8. Hukuk Dairesi 2013/11033 E. , 2014/7391 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye (Aile sıfatıyla ) Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı
... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair Edremit 2. Asliye (Aile sıfatıyla ) Hukuk Mahkemesi"nden verilen 15.01.2013 gün ve 34/20 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili boşanma davası ile birlikte, vekiledeni ile davalının 22 yıl önce evlendiğini, tarafların her ikisinin de öğretmen olup vekiledeni de davalı kadar gelir elde etmesine rağmen evlilik birliği içinde edinilen taşınmazların davalı adına tescil edildiğini açıklayarak taşınmazların ½ hissesinin vekiledeni adına tesciline veya taşınmazların değerinin ½"sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 20.05.2010 tarihli dilekçesiyle, evlilik içinde edinilen ve davalı adına tescil edilen malların 320 ada 13 parsel, 69 ada 22 parsel, 580 ada 449 parsel, 410 ada 477 parsel ve 1993 model renault marka araç olduğunu malların toplam değerinin 487.000 TL olduğunu bildirmiş ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000 TL"nin tasfiye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili gelirini tatiller ve seyahatlerde harcayan davacının katkısı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, öğretmen olarak çalışan davacının aile yükümlülüğünden kaynaklanan müşterek haneye yaptığı katkıların davalının edindiği mallara katkı anlamına gelmediğinden davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 03.02.1984 tarihinde evlenmişler, 06.04.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 21.01.2010 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK"nın 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden eşler arasında, evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM"nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejimi ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı 06.04.2007 tarihine kadar TMK"nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava konusu 320 ada 13 parselin 11.11.1999, 69 ada 22 parselin 17.07.1992 ve 580 ada 449 parselin 03.04.1986 tarihinde tescil edildiği saptanmakla dava, eşler arasında 743 sayılı TKM"nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu tarihte edinilen taşınmazlara yapılan katkıdan kaynaklanan katkı payı alacağı isteğine ilişkindir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, dava konusu taşınmazlardan 580 ada 49 parselde kayıtlı arsa vasfındaki taşınmaz 17.07.1992
tarihinde tarafların özgür iradeleri ile paylı şekilde davacı ve davalı adına tescil edildiğine, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin bu taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün bu taşınmaz yönünden ONANMASINA,
Davacı vekilinin diğer taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince: 743 sayılı TKM"nin yürürlükte olduğu; 01.01.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında bir tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya para ile ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının bulunması gerekir. Somut olayda, öğretmen olarak sürekli ve düzenli gelir elde eden davacının evlilik birliği içinde edinilen ve davalı adına tescil edilen taşınmazlarda katkısının bulunduğunun kabulü gereklidir. Daire"nin yerleşik içtihatları da bu yöndedir.
Bu halde, Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacıdan HMK"nun 31. maddesi gereğince dava konusu ettiği 410 ada 477 parselde kayıtlı bağımsız bölüme ilişkin tapu kaydının ve aracın plakasını bildirmesi istenip, bildirildiği takdirde, araca ilişkin sicil kayıt örneğinin trafik tescil şube müdürlüğünden, 410 ada 477 parselde kayıtlı bağımsız bölüm ile 8 parsele ait tapu kaydının ilk oluşum tarihinden itibaren tedavülleri ile birlikte Tapu Müdürlüğü"nden getirtilerek, edinildikleri tarih itibariyle hangi mal rejimine tabi oldukları ve kişisel mal olup olmadığının belirlenmesi, evlilik birliğinin kurulduğu tarihten taşınmazlar ve aracın edinildiği tarihe kadar (her bir taşınmaz için ayrı ayrı değerlendirme yapılmalıdır) tarafların her birinin çalışmasına ve bu çalışmadan elde ettiği gelire ilişkin kayıt ve belgelerin eksiksiz olarak getirtilmesi, taşınmazlar ve aracın edinildiği tarihteki her birinin ayrı ayrı toplam gelirinden, tarafların sosyal statüleri ile konumlarına göre yapabilecekleri kişisel harcamaları ile kocanın 743 sayılı TKM’nin 152. maddesi uyarınca evi geçindirme yükümlülüğü uyarınca yapması gereken harcamalar ayrı ayrı toplam gelirlerinden düşürülmesi ve her birinin ayrı ayrı yaptıkları tasarruf miktarlarının saptanması, daha sonra toplam tasarruf miktarı karşısında davacının katkı oranının bulunması, bulunan bu oran ile katkı payına konu olduğu tespit edilen taşınmazlar veya aracın dava tarihindeki değerinin çarpılarak katkı payı alacağının tespit edilmesi, bu konuda uzman hukukçu ve mali müşavir ya da muhasebeciden rapor alınarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Davacı vekilinin temyiz itirazları az yukarıda değinilen taşınmaz ve araç bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.