17. Hukuk Dairesi 2017/142 E. , 2017/11220 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracı sevk ve idare eden davacıların eşi/ babası ..."un karıştığı kazada öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve davalının zarardan sorumlu olduğunu belirterek belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada şimdilik 5.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 14.01.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, toplam taleplerini 50.000,00 TL"ye yükseltmiştir.Davalı vekili, davaya konu edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, davacılar murisi kazada tam kusurlu olduğu ve bu kusur davacılara da yansıyacağından davacıların tazminat talep haklarının bulunmadığını, davacıların 3. kişi olarak kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davacı ... için 43.232,82 TL, ... için 2.297,02 TL. ve ... için 4.470,15 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle, davacıların talebinin doğrudan kendileri üzerinde doğan destekten yoksunluk zararına ilişkin olması, bu zararın oluşumundaki desteğin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı, sürücü desteğin tam kusurlu olmasının,
onun desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine ilişkin HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 Esas-411 Karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 Esas- 2012/92 Karar, HGK"nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 Esas- 2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca, davalının tazminattan sorumluluğuna hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; HGK"nun 10.10.2001 gün 2001/19-652 E, 2001/705 K. sayılı ilamı- HGK"nun 05.06.2015 gün 2014/17-2198 E, 2015/1495 K. sayılı ilamı- HGK"nun 16.09.2015 gün, 2014/17-116 E, 2015/1771 K. sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, ölenin tam kusuruyla sebep olduğu kaza yönünden de ceza zamanaşımının uygulanabilecek olmasına; Dairemiz"in yerleşik uygulamalarına uygun biçimde tazminatın hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Davacı taraf, dava konusu kaza nedeniyle 50.000,00 TL. maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş; mahkemece, talebin kabulü ile her bir davacı için hükümde belirtilen miktarlarda tazminatın ve ... için 500,00 TL. ile ... için 537,24 TL. vekalet ücretinin davalıdan tahsiline hükmolunmuştur.Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 11/1 maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine; aynı maddenin 2. fıkrasında ise "Ancak hükmedilen ücret, kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.Somut olayda; davacı ..., davada kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmının, anılan tarifedeki 1.500,00 TL. maktu vekalet ücretinin üzerinde olduğu da gözetilerek, bu davacılar için 1.500,00"er TL. Vekalet ücretine hükmolunması gerekirken
eksik vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 5. bendindeki "davacı ... ... için 500,00 TL, davacı ... ... için 537,24 TL. olmak üzere toplam 6.092,85 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "davacı ... ... ve ... ... için 1.500,00"er TL. olmak üzere toplam 8.055,61 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.567,93 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 4.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.