17. Hukuk Dairesi 2016/11894 E. , 2017/5339 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... ve Generali Sigorta vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; 10/09/2014 tarihinde .... Köprüsünde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında davalı ..."ün sevk ve idaresindeki malikinin .... Operasyonel Taşıt Kiralama ve Turizm A.Ş. kiralama şirketine ait .... plakalı araç ile davacının maliki olduğu ve olay günü eşi ...."ın sevk ve idaresinde bulunan .... plakalı araca arkadan çarptığını, davacının kullandığı araçta ağır maddi hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, davalının asli kusurlu olarak belirlendiğini, ....plakalı aracın maliki tarafından ...."ye zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırıldığını, bu nedenle ...."nin de sorumlu olduğunu, ..... plakalı aracın davacı tarafından 24/03/2014 tarihinde ...."ye kasko yaptırıldığını, kaza sonucunda aracın perte çıkartıldığını, pert kaydı ile birlikte davacı tarafından .... araç bedelinin ödenmesinin talep edildiğini, sigorta poliçesinde sigorta bedeli araç hasar tarihi itibarıyla rayiç değeri olarak belirlendiğini, ancak rayiç bedelin .... tarafından hatalı şekilde 50.000 TL olarak belirlendiğini, bu aracın gerçek rayiç değerinin çok altında kaldığını, davacının fazlaya ilişkin hakları kalmak ihtirazi kaydıyla 50.000 TL"yi kabul ettiğini, tüm bu nedenlerle sigorta şirketleri açısından poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak gerçek zararın belirlendiğinde yükseltmek kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 19.01.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 12.000,00 TL olarak artırmıştır.
Davalı .... vekili cevap dilekçesinde; davalı ... şirketinin tacir olduğunu, bu nedenle ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerektiğini, ayrıca görevli ve yetkili .... Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, dava dilekçesinde sözü edilen ....plakalı aracın davalı müvekkili nezdinde Karayolları Zorunlu Mali Mali Mesuliyet poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı müvekkilinin sorumluluğunun kaza tarihi itibarıyla belirlenen teminatlara ve sigortalısının kusuru oranı ile sınırlı olduğunu, dava dilekçesinde bahsi geçen kaza ile ilgili olarak davalı şirkete dava öncesinde hiçbir başvuru yapılmadığını, davalı şirketin kazadan işbu davaya ait dava dilekçesinin tebliği ile haberdar olduğunu, bu anlamda davalının temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, ayrıca dava açılmasına da sebebiyet verilmediğini belirterek açıklanan nedenlerle, haksız davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
... vekili cevap dilekçesinde; davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğini, ayrıca davacı ..."ın maliki bulunduğu 64 NP 827 plakalı araca ...."den 24/03/2014- 24/03/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere prestij kasko ekstra sigortası poliçesi kapsamında kasko sigortası yapıldığını, meydana gelen kaza sonucunda poliçede belirtilen risk gerçekleşmiş olduğundan davacı tarafa poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere aracın rayiç değerine göre hesaplanan toplamda 50.000 TL davacıya ait olan ....Bankası nezdindeki hesabına ödendiğini, bu tutarın ödendiğine ilişkin uyuşmazlık bulunmadığını pert total rayiç bedelin mutabakatname, taahhütname ve ibranamede de belirtildiği üzere davacı tarafın yapılan ödemeyi ihtirazi kayıt koymak sureti ile kabul ettiğini, sözleşmenin 7/11 sayfasında sigorta şirketi aracı hasar tarihi itibarıyla rayiç değerine kadar teminat altına aldığını, rayiç bedelin de eksper tarafından belirlendiğini, Türkiye Sigortalar Birliğince her ay güncellenen kasko değer listesine göre 2009 model Audi marka A3 Sportback 1.4 TFSİ (125) tipli aracın eylül ayı değerinin 47.268,00 TL olduğunu, eksper tarafından düzenlenen rapor ile aracın rayiç değerinin 50.000 TL, araçtaki hasar miktarının ise 1.542,53 olarak belirlendiğini ve 50.000 TL"nin davacıya ödendiğini belirterek sonuç olarak davaya ticaret mahkemesi sıfatı ile bakılmasını, yapılacak yargılama sonunda davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, bilirkişi Murat Sevinç tarafından hazırlanan 18/01/2016 havale tarihli raporu açık ayrıntılı ve dosya içeriği ile uyumlu olması nedeniyle hükme esas alınmış ve bu rapora göre sigortalı aracın gerçek piyasa değerinin kaza tarihi olan 10/09/2014 tarihinde 62.000 TL"sı olacağının bildirilmesi karşısında gerçek rayiç bedelin bu bedel olarak kabul edilerek, davalı ... tarafından davacıya ödenen 50.000,00TL aracın rayiç değeri mahsup edilerek, davalı ... şirketinin belirlediği değer ile bilirkişi tarafından belirlenen gerçek rayiç bedel farkı olan 12.000 TL bedel üzerinden davacının davasının ıslah etmiş olması hususu da göz önüne alınarak bu bedel üzerinden davanın kabulü ile, 12.000 TL maddi tazminat alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine dair karar verilmiş; hüküm, davalı ... ile Generali Sigorta vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen hasardan dolayı tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
6100 Sayılı HMK 266 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir. Sonucu açık ve belli durumlar ayrık olmak üzere, trafik kazalarında hasarın tespiti de uzman bilirkişi aracılığıyla yapılmalıdır.
Somut olayda, dava, çift taraflı trafik kazası nedeni ile davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece dosyada mevcut bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamı gereği, uzmanlık isteyen bir konuda HMK 266.maddesi gereğince, davaya konu hasar nedeni ile konusunda uzman makine mühendisi bilirkişi ya da bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile tazminat bedelinin hesaplanarak karar verilmesi gerekirken Hukukçu Bilirkişiden alınan rapor ile ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu durumda mahkemece, ....Fen Heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek konusunda uzman (makine mühendisi)bilirkişi yada bilirkişi kurulundan dava konusu kaza nedeniyle davacının zararının tespiti hususunda gerekçeli, denetime elverişli, dosya kapsamına uygun bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, zararın belirlenmesi konusunda hasar miktarını belirlemede uzman olmayan hukukçu bilirkişinin raporuna göre hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmdığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ile ..."ne geri verilmesine 10/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.