15. Hukuk Dairesi 2019/1694 E. , 2019/4452 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarına gelince; davacılar yüklenici ve kısmen alacağı temlik alan, davalı ise iş sahibidir. Davacı taraf, davacı şirket ile davalı arasında 27.09.2001 tarihli sözleşmeye konu elektrik işlerinin yapılıp 20.02.2002 tarihinde düzenlenen tutanak ile teslim edildiğini, sözleşmede iş bedelinin 83.000,00 TL olduğunu, bedelin 150 gün içinde ödeneceğini ve geç ödenen her ay için aylık %12 oranında vade farkı tahakkuk edeceğinin kararlaştırıldığını, davalının 150 günlük iş süresinde 31.000,00 TL ödeme yaptığını, teslimden sonra ise vade farkına istinaden 40.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalı siteye sözleşme haricinde de işler yapıldığını, alacağın dava tarihi itibariyle 250.000,00 TL olduğunu, fazlaya dair hakkını saklı tutarak 30.000,00 TL’nin aylık %12 faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf işin tamamının davacı tarafından yapılmadığını, buna karşılık davacıya ödeme yapıldığını, iş teslim tutanağının geçerli olmadığını, haksız açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece 10.130,00 TL asıl alacak miktarı, 19.870,00 TL de birikmiş temerrüt faizi alacağı olmak üzere toplam 30.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline dair verilen 08.05.2014 tarihli kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 30.09.2015 tarih ve 2015/3487 Esas 2015/4630 Karar sayılı ilamı ile özetle; mahkemece aylık %12
oranında gecikme faizi isteminin Türk Borçlar Kanunu’nun 88 ve 120. maddeleri uyarınca değerlendirilmesi yapılarak saptanan faiz oranı üzerinden gecikme faizi hesaplatılarak vadeden sonraki ödemelerin gecikme faizi olarak mahsubu yapıldıktan sonra kalan alacağa faiz yürütülüp taleple de bağlı kalınarak hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş, taraf vekillerince Dairemizin bu bozma ilamına karşı karar düzeltme isteğinde bulunulması üzerine Dairemizin 16.06.2016 tarih ve 2016/220 Esas 2016/3489 Karar sayılı ilamı ile davacı vekilinin faiz oranına yönelik karar düzeltme istemi yerinde görülerek mahkemece Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihe kadar sözleşme ile belirlenen faiz oranı, bu tarihten sonra ise 120. maddenin 2. bendindeki sınırlandırılmış temerrüt faizinin uygulanması, faiz oranı yönünden kademeli hüküm kurulması gereğine değinilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılan 04.04.2018 tarihli bilirkişi raporunda, Dairemizin bozma ilamına uygun olarak yapılan hesaplamaya göre, dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 51.805,00 TL asıl alacak ve 231.646,04 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 283.451,04 TL alacaklı olduğu hesaplanmıştır. Görüldüğü gibi dava tarihi itibariyle davacının talep ettiği 10.130,00 TL asıl alacak ve 19.870,00 TL işlemiş faiz miktarı bilirkişi raporunda hesaplanan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarından azdır.
Bu durumda, mahkemece taleple bağlı kalınarak 10.130,00 TL asıl alacak ve 19.870,00 TL işlemiş faiz üzerinden davanın kabulü, asıl alacak 10.130,00 TL’ye dava tarihinden Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihine kadar yıllık %144 akdi faiz, 01.07.2012 tarihinden itibaren Türk Borçlar Kanunu’nun 88 ve 120. maddelerine göre hesaplanan yıllık %18 ve tahsil tarihine kadar değişen faiz oranlarına göre Türk Borçlar Kanunu’nun 88 ve 120. madde hükümleri dikkate alınarak hesaplanacak değişen faiz oranları uygulanmak suretiyle davalıdan alınarak 22.500,00 / 30.000,00 TL’lik kısmının temlik alan ...’e, 7.500,00 / 30.000,00 TL’lik kısmının davacıya verilmesine şeklinde hüküm kurulması gerekirken yanlış değerlendirme ile faize faiz uygulanması sonucunu doğuracak biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan harcın temyiz eden davacılara, 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan harcın temyiz eden davalıya iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 07.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.