
Esas No: 2020/417
Karar No: 2020/879
Karar Tarihi: 10.09.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/417 Esas 2020/879 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/417
KARAR NO: 2020/879
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2019
NUMARASI: 2018/948 E. - 2019/658 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükme karşı, davacı vekilince, vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin su yapılandırma kimyasalları alanında, davalının ise madencilik ve inşaat alanında faaliyet gösterdiğini, davalının Çan-2 termik santralinin kimyasal yıkama işlemleri esnasında kullanacak ürünler için 27.09.2017 tarihli ... nolu sipariş formuyla istediği ürünlerin davalıya teslim edildiğini, ürünler karşılığında düzenlenen 26.12.2017 tarihli 116.736,24 TL ve 27.12.2017 tarihli 31.383,14 TL bedelli 2 adet faturanın ödememesi üzerine keşide edilen Beyoğlu ... Noterliğinin 16.07.2017 tarihli ... yevmiye nolu ihtarnamesi üzerine 49.373,12 TL ödeme yapıldığını, bakiye 98.746,26 TL'nin ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin tüm borcunu ifa etmesinden dolayı davanın reddi gerektiğini, ödeme emrinde belirtilen faizin hukuka aykırı olduğunu, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini savunarak; davanın reddi ile %20 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; " ...Davacı, aralarındaki ticari ilişki kapsamından davalının sipariş ettiği ürünlerin kendileri tarafından davalıya teslim edildiğini ve karşılığında 2 adet fatura kestiklerini, fatura bakiyelerinin ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlattıklarını iddia etmiş; davalı ise, aradaki ticari ilişkiyi kabul etmekle birlikte davacıya bakiye borçlarının bulunmadığını, ayrıca talep edilen faizin de hukuka aykırı olduğunu savunmuştur. Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, her iki tarafın defterlerini sunduğu görülmüştür. İncelenen taraf defterlerinin birbirleriyle uyumlu olduğu, buna göre toplam 148.119,38 TL tutarlı 2 adet faturanın davacı tarafından düzenlendiği, faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının 17.07.2018 tarihinde 49.373,72 TL tutarında ödeme yaptığı, buna göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 98.746,26 TL alacaklı göründüğü anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı icra takibi sırasında 4.616,05 TL işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de, davacının dava değerini 98.746,26 TL tutarındaki asıl alacak olarak göstermiş olması nedeniyle, davanın sadece asıl alacağa yönelik olarak açılmış olduğunun kabulü ile, temerrüt ve faiz konusu inceleme dışında bırakılarak..." gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 98.746,26 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan, alacağın %20 'si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı vekili tarafından, vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen hükmün 5. fıkrasında tarifeye göre 2.725 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, oysa vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin üçüncü kısmına göre nisbi olarak belirlenmesi gerektiğini, bu kapsamda 10.649,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken eksik vekalet ücreti takdirinin isabetsiz oduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, ticari satımdan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile davacı yararına avukatlık asgari ücret tarifesine göre maktu vekalet ücretine karar verilmiş, bu karara karşı davacı şirket vekili vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Taraflar arasındaki satım ilişkisi kapsamında, davacının edimini yerine getirerek davacıya emtiayı teslim ettiği, düzenlenen toplam 148.119,38 TL bedelli iki adet faturanın 49.373,12 TL'lik kısmının takip öncesi 17.07.2018 tarihinde davalı yanca ödendiği ve bakiye borcun 98.746,26 TL olduğu, bu miktar yönünden mahkemece yapılan inceleme sonucu alınan rapora göre taraf defterlerinde mutabakat bulunduğu sabittir. Esasen davacı yan da yapılan kısmi ödemenin mahsubu sonrası bakiye alacağın tahsili amacıyla 98.746,26 TL alacak ile ferilerinin tahsilini temin amacıyla takip başlatmıştır. Süresinde yapılan itiraz üzerine takip durmuş, davacı vekilince asıl alacak miktarı üzerinden itirazın iptali davası açılmıştır. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinde, "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. " hükmü bulunmaktadır. Bu durumda, dava konusunun para alacağı olması karşısında, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenmesi gerekir.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusu yerindedir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca, vekalet ücreti yönünden ilk derece mahkemesinin kararın düzeltilmesi gerekmekle, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; 1-Davanın kabulü ile davalının icra dosyasını yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 98.746,26 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, 2- Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın % 20'si oranında hesaplanan 19.749,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,3-Alınması gerekli 6.745,36 TL karar harcından, davacı tarafından peşin yatırılan 1.163,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.575,83 TL harcın davalıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına; davacı tarafndan yapılan 874,50 TL yargılama gideri ile 35,90 TL başvuru 1.169,55 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.079,93 TL masrafın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine 4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen değeri üzerinden AAÜT uyarınca hesaplanan 10.649,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden; a-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru harcı olarak yatırılan 121,30 TL'nin Hazineye gelir kaydına, b-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin istinaf karar harcının, talep halinde davacıya iadesine, c-Davacı tarafça harcanan 121,30 TL istinaf başvuru harcı ve 43,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 164,80 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, d-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine, 7-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,8-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 10/09/2020
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.a maddesi uyarınca, istinafa konu edilen avukatlık ücretinin değerine göre karar kesindir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.