Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14348
Karar No: 2015/1175
Karar Tarihi: 03.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/14348 Esas 2015/1175 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/14348 E.  ,  2015/1175 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/06/2010 tarih ve 2006/79-2010/272 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalılar ..., ... ve ... tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 13.02.2004 tarihinde şirkete TMSF tarafından el konulduğunu, o tarihte kasada hesaben bulunması gereken tutarın fiilen mevcut olmadığını, oluşan zarardan davalı yönetim kurulu üyeleri, denetçi, finans koordinatörü, finansman müdürü, muhasebe direktörü, muhasebe müdürü ve muhasebe müdür yardımcısının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 13.011,31 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, sonradan ıslah dilekçesiyle talebini yükseltmiştir.
    Davalılar davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, şirkete el konulduğu tarihte 13.011,31 TL kasa açığının bulunduğu, ancak kasada bu miktarın fiilen olmadığı, yapılan usulsüzlüklerden dolayı yönetim kurulu üyeleri ve denetçinin sorumlu bulunduğu, diğer davalıların şirketteki görevleri dikkate alındığında kasa açığının kendilerinden tahsilinin istenemeyeceği, davadan önce temerrütün söz konusu olmadığı gerekçesiyle, davalı ..., ..., ..., ... ve ... yönünden dava dilekçesindeki miktar itibariyle davanın kabulüne, 13.011,31 TL"nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline, ıslah miktarı yerinde görülmediğinden reddine, diğer davalılar hakkındaki dava sabit olmadığından reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili, davalılar ..., ... ve ... temyiz etmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ..., ..., ..."ün tüm, davacı vekilinin aşağıdaki (2), (3) nolu bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, şirketin eski yöneticileri ve denetçisinin şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla açılmış tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bilirkişilerin kasa açığına ilişkin olarak tutanak tarihinden dava tarihine kadar faiz hesabı yaptığı, davalıların davadan önce temerrüte düşürülmediği, bu nedenle ıslah dilekçesiyle talep edilen faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl alacak miktarına dava tarihinden itibaren faiz uygulanmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa, davacının alacak talebinin temeli davalıların haksız eylemleri olduğundan, davalıların temerrütü için ihtar gerekmez. Faizin haksız eylem tarihi olan kasa açığının tespit edildiği 13.02.2004 tarihinden itibaren başlatılması gerekir.
    Bu itibarla, mahkemece davacının kasa açığının tespit edildiği 13.02.2004 tarihinden itibaren faiz talep edeceği kabul edilerek, ıslah dilekçesi de bu kapsamda değerlendirilerek, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    3- Öte yandan, 5411 sayılı Kanun"un 133/son maddesi, bu madde kapsamında açılan veya açılacak davalar ile kanuni halef sıfatıyla takip edilen davalarda, lehine hükmedilen taraf için vekalet ücretinin maktu olarak belirleneceği hükmünü haiz olup, mahkemece hakkında ret kararı verilen bir kısım davalılar yönünden maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nispi vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ..., ..., ..."ün tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün anılan taraf yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 695,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılar ..., ..., ..."den alınmasına, 03.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi