Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3378
Karar No: 2021/527
Karar Tarihi: 27.01.2021

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/3378 Esas 2021/527 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalıların kefil olarak imzaladığı genel kredi sözleşmelerinden kaynaklı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebiyle açılan davada, davalılar kefil oldukları iddiasını reddetmişlerdir. Mahkeme, kefillerin imzasının bulunduğu bölümdeki kefalet limitinin sonradan banka tarafından doldurulduğu ve bu nedenle kefaletin geçerlik şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı bankanın yaptığı takipte davalıların kötü niyetli sayılamayacağı gerekçesiyle kötü niyet tazminatı talebi de reddedilmiştir. Tüm temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır.
Kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) madde 421, İcra ve İflas Kanunu (İİK) madde 54.
11. Hukuk Dairesi         2020/3378 E.  ,  2021/527 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 02.11.2018 tarih ve 2016/1456-2018/1219 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından duruşmalı, davalılar vekilleri tarafından duruşmasız olarak istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 26.01.2021 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı ... arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerini davalıların kefil olarak imzalandığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlattığı icra takibinin davalıların itirazları sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., icra takibine dayanak yapılan 07.05.2006 tarihli 650.000,00 TL limitli sözleşmede kefil olarak yer almadığını, 2005 yılı sonunda asıl borçluya kefil olduğunu, kullanılan 20.000,00 TL"lik kredi borcunun kapatıldığını, imzaladığı sözleşmede tarih ve miktar kısımları boş bırakılarak sonradan iradesine aykırı şekilde 650.000,00 TL doldurularak aleyhine takibe başlatıldığını, oysa böyle bir sözleşme imzalamadığını ve borçtan sorumlu bulunmadığını savunarak davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, takibe konu edilen iki adet sözleşmenin boş şekilde davalıya imzalatıldığını, sözleşme tarihinin pazar gününe denk geldiğini, sonradan kötüniyetli şekilde sözleşmelerin bankaca doldurularak takibe dayanak yapıldığını, 14640 sayılı sözleşmenin limit artırım sayfasınında boş olarak imzalatıldığını, davalının kefaletinin geçerli olmadığını savunarak davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamaya göre, davacı banka görevlisi hakkında dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlamasıyla İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan kamu davası sonunda dolandırıcılık suçundan beraat, özel belgede sahtecilik suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, davaya konu edilen sözleşmelerden 07.05.2006 tarihli 650.000,00 TL limitli sözleşmede kefillerin imzalarının bulunduğu bölümdeki kefalet limitinin boş bulunduğu ve bilahare banka tarafından 650.000,00 TL şeklinde doldurulduğunun yargı kararları ile sabit olduğu, böylece her iki davalı kefil yönünden kefaletin geçerlik şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine, davaya konu kredi sözleşmesinde davalıların kefaletleri geçersiz olsa da dava dışı asıl borçlunun kullanmış olduğu kredilerde kefilliklerinin bulunması nedeniyle davacı bankanın yaptığı takipte kötü niyetli sayılamayacağı gerekçesiyle davalıların kötü niyet tazminatı isteğinin de reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 27.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi