MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık (değişen suç vasfı nedeniyle dolandırıcılık)
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53 ve 58/6-7. maddeleri
gereğince mahkumiyet

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın, suç tarihinde katılan ..."nın ikamet ettiği mahalle bakkalına giderek ihtiyacı olan fakir ailelere kömür ve erzak yardımı yapılacağını, ihtiyaç sahibi kişiler aradığını beyan etmesi üzerine, bakkalın katılan ..."i çağırdığı, sanığın katılana da aynı söylemlerde bulunarak yardım malzemelerini almak için birlikte çarşı merkezine gitmeleri gerektiğini söylediği, sözde kömür yardımı yapılan yere doğru birlikte gittikleri sırada sanığın katılana, yardım yapacak kişilerin üzerinde bulunan altın ve yüzükleri görmesi durumunda yardım yapmayabileceklerini söyleyerek katılandan altın yüzük ve küpelerini aldığı, daha sonra da nakliye getireceği bahanesiyle katılanın yanından ayrılıp ortadan kaybolduğu anlaşılmakla; eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Hükümden önce 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"u ile Bazı Kanunlar"da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri düzenlenmiş ve sanık hakkında, tekerrüre esas alınan ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/198 esas ve 2008/747 karar sayılı ilamına konu dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamında bulunması karşısında, öncelikle tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 20/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.