1. Ceza Dairesi 2021/8218 E. , 2021/15262 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Olası kastla öldürme
HÜKÜMLER : 1) İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.07.2020 tarih, 2019/241 Esas, 2020/166 Karar sayılı, sanığın maktul ..."yi olası kastla öldürme suçundan TCK"nin 81/1, 21/2, 62, 53, 54, 63 maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay hapis cezasına mahkumiyetine dair kararı.
2) İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692 Esas, 2021/238 Karar sayılı, istinaf başvurularının esastan reddine dair kararı.
TÜRK MİLLETİ ADINA
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692 Esas, 2021/238 Karar sayılı kararının sanık, sanık müdafileri ve katılanlar vekili tarafından CMK"nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 299. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının beş yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692
Esas, 2021/238 Karar sayılı “istinaf başvurularının esastan reddine dair” hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafilerinin eksik incelemeye, sanığın beraatine karar verilmesine, eylemin taksirle gerçekleştiğine, sanığın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692 Esas, 2021/238 Karar sayılı kararının sanık, sanık müdafileri ve katılanlar vekili tarafından CMK"nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin 7079 sayılı Kanun"un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 299. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının beş yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692 Esas, 2021/238 Karar sayılı “istinaf başvurularının esastan reddine dair” hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafilerinin eksik incelemeye, sanığın beraatine karar verilmesine, eylemin taksirle gerçekleştiğine, sanığın
suç vasfına, katılanlar vekilinin takdiri indirim hükümlerinin uygulanmasının hatalı olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine,
Ancak,
Maktul ile sanık çocukluk arkadaşı olup aynı mahallede oturdukları, suç tarihinin ertesi günü düğün merasimi yapılacak olan maktulün arkadaşları ile eğlence yapmak düşüncesi ile sanığın çalıştığı cafede buluşmaya karar verdikleri, olay gecesi iş yeri kapanmasında sonra maktul, sanık ve tanıklar ... ile ..."in, sanığın iş yerinde maktulün yurt dışından getirdiği içkileri geç saatlere kadar tükettikleri, aynı zamanda "yemek ısmarlama" karşılığında kağıt oyunları oynadıkları, bu oyun esnasında yenilen maktulün, muhtemelen şaka niyetli olarak yemek ısmarlamayacağını söylemesi üzerine sanığın cafenin mutfak bölümündeki dolaptan siyah renkli Glock marka silahı getirerek ve 3-4 defa silahın ağzına mermi vermek suretiyle "nasıl yemek söylemiyorsun, sıkarım hee" diye söylediği, ardından tekrar içeriye girdiği, dönüşünde bu defa yine Browning Baretta tabir edilen ikinci silahı getirip o ana kadar alkol almayan tanık ..."a içmesi konusunda ısrar ettiği, ..."ın kabul etmemesi üzerine bu defa silahı ..."ın boynuna dayamak suretiyle "içmezsen sıkarım, nasıl içmiyorsun sen" dediği, arkasından silahın boş olduğunu söylediği ancak tanık ..."ın şarjörün dolu olduğunu görmesi üzerine de sanığın şarjorü boşalttığı, ardından olaylar üzerine maktulün ortamda daraldığını ve gitmek istediğini söylemesi üzerine dışarıya çıkmaya karar verdikleri, dışarı çıkarken sanığın Glock marka silahını beline koyduğu, bunu gören maktulün "silahı alma dışarıda tatsızlık çıkmasın" dediği ancak sanığın silahı alarak dışarı çıktığı, birlikte börekçiye gidip börek yedikleri, ardından tanıklar ... ile ... önde, sanık ile maktul arkada olmak üzere aynı yerde komşu olmaları nedeniyle ikametgahlarına doğru yürürlerken ve sanığın ikamet ettiği apartmanın önüne geldiklerinde silahını belinden çıkartıp namluya mermi verdiği, ancak bu sırada yoldan motorsikleti ile geçmekte olan zabıta görevlisini polis zannederek hemen yakınında bulunan arabanın üzerine silahını bıraktığı, buradan silahı alan maktulün tekrar şüpheliye verip "al beline koy" dediği ve silahı sanığın eline almasından sonra silahın patladığı, silahta mekanik arıza bulunduğu olayda, tanık anlatımları, maktule ait otopsi raporuna göre maktule merminin isabet etme şekli ve tüm dosya kapsamına göre sanığın doğrudan kastla adam öldürme suçundan TCK"nin 81/1 maddesi gereğince sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurularak eksik ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, katılan vekilinin yerinde görülen temyiz sebeplerinin kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.02.2021 tarih, 2020/1692 Esas, 2021/238 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair hükmünün CMK"nin 302/2. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, hükmolunan cezanın miktarı ve tutuklulukta geçen süre göz önüne alındığında, sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE, hükmolunan cezanın miktarı ve tutuklulukta geçen süre göz önüne alındığında, sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 304/2-a maddesi gereğince İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.12.2021 gününde, sanığın eyleminin olası kastla öldürme suçu olduğundan kararın onanması gerektiğini belirten Daire Başkanı ..."ın karşı oyu ve oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Maktül ...’in müşteki ... ile düğün yapmak maksadıyla Almanya’dan geldiği, arkadaşı olan sanık ... ile olaydan bir gün önce mesaj atarak beraberinde alkol getirdiğini belirterek, sanık ile buluşmaya karar verdikleri, maktül ile ağabeyi ... ve yanlarında diğer müşteki ... olduğu halde olay günü akşam buluştukları, sanık ...’ın kendisine ait olan kafeye gittikleri, burada ... hariç alkol aldıkları, yemeğine kağıt oyunu oynadıkları, müşteki ...’in oyunu kaybetmesi üzerine, durumu olmaması nedeniyle yemek ısmarlayamayacağını söylediği, bunun üzerine sanığın, kafenin mutfak bölümünden temin ettiği silahı alıp, maktül ve diğerlerinin yanına gelerek, müşteki ...’e hitaben ‘’nasıl yemek ısmarlamazsın’’ diyerek, elindeki silahın ağzına 3-4 defa mermi sürerek tehditvari davranışlarda bulunduğu, maktül ...’nin, müşteki ...’a kendilerinin alkol almasına rağmen neden alkol almadığını sorması üzerine, müşteki ...’ın alkol almayacağını söylemesi üzerine, sanık ...’ın bu kez silahı müşteki ...’ın boynuna dayayarak ‘’içmezsen sıkarım, nasıl içmiyorsun sen, silah boş, şarjör yok, korkma’’ şeklinde sözler söylediği, maktül ...’nin daraldığını söyleyerek kalkalım demesi üzerine hep birlikte dışarı çıkarken, sanığın beline tabanca koyduğunu gören maktülün sanığa tatsızlık çıkmasını istemediğini, silahı getirmemesini söylemesine rağmen sanığın silahı bırakmadığı,
Hep birlikte bir börekçiye giderek börek yedikleri, kalktıkları sırada müştekiler ... ve ...’ın hesap ödemeye çalıştıkları sırada, sanığın hesap öderseniz silahı çıkarıp cam ve çerçeveyi indireceğini söylemesi üzerine, müştekilerin sanığın alkollü olması nedeniyle ses çıkarmayarak, yarın hesabı ödeyeceklerini belirterek börekçiden ayrılarak, ikametlerine doğru gittikleri,
Müştekiler ... ve ...’ın önden birlikte yürürken, arkasından maktül ve sanığın birlikte yürüdükleri, sanık ...’ın ikametinin önüne geldikleri, müştekiler ... ve ...’ın binanın önünde durdukları, maktül ile sanığın yaklaşık 2 metre uzakta iki aracın arasında bulundukları sırada, sanığın belinden çıkardığı tabancanın ağzına havaya ateş etmek için mermi sürdüğü, bu esnada mavi ışık saçan motosikletli bir zabıtanın geçtiği, sanığın bu aracın polis olduğunu zannederek silahı, aralarında bulunduğu aracın bir tanesinin bagajının üst kısmana koyduğu, geçen aracın polis değil zabıta olduğunu anlayınca, maktülün silahın konduğu bagajın üzerinden alarak, namlusu kendine dönük vaziyette sanığa doğru uzatarak verdiği, sanığın silahı aldıktan sonra alkollü olması nedeniyle silahın ateş alması üzerine, merminin maktülün sol alt çenesinin altından girerek sağ kulak alt tarafından çıkarak onu yaraladığı, sonrasında hastaneye kaldırıldığı ve maktülün öldüğü olayda;
Yargıtay Kararlarına bakıldığında ‘’Kast, olası kast, bilinçli taksir ve taksir arasındaki ilişkiyi kısaca özetlemek gerekirse; gerçekleşmesi muhakkak görünen neticenin failce bilinmesi ve istenmesi halinde doğrudan kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesine kayıtsız kalınması durumunda olası kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesinin istenmemesine rağmen neticenin meydana gelmesinin engellenemediği ahvalde bilinçli taksir, öngörülebilir neticenin özen yükümlülüğüne aykırı hareket edilmiş olması nedeniyle öngörülmediği hallerde ise basit taksir söz konusu olacaktır.’’ şeklinde değerlendirmeler yapılmıştır.
Doktrin (öğreti) ve Yargıtay uygulamaları ışığında olay değerlendirildiğinde;
Maktül ile sanığın yıllardır arkadaş olduğu, olay günü ve öncesinde buluşup alkol almayı planlamış olmaları, aralarında öldürmeyi gerektirir bir husumetin olmadığı, husumetin olmadığı müşteki beyanlarından, sanık beyanlarından açık olarak anlaşıldığı, olay anında aralarında bir tartışma ve kavga yaşanmadığı, hatta maktulün sanığın arabanın bagajı üzerine bıraktığı silahı tutarak maktule verdiği, olayda tek bir atışın olması, olay öncesinde maktulün meskun mahalde ateş etmek için silahı kurarak ağzına mermi vermesi, havaya ateş etmek istediği yerde insanların ve apartmanların olması dikkate alındığında,
Sanığın tüm olay irdelendiğinde meydana gelebilecek neticeyi öngördüğü, buna rağmen meydana gelebilecek zararları öngörerek olursa olsun diye kabullendiği, böylece sanık ...’ın “olası kastla öldürme” suçunu işlediği,
Sanık hakkında yerel mahkemece olası kastla öldürme suçundan ceza verildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince “istinaf başvurusun esastan reddine” kararı verildiği, olay olası kastla öldürme olduğundan cezanın ""Onanması"" gerekirken olayın doğrudan kast olduğunu belirterek kararın bozulmasını sağlayan sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim.