
Esas No: 2020/12365
Karar No: 2020/7397
Karar Tarihi: 09.09.2020
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/12365 Esas 2020/7397 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Hırsızlık suçunun olay anlatım ve sanıkların yakalanmasına ve beyanlarına göre gece vakti işlendiği kabul edilerek yapılan incelemede;
Hüküm kurulurken suça konu eşyaların değerinin pek hafif kabul edilemeyeceği gözetilmeden, uygulama imkanı bulunmayan 765 sayılı TCY’nın 522. maddesinin uygulanması, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık hakkında üzerine atılı suçtan 02/10/2007 karar tarihli ilk hükümde 8 ay 26 gün hapis cezasının, 647 sayılı Kanun’un 4. maddesi gereği 12 YTL den 3192 YTL’ye çevrildiği ve yine 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği, verilen hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin ilamı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanma ihtimalinin değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verildiği, bozmaya uyularak sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, denetim süresi içerisinde sanığın yeni bir kasıtlı suç işlemesi nedeniyle geri bırakılan hükmün açıklandığı, ancak açıklanan hükümde, Yargıtay 17. Ceza Dairesinin ilamı ile hükmün açıklanmasına konu ilamın uzlaştırmaya tabi bir suç olması sebebiyle yapılan bozma sonucunda verilen en son 12/12/2019 tarihli kararda, sanığın 8 ay 26 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmakla; sanık hakkında 02/10/2007 tarihinde verilen hükmün, 647 sayılı Kanun’un 4. maddesi gereği 12 YTL’den 3192 YTL’ye çevrildiği ve yine 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği şeklindeki kararın, sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca hükümde 8 ay 26 gün hapis cezası yönünden sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek, infazın, 647 sayılı Kanun’un 4. maddesi gereği 12,00 YTL den 3.192,00 YTL"ye çevrilmesi ve yine 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince ertelenmesi şeklinde yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde ceza tayini suretiyle kazanılmış hak kuralının ihlal edilmesi,
2-Sanık hakkında 765 sayılı TCY’nın uygulanması karşısında, yeni-eski kanunun bir bütün halinde uygulanacağı gözetilmeden 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ün temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin cümlenin çıkarılması ve hüküm fıkrasına "CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle, sanık hakkında hükmolunan 8 ay 26 gün hapis cezasının 647 sayılı Kanun"un 4. maddesi gereğince çevrilen 3.192,00 YTL adli para cezasının, 647 sayılı Kanun"un 6. maddesi gereğince ertelenmesi üzerinden infazına ” cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.09.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.