14. Hukuk Dairesi 2010/796 E. , 2010/1480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza müdahalenin önlenmesi, tahliye istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Banka vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı banka vekili, 10.04.2009 tarihli dilekçesi ile; cebri icra yoluyla satış nedeniyle davalının 92 sayılı parseldeki 3/6 payını tapuda 13.02.2009 tarihinde iktisap ettiğini beyanla davalının taşınmazdan çıkartılmasını istemiştir.
Davalı mahkemeye verdiği dilekçesinde; davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan açıldığı, davalıya süresinde ihtar tebliğ edilmediği ve davacının ihtiyaca yönelik delil ibraz etmediği belirtilerek yasal koşullar oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki tavsif hakime ait bir görevdir. Dava, davalının davacı bankadan aldığı kredi borcunu ödememesi sebebiyle yapılan icra takibi sonunda davalıya ait taşınmazdaki 3/6 payın ihale sonucu davacı bankaya geçmiş olması sebebiyle tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı olarak HUMK.nun 683. maddesi gereğince müdahalenin önlenmesi isteğine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Ancak, dava konusu taşınmazın değeri icra satış dosyasında 13.02.2009 tarihi itibariyle 17.700.00 TL. olarak tespit edildiğinden dava tarihine göre sulh hukuk mahkemesinin görev sınırını aştığı nazara alınmaksızın davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.