olduğu anlaşılan tek tanık ...’ın usulünce duruşmaya çağırılarak dinlenilmesi gerektiği gözetilmeyerek CMK"nın 210/1. maddesine aykırı davranılması,
3-Sanığın, eski kız arkadaşı olan katılan ... ile konuştukları sırada kendisine hakaret ettiğini savunması, soruşturma aşamasında dinlenen tanık ...’ında tarafların yanında olduğunun anlaşılması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre, TCK"nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.