Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, muhafaza görevini kötüye kullanma suçu işleyen sanık TCK'nın 289/1, 62, 51, 52. maddeleri gereğince mahkum edilmiştir. Ancak, hakim ceza tayin ederken, TCK'nın 61. maddesindeki ölçütler ile aynı Kanunun 3. maddesinde belirtilen “eylemin ağırlığı ile orantılı ceza verilmesi” ilkesi gözetilmeden, temel adli para cezasına esas birim gün sayısının uygun olmayan bir hacimde belirlenmesi nedeniyle karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 289/1 maddesi: \"Kamu kurum veya kuruluşlarında işgal edilen kadro veya görevlerde, belirlenen usul ve esaslara göre muhafaza edilmesi gereken gizli kalması gereken bilgi, veri veya belgeleri hukuka aykırı olarak açıklayan, ifşa eden veya sizdiran kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.\"
- TCK'nın 62. maddesi: \"Bir suçu işleyen, aynı işi bir kez daha işlediğinde, verilecek ceza birinci fiilden daha ağır ise, ilk fiilin cezası, ikinci fiilin cezasına dahil edilir.\"
- TCK'nın 51. maddesi: \"Asliye Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanan suçlarda hapis cezası verilmemiş veya hapis cezasına çevrilmeyen adli para cezası veya hıyarî bir ceza tayin edilmiş ise, Yargıtay'a yapılan temyiz başvurularında, cezanın niteliği ve miktarı itibarıyla hükmün bozulması talepleri reddedilir.\"
- TCK'nın 52. maddesi: \"Asliye Ceza Mahkemesince birden fazla suçtan açılan davalarda, İşlediği suçlardan en yüksek cezayı gerektiren suçtan hüküm tesis edilir.\"