8. Hukuk Dairesi 2013/7895 E. , 2014/7412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/01/2013
NUMARASI : 2012/245-2013/21
N.. Y.. ile Ö.. D.. ve V.. D.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 28.01.2013 gün ve 245/21 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, Edirne 4. Noterliği"nin 29.07.1996 tarih 9796 yevmiye numaralı miras taksim sözleşmesi ile dava konusu 126 ada 9 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanı S.. Y.."a verildiğini, sözleşme gereği fiilen teslim edildiğini, davalıların davaya konu taşınmaz üzerinde herhangi bir hakkı bulunmadığını açıklayarak 126 ada parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile muris S.. Y.. adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş; muris S.. Y.."ın davacı dışındaki diğer mirasçısı N.. E.. 06.09.2012 tarihli yargılama oturumunda, açılan davaya muvafakat ettiğini beyan etmiştir.
Davalılar V.. D.. ile Ö.. D.. vekili, miras taksim sözleşmesi yapıldıktan sonra taşınmazın bulunduğu yerde kadastro çalışması yapıldığını, sözleşmeyi imzalayanlar o tarihte sağ olmasına rağmen sözleşmeyi sunmadıklarını, tarafların taşınmazdaki hisse durumunu kabul ettiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalılar Ş.. B.., Ş.. T.., R.. D.. H.. Ç.., M.. M.., Y.. D.. ayrı ayrı herkesin payı oranında taşınmazı kullandığını beyanla davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer dahili davalılar, usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmamış, yargılama oturumlarına katılmamıştır.
Mahkemece, davacının kadastro tespitinin kesinleşmesinden önce düzenlenen miras taksim sözleşmesine dayandığı, tespitin kesinleşmesinden sonra düzenlenen miras taksim sözleşmesine dayanmış olsa idi hak düşürücü süreden bahsedilemeyecek ise de, dava konusu taşınmazın 14.11.1996 tarihinde kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren dava tarihine kadar Kadastro Kanunu"nun 12. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçtiği, davacının taksim sözleşmesine konu tapu kaydının dava konusu taşınmaz olduğu yönündeki iddiasının kadastro tutanağı ile örtüşmediği, taşınmazın senetsizden değil tapu kaydına istinaden muris adına kayıtlı olduğu iddiasının soyut kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; davanın 29.07.1996 tarihinde düzenlenen miras taksim sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası olup dava konusu 126 ada parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 17.11.1995 tarihinde yapıldığı, bu durumda davanın kadastro tespiti öncesi nedene değil tespit sonrası nedene dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça tespitten sonraki hukuki sebebe dayalı olarak istemde bulunulduğundan 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3 maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin bu davada uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Bundan ayrı, kural olarak tapu iptali ve tescil davalarında dava, kayıt malikine, kayıt maliki ya da malikleri ölüyse mirasçılarına yöneltilerek açılır. Somut olayda, uyuşmazlık konusu taşınmaz dava tarihi itibari ile tapuda paylı mülkiyet hükümlerine göre kayıtlı iken, dava, kayıt maliklerinden sadece A.. D.. ile A.. İ.. D.. mirasçıları arasında yer alan Ö.. D.. ve V.. D.."e yöneltilerek açılmıştır. Malikler arasında eldeki dava bakımından mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığına göre, bu yolda açılmış bulunan davanın diğer kayıt malikine yöneltilmek suretiyle yürütülmesi olanaklı bulunmadığı gibi ıslah yolu ile de kayıt maliklerinin davaya dahil edilerek davaya devam edilmesi mümkün değildir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan, her zaman kendiliğinden değerlendirilir. Kaldı ki, 1086 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nda dahili dava müessesesi mevcut değildir. Bu kapsamda anılan taşınmazda diğer kayıt maliklerinin mirasçılarının davaya davalı olarak dahil edilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Diğer yandan, davaya dayanak olan Edirne 4. Noterliği"nin 29.07.1996 tarih 9796 yevmiye numaralı miras taksim sözleşmesinde belirtilen Lalapaşa İlçesi, Büyünlü Köyü, Çobandere Mevkii 19 sıra 11 sayfa 140 cilt numarasında tapuya kayıtlı taşınmaz ile davaya konu 126 ada 9 numaralı parselin aynı yer olup olmadığı hususunun keşifle belirlenmesi gerekmekte iken bu husus Mahkemece açıklığa kavuşturulmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme sonucu açıklanan ilkelere aykırı olarak hüküm kurulması doğru değildir.
Davacının temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.