16. Hukuk Dairesi 2015/18533 E. , 2016/9388 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ... 05.06.2012 tarihli dilekçesi ile tapu kaydına dayanarak Çakırlı Mahallesi çalışma alanına ait olduğunu belirttiği 303 ada 5 parselin ve dava sırasında dosyaya sunulan 17.09.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu ettiğini belirttiği 104 ada 7 parselin, 24.10.2013 tarihinde harçlandırdığı dava dilekçesi ile de miras yolu ile gelen hakkı olduğunu ileri sürerek aynı çalışma alanına ait 104 ada 282, 287, 291, 292, 295, 297, 298, 300, 301, 302, 310, 312, 315, 316, 317, 323, 326, 328, 331, 340, 361, 362, 372, 378, 392 sayılı, 369 ada 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40 sayılı, 102 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 201, 207, 218, 222, 226, 246, 249, 287, 292, 307 sayılı parsellerin, tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki Tapu Müdürlüğünün 16.12.2013 ve 22.11.2013 havale tarihli yazılarına göre; dava konusu edilen 104 ada 282, 287, 291, 292, 295, 297, 298, 300, 301, 310, 312, 315, 316, 317, 323, 326, 328, 331, 340, 361, 362, 372, 378, 392 parseller, 369 ada 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40 parseller ile 102 ada 201, 207, 218, 222, 224, 226, 246, 249, 287, 292, 307 parsel sayılı taşınmazların bulunmadığı bildirildiğine göre bu parseller açısından "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bu parseller hakkındaki hükmün BOZULMASINA,
2- Dava konusu 102 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 parsel sayılı taşınmazlar dosya arasında bulunan tapu kayıtlarına göre dava dışı 3. kişiler adına tapuda kayıtlı bulunduğuna göre; bu parseller açısından davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, bu parseller hakkındaki hükmün BOZULMASINA,
3- 369 ada 12, 13, 14 , 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 104 ada 302 ve 303 ada 5 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece; dava konusu taşınmazların maliki evvelinin davalıların murisi ... Eşlik olduğu, muris ... vefat ettikten sonra zilliyetliğin 40 yılı aşkın süredir ... mirasçıları tarafından nizasız-fasılasız devam ettirildiği, davacının dava konusu taşınmazlarda bu zamana kadar herhangi bir zilliyetlik ve tasarrufunun bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmazların 102 ada 23 ve 104 ada 7, 8, 9 parsel sayılı kadastro parsellerinden imar uygulaması sonucu oluştuğu göz ardı edilmiş, kök parsellerin kadastro tespit tutanak ve dayanakları dosyasına getirtilmemiş; davacıya kendisinin kimden intikalen gelen hakka dayandığı sorulmamış, dava konusu edilen 104 ada 302 parsel sayılı taşınmazın gerçekte mevcut olup olmadığı belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle 104 ada 302 parsel sayılı bir taşınmaz olup olmadığı belirlenerek varsa taşınmaza ait kadastro tespit tutanak ve dayanakları ile dava konusu taşınmazların evveliyatı olan 102 ada 23 ve 104 ada 7, 8, 9 parsel sayılı taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları ve tespitlerine esas tapu kayıtları dosyasına getirtilmeli, bundan sonra davacıya dava konusu taşınmazların kimden intikal ettiği, kendisinin kimden gelen hakka dayandığı hususları sorulmalı, davacının miras hakkına dayanması halinde, murisi ile davalılar arasındaki ilişki tespit edilmeli, buna göre taraflar arasında miras ilişkisi olup olmadığı, böyle bir ilişki varsa çekişmeli taşınmazların taksime konu edilip edilmediği tespit edilmeli, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları ve fen bilirkişisisi huzuru ile yapılacak keşifte; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından ne kadar süre ile kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, çekişmeli taşınmazların tespite dayanak tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, taraflar arasında miras ilişkisi olup olmadığı varsa taksim edilip edilmediği kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi; davacı, ..., birleşen dosyada 303 ada 5 parsel sayılı taşınmaz hakkında tapu kaydına dayalı olarak dava açtığı halde mahkemece bu parsel yönünden bu konuda hiçbir araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
28.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.