Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5358
Karar No: 2017/11666
Karar Tarihi: 14.12.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/5358 Esas 2017/11666 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/5358 E.  ,  2017/11666 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl dosyada davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Asıl dosyada davacı vekili, davalılardan ..."a ait olan, diğer davalı ..."ın kullanmış olduğu ... plaka sayılı aracın müvekkilinin sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı araca çarpması ile meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin 17 gün hastanede yattığını, hayati tehlike yaşadığını ve kırıklar nedeniyle 2 kere ameliyat olmak zorunda kaldığını, ancak hala iyileşemediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL maddi ve 7.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini yükseltmiştir.
    Davalılar ... ile ... vekili, davacının ışıkları yanmayan araç ile hızlı şekilde seyri sırasında kavşakta kazanın meydana geldiğini, olayda davacının kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/469 Esas sayılı dosyası ile davacılar ... ve ... tarafından davalı ..., ... ve ... Sigorta A.Ş aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açılmıştır.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, 63.971,73 TL maddi tazminatın ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, birleşen davanın kısmen kabulü ile, 612,60 TL araç hasarı ile 23,58 TL tedavi giderinden oluşan maddi tazminatın ve 500,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, asıl dosyada davalılar ... ile Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl dosya davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-)Dava, trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    818 sayılı BK.nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararın tazmini istemi ile açacağı davaların, zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunduğu belirtilmiştir.
    Buna karşılık, 2918 sayılı KTK.nun 109/1. maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." hükmüne, yine aynı kanunun 109/2 maddesinde ise, "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir." hükmüne yer verilmiştir.
    2918 sayılı Kanunun anılan madde hükmünde, gözden kaçırılmaması gereken husus, ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesinin, sadece eylemin Ceza Kanununa göre suç sayılması koşuluna bağlanmış bulunmasıdır. Bu düzenlemenin iki ayrı sonucu bulunmaktadır. Söz konusu yasa hükmü, ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için sadece eylemin aynı zamanda bir suç oluşturmasını yeterli görmekte; bunun dışında, fail hakkında mahkumiyet kararıyla sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı, hatta böyle bir ceza davasının açılması ya da zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunmuş olması koşulu aranmamaktadır. Dahası, söz
    konusu hükümde, ceza zamanaşımının uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlulular (örneğin işleten) arasında bir ayrım da yapılmamış, böylece kuralın bunların tümü için geçerli olduğu, hepsi için aynı zamanaşımı süresinin uygulanacağı öngörülmüştür. (HGK"nın 10.10.2001 gün 2001/19-652-705 ve HGK"nın 16.04.2008 gün, 2008/4-326-325 sayılı kararları ile uzamış ceza zamanaşımı benimsenmiştir.
    Açıklanan ilkeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; kaza 01.12.2004 tarihinde gerçekleşmiş, davacı vekilince ıslah talebi 30.10.2012 tarihinde yapılmış, aynı tarihte ıslah harcı yatırılmış, davalılar ... ve ... tarafından ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunulmuştur. Davaya konu trafik kazası sonucunda davacının da içinde bulunduğu birden fazla kişi yaralanmış, davacı malul olacak derecede yaralanmış olup, eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 765 Sayılı TCK"nun 459/2 maddesi delaletiyle 102/4 maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi 5 yıldır. Buna göre davada, kaza tarihiyle ıslah tarihi arasında uzamış ceza zamanaşımı süresi de dolmuştur. Hal böyle iken, mahkemece ıslahla artırılan kısım yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece hükme esas alınan aktüer raporunda hesaplanan 63.971,73 TL üzerinden ıslah edilen davanın yazılı şekilde kabulüne dair hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dosyada davalılar ... ile ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dosyada davalılar ... ile ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile asıl dava için verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl dosyada davalılar ... ile ... geri verilmesine, 14/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi