15. Ceza Dairesi 2017/34922 E. , 2018/2547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık ... Süleymanoğlu hakkında; mükerrer davanın reddi,
Sanıklar... ve ... haklarında; TCK"nın 158/1-e-son, 62, 52/2, 53 maddeleri gereğince ayrı ayrı (6 şar kez) mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıklar ... ile..."nin mahkumiyetlerine, sanık ... hakkındaki davanın mükerrer olması nedeniyle reddine ilişkin hükümler, katılan vekili ile sanıklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
.... ilçesi ...."lı köyünde yaşayan sanıkların Doğrudan Gelir desteği almak amacıyla 2003-2008 yılları arasında yaptıkları müracaatların incelenmesinde, sanık ..."nin müşterek malik olduğu taşınmazları tapusuz gibi gösterip beyanda bulunmak ve aslında kendilerine ait olmayan.... köyü ....mezrasındaki arazileri beyan etmek suretiyle doğrudan gelir desteği aldığı, sanık ..."nün müşterek malik olduğu taşınmazlar için diğer ortaklardan muvafakatname almadan sahte olarak düzenlendiği belgeler ile doğrudan gelir desteği aldığı ve sanık ..."ın köy muhtarı olarak bu suçlara iştirak ettiğinin iddia edildiği olayda, sanık beyanları, tapu kayıtları, ilçe tarım müdürlüğü kayıtları ve mahallinde yapılan keşifler sonucu düzenlenen raporlar ile atılı suçları işlediklerinin mahkemece kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
1- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında aynı eylemle ilgili olarak Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/90 Esas sayılı dosyası üzerinden yargılama yapılıp karar verildiğinin anlaşılması nedeniyle, mahkemece mükerrer olan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Sanıklar... ile .....haklarındaki 2003 ve 2004 yıllarında işlendiği iddia edilen suçlara ilişkin kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen nitelikli dolandırıcılık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nın 504/3, 102/4 ve 104/2 maddeleri gereğince 7 yıl 6 aydan ibaret dava zamanaşımının 01/01/2004 olan suç tarihinden itibaren işlemeye başladığı ve hüküm tarihinden önce dolduğu anlaşılmakla kamu davalarının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde olduğundan 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinde verilen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının CMK"nın 223/8. addesi uyarınca "dava zamanaşımı" nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
3- Sanıklar... ile .....haklarındaki 2005-2008 yılları arasında işlendiği iddia edilen suçlara ilişkin kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların her yıl yenilen suç işleme kararı ile hareket edip 2005, 2006, 2007 ve 2008 yıllarında doğrudan gelir desteği almak suretiyle atılı suçu işlediklerinin anlaşılması karşısında, her bir yıl için ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden sanıklar hakkında TCK"nın 43 maddesinin uygulanması gerektiğinden bahisle bozma isteyen tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;sanıkların suç işlemediklerine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, mahkumiyet kararı verilmesi halinde kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasına "katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3000 TL vekalet ücretinin mahkum olan sanıklar... ile ..."den alınarak katılana verilmesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.