Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2019/1735
Karar No: 2020/3373
Karar Tarihi: 26.11.2020

Danıştay 13. Daire 2019/1735 Esas 2020/3373 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1735
Karar No : 2020/3373

DAVACI : … Petrol Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLLERİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde standartlara aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin 04/04/2012 tarih ve 3766-63 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu Kurul kararının hukuka aykırı olduğu, numunenin mevzuatta öngörülen sürede teslim edilmediği ileri sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI :
Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvarında analizi sonucu anılan ürünün teknik düzenlemelere uygun olmadığının tespit edilmesi üzerine verilen idarî para cezasında Kanun'a aykırılık bulunmadığı belirtilerek, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ :
Dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …'İN DÜŞÜNCESİ :
Dava; bayilik lisansı sahibi olan davacıya ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde standartlara aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin 04/04/2012 günlü, 3766-63 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 10/10/2013 günlü, E:2012/2423, K:2013/2564 sayılı kararıyla; teknik düzenlemelere uygun olmayan akaryakıt ikmal ettiği akredite laboratuvar analizi sonucu düzenlenen rapor ile saptanan davacı hakkında 5015 sayılı Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca ve anılan maddenin dördüncü fıkrası hükmü göz önünde bulundurularak idarî para cezası uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık konusu Kurul kararında mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davacı tarafın temyiz talebi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 20/02/2017 tarih ve E: 2014/1263, K:2017/709 sayılı kararı ile; bayilik lisansı sahibi olan davacıya ait akaryakıt istasyonundan, 5015 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca 26/09/2011 gününde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin, … Petrol Araştırma Merkezine teslim edildiği; yapılan analizi sonucu, araştırma oktan sayısı parametresi açısından standartlara aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiğinin anlaşıldığı, benzer bir uyuşmazlıkta, Danıştay Onüçüncü Dairesi'ne sunulan ... Petrol Araştırma Merkezi'nin 07/02/2011 günlü, 162 sayılı yazısında, benzinde oktan sayısının rafineri üretimi sırasında belirlenen bir özellik olduğu, benzinin kompozisyonu ve MTBE gibi katkı maddeleri ile istenen seviyede olmasının sağlandığı, oktan sayısı ile ilgili standartta belirtildiği üzere güneş ışığına maruz kalan ve uzun süre bekletilen numunelerde oktan sayısında değişme beklenebileceği, ulusal markeri olumlu çıkan bir yakıtın oktan sayısını kasıtlı olarak bayilerin değiştirmesinin mümkün olmadığı yönünde; … Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü'nün konuya ilişkin 26/06/2013 günlü yazısında ise, oktan sayısının artırılmasının piyasada bulunan bazı katkı maddeleri ile mümkün olduğu hâlde, bunun tersi bir durumla bugüne kadar karşılaşılmadığı yönünde görüş bildirildiği, bu durumda; akredite laboratuvarlar tarafından konuya ilişkin olarak verilen görüş yazıları göz önünde bulundurulduğunda, akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca "Araştırma Oktan Sayısı" parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olduğu ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin başka bir tespitin de bulunmaması karşısında, akaryakıtın "araştırma oktan sayısı" parametresi yönünden teknik düzenlemelere aykırı olmasından dolayı davacı şirkete yüklenebilecek bir sorumluluk bulunmadığından, davacı şirket hakkında uygulanan idarî para cezasında hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin Daire kararında ise hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle Daire kararının BOZULDUĞU anlaşılmaktadır.
2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin 1. fıkrasında da, Danıştay Dava Dairelerinin nihai kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği, 49. maddesinin 4. fıkrasında ise; Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50’nci madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı öngörülmüştür.
2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme ile; Danıştay Dava Dairelerine, ilk derecede bakılan davalarla ilgili Dava Daireleri Kurulunun bozma kararlarına karşı eski kararlarında ısrar edebilme yetkisi tanınmadığı açıktır.
Bu nedenle; davacıya ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde standartlara aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin 04/04/2012 günlü, 3766-63 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin 10/10/2013 tarih ve E:2012/2423, K:2013/2564 sayılı davanın reddi yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1263, K:2017/709 sayılı kararıyla bozulması ve idarenin karar düzeltme isteminin de İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 26/12/2018 tarih ve E:2017/2667, K:2018/5997 sayılı kararıyla reddedilmesi üzerine işin gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Bayilik lisansı sahibi olan davacıya ait akaryakıt istasyonundan, 5015 sayılı Kanun'un 14. maddesi uyarınca 26/09/2011 tarihinde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin …Petrol Araştırma Merkezine teslim edildiği, yapılan analizi sonucu, araştırma oktan sayısı parametresi açısından standartlara aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği, anılan işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 10/10/2013 tarih ve E:2012/2423, K:2013/2564 sayılı davanın reddi yolundaki kararına yönelik davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1263, K:2017/709 sayılı kararı ile;
"5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 1. maddesinin birinci fıkrasında, bu Kanunun amacının; yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumuna ilişkin piyasa faaliyetlerinin şeffaf, eşitlikçi ve istikrarlı biçimde sürdürülmesi için yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin düzenlenmesini sağlamak olduğu belirtilmiştir.
Anılan Kanunun "Lisans Sahiplerinin Temel Hak ve Yükümlülükleri" başlıklı 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanuna göre faaliyette bulunanların; piyasa faaliyetlerinde, Kurul'un belirleyeceği teknik düzenlemelere uygun akaryakıt sağlamakla yükümlü oldukları, 14. maddesinin dördüncü fıkrasında, Kurum'un piyasa faaliyetlerini kendi personeli ile veya kamu kurum ve kuruluşları ile özel denetim kuruluşlarından hizmet alımı yoluyla denetime tâbi tutacağı, Kurum'un, denetlemelerde kullanılmak üzere, Türkiye Akreditasyon Kurumu ile işbirliği yaparak akredite sabit ve gezici laboratuvarlar kurabileceği, kurulmasına kaynak aktarabileceği, denetlemede, ön araştırmada ve soruşturmada takip edilecek usul ve esasların çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği; 19. maddesinin 2. fıkrası (b) bendinin 3. alt bendinde; 4. madde hükümlerinin ihlâli halinde, sorumluları hakkında ikiyüzellibin Türk Lirası idarî para cezası uygulanacağı, aynı maddenin 4. fıkrasında, bayiler için yukarıda yer alan cezaların beşte birinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
Ayrıca Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 38. maddesinin (a) bendinde ise, bayilik lisansı sahiplerinin akaryakıtın kullanım amacının ve niteliğinin değiştirilmemesi ile yükümlü oldukları düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan, petrol piyasasına ilişkin faaliyetler kapsamındaki tesislerin ve piyasaya sunulan petrol ve madenî yağın teknik düzenlemelere ve standartlara uygunluğu ile ilgili usul ve esasların belirlenmesi amacıyla 10/09/2004 günlü, 25579 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmelik'in 5. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde, akaryakıtın teknik düzenlemelere uygun olmasının zorunlu olduğu, (b) bendinde, ürünlerin öncelik sırasıyla TS veya EN standartlarına veya bu standart da yoksa, TSE tarafından kabul gören diğer standartlara uygun olmasının esas olduğu belirtilmiş, aynı Yönetmeliğin 7. maddesinin (d) bendinde ise, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etmekle yükümlü oldukları ifade edilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; bayilik lisansı sahibi olan davacıya ait akaryakıt istasyonundan, 5015 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca 26/09/2011 gününde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin, … Petrol Araştırma Merkezine teslim edildiği; yapılan analizi sonucu, araştırma oktan sayısı parametresi açısından standartlara aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Benzer bir uyuşmazlıkta, Danıştay Onüçüncü Dairesi'ne sunulan … Petrol Araştırma Merkezi'nin 07/02/2011 günlü, 162 sayılı yazısında, benzinde oktan sayısının rafineri üretimi sırasında belirlenen bir özellik olduğu, benzinin kompozisyonu ve MTBE gibi katkı maddeleri ile istenen seviyede olmasının sağlandığı, oktan sayısı ile ilgili standartta belirtildiği üzere güneş ışığına maruz kalan ve uzun süre bekletilen numunelerde oktan sayısında değişme beklenebileceği, ulusal markeri olumlu çıkan bir yakıtın oktan sayısını kasıtlı olarak bayilerin değiştirmesinin mümkün olmadığı yönünde; … Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü'nün konuya ilişkin 26/06/2013 günlü yazısında ise, oktan sayısının artırılmasının piyasada bulunan bazı katkı maddeleri ile mümkün olduğu hâlde, bunun tersi bir durumla bugüne kadar karşılaşılmadığı yönünde görüş bildirildiği görülmektedir.
Bu durumda; akredite laboratuvarlar tarafından konuya ilişkin olarak verilen görüş yazıları göz önünde bulundurulduğunda, akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca "Araştırma Oktan Sayısı" parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olduğu ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin başka bir tespitin de bulunmaması karşısında, akaryakıtın "araştırma oktan sayısı" parametresi yönünden teknik düzenlemelere aykırı olmasından dolayı davacı şirkete yüklenebilecek bir sorumluluk bulunmadığından, davacı şirket hakkında uygulanan idarî para cezasında hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin Daire kararında ise hukuki isabet görülmemiştir." gerekçesiyle Dairemiz kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu'nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun'un 49/4 ve 50. maddelerinde Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların temyizen bozulması hâlinde ise Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanımayıp, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle, dava konusu Kurul kararının iptaline karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Dava konusu 04/04/2012 tarih ve 3766-63 sayılı Kurul kararının İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Davalı idare tarafından yapılan toplam …-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi