Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9034
Karar No: 2017/6183
Karar Tarihi: 31.05.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/9034 Esas 2017/6183 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/9034 E.  ,  2017/6183 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı borçlu Kenan hakkında takip yaptıklarını alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazını davalı ...’a onun da diğer davalı ...’e sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını,dava konusu taşınmaz hisselerini ayrı ayrı alındığını ve müvekkilinin iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., taşınmazı borçludan satın almadığını, farklı şahıslardan aldığını belirtmiştir.
    Davalı borçlu Kenan savunma yapmamıştır.
    Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre; iptali istenen tasarrufun, takip konusu borçtan önce yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali isteminine ilişkindir.
    İİK"nun 282.maddesine göre ise tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Bu kişiler zorunlu dava arkadaşıdır.
    Somut olayda, mevcut tapu akit tablosundan dava konusu taşınmazın 08.07.2009 tarihinde dava dışı ... Mühendislik Yapı Malzemeleri ...Ltd.Şti"ne onun tarafından da 25.01.2010 tarihinde davalı ...’a o da 04.01.2011 tarihinde davalı ...’e satılmıştır.
    Buna göre, borçlu tarafından satış yapılan ... Mühendislik Yapı Malzemeleri ...Ltd.Şti davaya dahil edilerek taraf teşekkülü sağlandıktan karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    2-Mahkemece de belirlendiği gibi bu tür davaların dinlenme koşullarından biri iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olmasıdır. Somut olayda takip konusu borcun 20.12.2009 tanzim tarihli senetlere dayalı olduğu, iptali istenen tasarrufların ise 08.07.2009 tarihli olduğu anlaşılmakta ise de davacı vekili dava dilekçesinde takip konusu borcun iptali istenen tasarruftan önce doğduğunu belirtmektedir. Uygulamada alacak- borç ilişkisi daha önce başlamasına rağmen alacak için düzenlenen bono veya çek gibi kıymetli evraka sonraki tarihlerin atıldığı sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle davacı alacaklı, borcun doğumunun takip dayanağı bonoların keşide tarihinden önce gerçekleştiğini ileri sürerse mahkemece alacaklıya bu konuda kanıt sunma olanağı verilmeli, gerekirse davacı alacaklı ile borçlu isticvap edilerek senedin düzenlenmesine neden olan temel ilişki sorulmalı, bu yönde beyanda bulunan tanıklarını beyanları netleştirilmeli ve borcun gerçek doğum tarihi tespit edilerek koşulun gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalıdır.
    Belirlenecek tarih iptali istenen tasarruftan sonra ise şimdiki gibi davanın ön koşul yokluğundan reddine, aksi takdirde yani borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğduğunun belirlenmesi halinde davanın esasına girilerek İİK 277 madde kapsamında diğer dava koşullarının varlığının tespiti, varlığı belirlendiği takdirde İİK 278,279,280 madde kapsamında iptal koşulları yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1 ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazların kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 31/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi