Abaküs Yazılım
7. Daire
Esas No: 2019/3192
Karar No: 2020/4951
Karar Tarihi: 26.11.2020

Danıştay 7. Daire 2019/3192 Esas 2020/4951 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3192
Karar No : 2020/4951

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Madeni Yağ Tekstil Kimyasalları Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: 2012 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin özel tüketim vergilerinin tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen 81 sayılı ödeme emirinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Bozma kararına uymak suretiyle, davaya konu 2012 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin özel tüketim vergilerinin tahsili amacıyla 2012 yılında 62 sayılı ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği, 2013 yılında düzenlenen vergi inceleme raporunda, ilgili dönemler için tahsilata geçildiği ayrıca, tarh edilecek bir tutarın söz konusu olmadığı hususu ifade edilmesine karşın, davalı idarece söz konusu dönemlere ilişkin mükerrer olarak düzenlenen davaya konu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 2012 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin özel tüketim vergilerinin tahsili amacıyla tebliğ edilen 62 sayılı ödeme emrinin … Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla iptal edildiği, davaya konu … tarih ve … sayılı ödeme emrinin, vergi inceleme raporu uyarınca değil de anılan mahkeme kararı üzerine düzenlendiği, dolayısıyla mükerrerlikten söz edilemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ :Özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla 2012 yılında düzenlenen 62 nolu ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, iptale yönelik verilen Mahkeme kararının kesinleştiği, iptal kararı üzerine davaya konu … tarih ve … nolu ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği anlaşıldığından, ödeme emriyle istenilebilecek bir kamu alacağının bulunup bulunmadığı yönünde Mahkemece yeniden yapılacak bir incelemeyle karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan emtiaya ilişkin teminat verilmediğinden bahisle 2012 yılının Eylül ve Ekim dönemlerine ilişkin özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla 2012 yılında düzenlenen 62 nolu ödeme emrinin mahkeme kararı ile iptal edilmesi üzerine, işbu davaya konu … tarih ve …nolu ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinin 1. fıkrasında bu Kanun'a ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların, (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılmak üzere ithalatçılar ve imalatçılar tarafından tesliminde tarh ve tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kısmının, teminat alınmak suretiyle tecil olunacağı, söz konusu malların tecil tarihini takip eden aybaşından itibaren oniki ay içinde (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılması halinde tecil olunan verginin terkin edileceği, bu hükümlere uyulmaması halinde, bu malların tecil-terkin işlemi dışındaki amaçlarla tesliminde tarh edilmesi gereken vergi tutarından, daha önce tahsil edilen verginin mahsubundan sonra kalan tutarın, vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 51. maddesinde belirlenen gecikme zammı ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un "Cebren tahsil ve şekilleri" başlıklı 54. maddesinde, ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının, tahsil dairesince cebren tahsil olunacağı; 55. maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 37. maddesinde, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödendiği ya da zamanaşımına uğradığı iddialarıyla, tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde dava açabileceği hüküm altına alınmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 3. fıkrasında, vergi mahkemesi kararının, Danıştay tarafından, maddede belirlenen nedenlerden bozulması halinde, dosyanın Danıştayca kararı veren mahkemeye gönderileceği; mahkemenin dosyayı diğer öncelikli işlere nazaran daha öncelikle inceleyeceği ve varsa gerekli tahkik işlemlerini tamamlayarak yeniden karar vereceği; 4. fıkrasında ise, mahkemenin bozmaya uymayarak eski kararında ısrar edebileceği hükme bağlanmıştır.
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun anılan maddesine göre; kararı, Danıştayın ilgili dava dairesince bozulan ilk derece idari yargı yerinin, bozma kararına uyarak gereğini yerine getirmekten ya da ilk kararında ısrar etmekten başka bir seçeneği bulunmamaktadır. İdari Mahkemelerin Danıştay Dairelerince verilen bozma kararına uyması sonucunda, Mahkemelerin, bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine kararda belirtilen hukuki esaslar doğrultusunda hüküm kurması gerekir. Mahkemenin bozma kararına uyması halinde, lehine bozulan taraf açısından usulî kazanılmış hak oluşur. Mahkemece, bozma kararına uyularak verilen kararda, başka bir hukuka aykırılık sebebi bulunsa dahi, bu husus artık bir bozma sebebi oluşturmaz. Ancak, uygulamada; kararda, maddi bir hatanın bulunması, yasada geçmişe etkili bir değişiklik yapılması, o konuda sonradan bir içtihadı birleştirme kararı alınması ve kamu düzenini ilgilendiren bir usul kuralı dikkate alınmadan karar verilmiş olması hallerinde ise, usulî kazanılmış haktan söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Mahkemece, bozma kararı uyarınca yeniden karar verilmekle birlikte, davaya konu ödeme emrinin mükerrer düzenlendiği gerekçesiyle Dairemizce bozma kararı verilmiş ise de, dava dosyasının incelenmesinden davaya konu ödeme emrinin mükerrer olmadığı anlaşıldığından, maddi hataya dayalı olayda salt, bozma kararına uyulmuş olmasından hareketle usulî kazanılmış hakkın varlığından söz edilemeyeceği açıktır.
Öte yandan, dosya ve UYAP kayıtlarının incelenmesinden; 2012 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan emtiaya ilişkin olarak teminat verilmediğinden bahisle özel tüketim vergisinin tahsili amacıyla anılan dönem için … tarih ve … nolu ödeme emri düzenlendiği, … Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararıyla iptaline karar verildiği, anılan Mahkeme kararının, Dairemizin, 05/12/2017 tarih ve E:2016/1385, K:2017/6270 sayılı kararıyla onandığı görülmekle birlikte, ödeme emrinin mahkeme kararı ile iptal edilmesi üzerine, … tarihli vergi tekniği raporu ve vergi inceleme raporları uyarınca işbu davaya konu … tarih ve … nolu ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği anlaşıldığından, olayda, tecil şartlarının oluşup oluşmadığı, davacıdan teminat istenilmesinin gerekip gerekmediği hususlarının değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuca göre yeniden karar verilmesi gerektiğinden temyize konu mahkeme kararında isabet bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X-KARŞI OY:
Dosyanın, Dairemizin E:2020/364 sayılı dosyasıyla birlikte incelenmesinden, davacı tarafından, 24/05/2012 ve 19/06/2012 tarihlerinde davalı idareye yapılan başvurular ile, 2012 yılının çeşitli dönemlerinde alacak hakkı doğuran işlemlerinin olduğu belirtilerek, katma değer vergisi borçları için mahsup talebinde, özel tüketim vergisi borçları için ise terkin isteminde bulunulduğu; idarece, söz konusu başvurulara cevap verilmeksizin, aynı yılın Şubat ila Nisan dönemlerine ilişkin özel tüketim vergisi borçlarının tahsili amacıyla … tarih ve … sayılı ve ödeme emri düzenlenerek davacıya tebliğ edildiği, davacı tarafından, önceki başvurulardan bahsedilmesi suretiyle, 17/10/2012 ve 18/10/2012 tarihlerinde davalı idareye verilen dilekçelerle; aynı taleplerin yinelendiği, davalı idarece, özel tüketim vergisinin tecil edilmesine dair koşullardan teminat verme yükümlülüğü yerine getirilmediğinden, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 8'inci maddesinin 1'inci fıkrasında öngörülen uygulamadan yararlandırılmasının mümkün bulunmadığı ifade edilerek, 2012 yılının Şubat ila Ekim dönemlerine ilişkin özel tüketim vergilerinin ödenmesi gerektiğini bildiren … tarih ve … sayılı işlemin, 19.11.2012 tarihinde tebliği üzerine, 17.12.2012 tarihinde … Vergi Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında iptali istemiyle dava açıldığı; söz konusu dosyada dava devam ederken 2012 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin özel tüketim vergilerinin tahsili amacıyla önce … tarih ve … sayılı ödeme emri düzenlenerek 19.11.2012 tarihinde tebliğ edildiği, söz konusu ödeme emrinin mahkeme kararıyla iptal edilmesi üzerine de … tarih ve … sayılı işbu davaya konu edilen ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Olayda, davacı tarafından, 2012 yılının Şubat ila Ekim dönemlerine ilişkin, tecil aşamasında teminat verilmediğinden bahisle tahakkuk eden özel tüketim vergilerinin ödenmesi gerektiğini bildiren … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılan dava devam ederken, aynı nedene dayanılarak düzenlenen ve tebliği üzerine açılan davada, uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle hukuka uygun görülmeyerek yargı kararıyla iptal edilen ödeme emrinden sonra, anılan kararın gereği yerine getirilmeden, aynı dönemlere ilişkin vergilerin tahsili amacıyla yeniden ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, mahkeme kararına yönelik temyiz isteminin reddi gerektiği oyu ile, Dairemiz kararına katılmıyoruz.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi