
Esas No: 2017/11984
Karar No: 2022/4936
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11984 Esas 2022/4936 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/11984 E. , 2022/4936 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Vergi Usul Kanunu'na aykırılık, defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2012 tarihli ve 2012/2212 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında Vergi Usul Kanunu'na aykırılık suçlarından kamu davası açıldığı halde hükmün gerekçesinde 15.04.2010 ve 21.04.2010 tarihli faturalardan söz edilmek suretiyle sübutun kabul edilmesi karşısında , 2010 takvim yılında Vergi Usul Kanunu'na aykırılık suçundan hüküm kurulduğu kabul edilmiş olup Mahkemece 2009 takvim yılında Vergi Usul Kanunu'na aykırılık suçundan ayrıca hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
1)Sanıklar hakkında “Vergi Usul Kanunu'na aykırılık” suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyizinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK'nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, hukuki vasıflandırmanın mahkemeyi bağlamayacağı, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2012 tarihli ve 2012/2212 Esas sayılı iddianamesi içeriğinde fiilin sahte fatura kullanma olarak belirlendiği, vergi incelemesi ile dava şartı olan mütalaanın ise sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin olduğu, sahte belge düzenleme ve sahte belge kullanma eylemlerinin birbirinden bağımsız ve ayrı suçları oluşturduğu ve birbirine dönüşmeyeceği dikkate alınarak; iddianameye konu olan sahte fatura kullanma suçu yönünden 213 sayılı VUK'nin 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceğinin Vergi Dairesi Başkanlığından sorulması, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yargılamaya devamla hükmün gerekçesinde sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin açıklamalara yer verildikten sonra, hüküm fıkrasında sahte fatura kullanma denilerek hükmün karıştırılması,
2)Sanık ... hakkında “defter, kayıt ve belgeleri gizleme” suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
Sanığın defter belge istem yazısına ilişkin tebligatı almadığını, eşine tebligat yapılmadığını savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından;
a)Tebligattaki imzanın defter, kayıt ve belgeleri istem yazısını tebliğ almış görünen eşinin CMK'nin 48. maddesi uyarınca tanık olarak dinlenmesi, kabul etmediği takdirde ....’ye ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
b)Engel adli sicil kaydı bulunmayan, duruşmadaki iyi hali nedeniyle hakkında takdiri indirim nedeni uygulanan, hükmolunan hapis cezası ertelenen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini kabul eden sanık ... hakkında “Kamu alacağı niteliğindeki vergi alacağının ödenmemesi nedeniyle ” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı,
c)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 23.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.