
Esas No: 2008/17842
Karar No: 2010/2567
Karar Tarihi: 25.02.2010
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2008/17842 Esas 2010/2567 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
......
Davacı vekili, sigortalılık başlangıç tarihinin tespitini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Hükmün, davalılardan ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
...-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
...-) Dava; davalı işverene ait işyerinde 07.01.1980 tarihinde bir gün süreyle hizmet akdine dayalı olarak çalışıldığının ve bu çalışmanın sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388’inci maddesinin son fıkrasında; yargılama sonunda kurulan hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz yinelenmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, kuşku ve duraksama uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu belirtilmiş, 389’uncu maddesinde ise, mahkemece verilen karar ile iki tarafa yüklenen görev ve tanınan hakların kuşku ve duraksamaya yol açmayacak surette oldukça açık yazılması gerektiği yönünde düzenleme yapılmıştır. Diğer taraftan; anılan Kanunun 419’uncu maddesinde, aleyhlerinde hüküm verilenler birden çok ise yargılama giderlerinin davadaki ilgilerine göre aralarında bölüştürüleceği ve müteselsilen sorumlu sayılabilecekleri belirtildikten sonra 423’üncü maddesinde, vekil ücretinin yargılama giderleri içinde yer aldığı açıklanmıştır.
.....
İnceleme konusu davada; yargılamada vekil ile temsil olunan davacı yararına belirlenen avukatlık ücretinden davalıların teselsül hükümlerine göre sorumluluklarına karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, söz konusu ücretin eşit oranda davalılardan tahsili yönünde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, hüküm fıkrasında yargılama giderlerinin davalılardan ne şekilde alınacağı açıkça belirtilmeyerek yukarıda anılan düzenlemelere aykırı ve kararın yerine getirilmesi aşamasında kuşku ve duraksamaya yol açıcı nitelikte hüküm oluşturulması da usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün (...) numaralı bendinde yer alan “eşit oranda tahsili ile” sözcükleri ve (...) numaralı bendinde yer alan “tahsili ile” sözcüklerinin çıkartılarak, yerlerine, ayrı ayrı “müştereken ve müteselsilen alınarak” sözcüklerinin yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.......