
Esas No: 2019/1322
Karar No: 2020/3408
Karar Tarihi: 26.11.2020
Danıştay 13. Daire 2019/1322 Esas 2020/3408 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/1322
Karar No:2020/3408
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E: … , K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: "…" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 09/12/2013 tarihinde saat ...'da yayınlanan "…" isimli GSM operatörüne ait bir reklam filminde 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 9. maddesinin 6. fıkrasının (ç) bendinde yer alan "Çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar vermemek, deneyimsizliklerini veya saflıklarını istismar ederek, çocukları bir ürün veya hizmeti satın almaya veya kiralamaya doğrudan yönlendirmemek; çocukları reklamı yapılmakta olan ürün veya hizmetleri satın almak için ebeveynlerini veya başkalarını ikna etmeye doğrudan teşvik etmemek..." yayın ilkesinin ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 45. maddesinin 2. fıkrası gereğince uyarı yaptırımı uygulanmasına ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Kurul) 02/01/2014 tarih ve 112 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 17/04/2018 tarih ve E:2014/5329, K:2018/1442 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; "…" isimli GSM operatörüne ait bir reklamda 0-2 yaş arasında olduğu tahmin edilen bir bebeğin kullanıldığı, söz konusu reklam yayını ile çocukların saflıklarının istismar edildiği, onlar kullanılmak suretiyle ebeveynler üzerinde satın alma baskısı oluşturulmaya çalışıldığından bahisle uyarı yaptırımı uygulanmasına karar verildiği; … İdare Mahkemesi'nin E: … sayılı dosyasında aynı reklam yayınından dolayı aynı yayın ilkesinin ihlâl edilip edilmediğine ilişkin bilirkişi incelemesi yapıldığı, bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 13/04/2015 tarihli raporda özetle; her ne kadar ürün daha çok yetişkinlere yönelik gibi görünse de, reklamda sevimli, ilgi çekici bir bebeğin yer alması ve çizgi film gibi çocukların ilgisini çekebilecek bir unsurun bulunmasının, reklamın çocuklar üzerinde de etkili olabileceğini düşündürdüğü, reklamda geçen, küçük bir çocuğun telefon ve internet aracılığıyla bir çizgi filmi izlemesi durumu, o yaş grubundaki bir çocuk için önerilen, uygun bir etkinlik olmadığı, çizgi filmler; görüntü, kullanılan renkler, konusu vb. özellikleri bakımından çocuklar için ilgi çekici ve bazen öğretici olsalar da, telefon gibi her an ulaşabilecekleri bir kaynak vasıtasıyla çizgi filmlerin çocuklara her fırsatta sunulmasının, o yaş grubundaki çocuklar için öncelikli bir ihtiyaç olmadığı, reklamın çocuklara hitap eden bir yönünün de olduğu ve çocukları ilgili ürünü almaya teşvik edebileceği ya da ebeveynlerini bu konuda ikna etmeye çalışmalarını sağlayabileceği, çocuklara çok doğal durumlar olarak sunulan bu tür uyaranların çocukların iç dünyalarındaki algıları değişmesi zor bir şekilde etkileyebileceği, bu nedenle, çocukların fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından potansiyel olarak zararlı bir ürünün çocuklara ya da çocukla daha kolay baş edileceği mesajı ile ebeveynlere pazarlandığı bir durumun söz konusu olduğu tespitlerine yer verildiği, bu durumda, "…" isimli GSM operatörüne ait reklam filminin 6112 sayılı Kanunun 9. maddesinin 6. fıkrasının (ç) bendinde yer alan yayın ikesini ihlâl ettiği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, reklam filminde tanıtımı yapılan ürünün hedef kitlesinin bebekler olmadığı, yetişkinler olduğu, reklamda çocukları ürünü satın almak için ebeveynlerini veya başkalarını ikna etmeye doğrudan teşvik etme mesajı bulunmadığı, davalı idarenin kararının gerekçesinde yer alan ifadelerle adeta reklam filminde çocukların ve bebeklerin gösterilmesinin yasaklandığı, reklamda bebeğin memnuniyetinin ve kahkaha ile gülmesinin reklama ilgiyi çekmek için tali bir unsur olduğu, bunun istismar olarak nitelendirilmemesi gerektiği, bunun istismar olarak kabulü hâlinde görsellerinde çocukların yer aldığı birçok reklamın da yaptırıma tâbi tutulmasının gerekeceği, Kurul kararına katılmayan üyelerin muhalefet şerhlerinde de aynı hususa dikkat çektikleri, dava konusu Kurul kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, yetişkinlere yönelik ürünlerin reklamlarının önemli bir kısmında çocuk görüntüsüne yer verilmek suretiyle çocuğun saflığından ve yetişkinlerin çocuklara yönelik hassasiyetlerinden faydalanılarak hedef tüketici kitlesi üzerinde duygusal baskı oluşturulduğu ve ürünün satın alınmasının bebek masumiyetinin istismar edilmesi aracılığıyla doğrudan teşvik edildiği, reklamda uzmanlar tarafından yapılan televizyon ve diğer iletişim araçlarının bebek bakıcısı gibi kullanılmamasına ilişkin uyarıların hiçe sayıldığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E: … , K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.