11. Hukuk Dairesi 2013/17385 E. , 2014/1251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04.05.2011 tarih ve 2006/12-2011/245 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı-karşı davalı vekili, davalı şirket nezdinde 2001 yılı içerisinde yatırım hesabı açtıran müvekkilinin yatırımlarını yönetmek üzere davalı ..."un görevlendirildiğini, 2002 yılı Ocak ayından itibaren müvekkilinin talimatı olmadığı halde rızası ve bilgisi dışında hesabındaki hisse senetlerinin yok edildiğini, davalı ... tarafından müvekkili kandırılmak suretiyle bir takım mütabakat evrakları imzalatıldığını belirterek 10.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi tazminatın zarar tarihi olan 18.10.2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, davacıya ait hesaptaki tüm işlemlerin davacının bilgisi ve onayıyla yapıldığını, buna ilişkin olarak yazılı ve imzalı muvafakatnamelerin, telefon görüşmelerine ilişkin kayıtların bulunduğunu, davacının kandırılarak hesap mutabakatı imzalatılmasının sözkonusu olmadığını, davacının bu işleri bilen, borsa işleyişine vakıf bir kişi olduğunu belirterek asıl davanın reddini istemiş, karşı dava olarak davacının bizzat kendi talimatı ile sattırdığı hisse senetleri işlemleri nedeniyle 06.10.2002 tarihi itibariyle müvekkiline 6.000,00 TL borcu bulunduğunu belirterek 6.000,00 TL"nin 16.10.2002 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tanıklarının davacı imzasının hile ve desise ile alındığına yönelik görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, davacının yüksek miktarlarda devamlı suretle hisse senedi alım satımı yapan bir kişi olduğu, dosyaya sunulan ses kayıt dökümünden de davacının hisse senetleri alım satımı hakkında bilgi sahibi olduğunun, talimatları okumadan kandırılarak imzalamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığının anlaşıldığı, davacının kendisine sunulan hesap ekstresinin bütün sayfalarını imzalayarak mutabık olduğunu ayrıca belirttiği, davacının hesabındaki hareketlerin kendi rızası dışında gerçekleştiğini ispatlayamadığı, davalı-karşı davacının ticari defterlerine göre davalı-karşı davacının 6.000,00 TL alacaklı olduğunun
anlaşıldığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile, 6.000,00 TL"nin 26.11.2002 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte karşı davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı/karşı davalı vekilinin asıl davaya ilişkin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı/karşı davalı vekilinin, karşı davaya ilişkin temyiz itirazlarına gelince; karşı davada, karşı davalının bizzat kendi talimatı ile satılan hisse senedi işlemleri nedeniyle 06.10.2002 tarihi itibariyle 6.000,00 TL borçlu olduğu belirtilerek, bu bedelin karşı davalıdan faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş, mahkemece karşı davalının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, 28.09.2010 tarihli bilirkişi ek raporu kapsamında karşı davanın kabulü ile 6.000,00 TL"nin faiziyle birlikte karşı davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ancak, karşı dava yönünden hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda, karşı davacının ticari defterlerine göre, 05.09.2002 tarihi itibariyle karşı davalının bakiyesinin 3.531,97 TL olduğu, 06.09.2002-01.10.2002 tarihleri arasında yapılan alım satım işlemleri neticesinde 01.10.2002 tarihi itibariyle karşı davalının bakiyesinin (-) 6.253,49 TL olduğu, karşı davalının kredi hesaplarının şüpheli alacaklar hesabına devredildiği 17.04.2003 tarihi itibariyle borcunun 102,04 TL olarak gözüktüğü ve son olarak dava tarihi olan 06.01.2006 tarihi itibariyle karşı davalının borcunun 1.490,20 TL olduğu belirtilmiştir. Buna göre, karşı dava yönünden hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda farklı tarihlere göre farklı tutarlarda borç bulunduğunun tespit edilmiş olmasına göre, bu tutarlardan hangisine, hangi sebeple itibar edildiği tereddüte mahal bırakmayacak şekilde açıklanmaksızın 6.000,00 TL üzerinden hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı/karşı davalı vekilinin asıl davaya ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddi ile asıl davaya ilişkin olarak verilen hükmün ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin karşı davaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile karşı davaya ilişkin hükmün davacı/karşı davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 21.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.