8. Hukuk Dairesi 2013/2975 E. , 2014/6569 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak
... ile Hazine ve.... Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak davasının kısmen reddine ve kısmen kabulüne dair.... Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 08.03.2012 gün ve 209/99 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı Köy Tüzel Kişiliği vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili;... Köyü"nün, yaşanan afetten sonra eski köy yerleşim yerinden boşaltılarak, şu an bulunduğu ve tapuda....Köyü olarak kayıtlı olan yeni yerleşim yerine yerleştirildiğini,... Köyü yeni yerleşim yeri, tapuya kayıtlı olmayan Hazine"nin hüküm ve tasarrufu altında olan .... Mevkii olarak bilinen yer üzerine kurulduğunu, tapuya kayıtlı olmayan bu taşınmazların... Toprak İskan Müdürlüğü"nün imar çalışması sonucunda parsellere ayrılarak ve yaklaşık 40 yıl önce 20.02.1979 tarihinde çekilen kura sonucu köy halkına verildiğini,vekil edeninin babası dava dışı........"ın, bu arsalardan kurada...."e çıkan tahminen 400 m2"lik köy yeni yerleşim bölgesi haritasında 211 parsel numarası ile kayıtlı bulunan arsayı adi yazılı sözleşme ile, 20.02.1979 tarihli kura çekimi sonucu... Köyü yeni yerleşim yeri haritasında 212-117 parsel sayılı yaklaşık 700 m2"lik arsayı, köye elektrik ve su getirme işi için gelir sağlamak amacıyla açık artırma sonucu 140 bin lira bedelle Köy Tüzel Kişiliği"nden satın aldığını, sonrasında satın aldığı bu iki arsayı 01.12.1984 tarihli adi yazılı sözleşme ile vekil edinine satıp zilyetliklerini teslim ettiğini, tapuya kayıtlı ve köy yerleşim yeri içinde bulunduğundan, Köy tüzel kişiliğinin tasarrufu altında ve köy malı olduğu varsayıldığından, köy halkı bu satışları hukuken geçerli olarak kabul ederek aldıkları arsalar üzerine ev, ahır, samanlık gibi yapılar yaptıklarını, dava konusu olan bu iki parsel ile toplam 63 parselin davalı .... Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından 02.03.2011 tarihinde ve 13.04.2011 tarihinde açık arttırma ile satışa çıkarıldığını, yapılan itirazlar üzerine arsalar üzerinde yapıların bulunması nedeniyle ihalelerin iptal edildiğini açıklayarak, dava konusu 611 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesini, aksi takdirde taşınmazların dava tarihindeki değerlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği vekilleri ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, koşulları oluşmadığından tapu iptal ve tescil isteğinin reddine; alacak isteği bakımından; davalı Hazine"nin davada pasif taraf sıfatı bulunmadığından, anılan davalı yönünden alacak isteğinin reddine; Köy Tüzel Kişiliği yönünden ise, bilirkişilerin 13.12.2011 tarihli raporu ile dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle değerlerinin 84.928,41 TL olarak belirlendiği, bu miktardan talep ile bağlı kalınarak istenilen miktar ile sınırlı olarak alacağa hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, 33.060 TL"nin davalı Köy Tüzel Kişiliği"nden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili ve davalı Köy Tüzel Kişiliği vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava konusu 611 ada 4 ve 5 sayılı parsellerin ilk geldisi olan 1468 parsel sayılı taşınmaz tapulama çalışmaları sırasında Hazine adına tespit edilmiş, dava dışı....."in taşınmazın 1954 tarihli tapu kaydının kapsamında kaldığı iddiasıyla .... Asliye Hukuk Mahkemesi"de açtığı davanın kabulüyle ve hükmün 1978 yılında kesinleşmesiyle,.... adına tapuya tescil edilmiştir. Sonrasında, 1468 parsel sayılı taşınmaz kamulaştırma yoluya Hazine adına tescil edilmiş ve ifraz yoluyla 2142 ve 2143 sayılı parsellere ayrılmıştır. 2142 sayılı parselin de ifraz edilmesiyle dava konusu 611 ada 4 ve 5 sayılı parseller oluşmuştur. Dava konusu her iki parselde halen davalı Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Tapulu taşınmazların haricen satışı TMK’nun 706, 6098 sayılı BK"nun 237 (eski BK. m.213), 2644 sayılı TK’nun 26, Noterlik Kanunu"nun 60 ve 89. maddeleri karşısında hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz. Kaldı ki, davacının dayandığı sözleşmede ve sözleşmelerin bayii niteliğindeki sözleşmelerde dava konusu taşınmazların sözleşme tarihindeki maliki de taraf değildir. Bu kapsamda, davacı yanın, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve tescil isteklerinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile, hükmün tapu iptali ve tescil isteğinin reddine ilişkin bölümünün ONANMASINA,
Davalı ... Tüzel Kişiliği vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı dava konusu taşınmazları, dava dışı babası ...."dan 01.12.1984 tarihli adi yazılı sözleşme ile satın almıştır. Bu sözleşmede, davalı Köy Tüzel Kişiliği taraf değildir. Kural olarak, harici satım sözleşmesi kapsamında, bir kimse taşınmazın rayiç değerini değil, sözleşme bedelinin denkleştirici adalet ilkesi kuralına göre dava tarihine uyarlanan karşılığını isteyebilir. Bu bedeli, ancak sözleşmede taşınmazı kendisine satan kimseden (vefat etmiş ise mirasçılarından) talep edebilir. Taşınmaz hakkında, birden fazla birbirinin bayii niteliğinde harici satış sözleşmesi bulunduğu taktirde, her alıcı ancak bu bedeli taşınmazı kendisine satan kimseden isteyebilir. Bu kapsamda, somut olaya gelince, davacı, dava konusu taşınmazları harici satış sözleşmesi ile dava dışı babası ...."dan satın aldığına, bu sözleşmede davalı Köy Tüzel Kişiliği taraf olmadığına göre, davacının sözleşme bedelini Köy Tüzel Kişiliğinden talep etme hakkı bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, Köy Tüzel Kişiliğinin davada pasif taraf sıfatı yoktur. Bu nedenle, davanın bedele ilişkin isteğinin davalı Köy Tüzel Kişiliği yönünden, davalının pasif taraf sıfatı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Açıklanan nedenlerle davalı Köy Tüzel Kişiliği vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün bedele ilişkin bölümünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, yine 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK"nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL onama harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 469,80 TL’nin istek halinde temyiz eden davacıya iadesine ve 491,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı Köy Tüzel Kişiliğine iadesine, 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.