İcra Kararları - Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/17955 Esas 2015/2509 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17955
Karar No: 2015/2509
Karar Tarihi: 25.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/17955 Esas 2015/2509 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Davacı, ticaret unvanını 1982 yılında tescil ettirdiği \"...\" ibareli şirket için, davalının ise 2003 yılında \"...\" ibaresini ticaret unvanı olarak kullanmaya başlayarak haksız rekabet yarattığını iddia ederek dava açmıştır. Mahkeme, davalının ticaret unvanını 8 yıl sonra açılan dava ile başka bir sebeple tahsis edilen unvanın iptal edilmediği sürece kullanmanın haksız rekabet teşkil etmeyeceğine karar vermiştir. Davacının temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddesi olarak TTK'nın 57/5. maddesi ve TMK'nın 2. maddesi belirtilmiştir.

11. Hukuk Dairesi 2014/17955 E. , 2015/2509 K.

"İçtihat Metni"

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 17/07/2014 tarih ve 2014/197-2014/247 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “...” ibareli ticaret unvanını 16.12.1982 tarihinde tescil ettirdiğini, davalının ise iltibas oluşturacak şekilde “...” ibaresini ticaret unvanı olarak 20.01.2003 tarihinde kullanmaya başladığını, eylemin 6762 sayılı TTK"nın 57/5. maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, davalının ticaret unvanında geçen “...” ibaresinin terkinini, tescil edilmiş unvana dayanarak davalıya tahsis edilmiş olan .... alan adının iptalini, hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin faaliyet alanının farklı olduğunu, davacının 8 yıl boyunca sessiz kalarak hak kaybına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak, dosya kapsamına göre; davalının ticaret unvanını tescil ettirdiği 24.01.2003 tarihinden yaklaşık 8 yıl sonra davanın açıldığı, davacının aradan geçen bu uzun süre zarfında davalının dava konusu ticaret unvanını kullanmasına sessiz kaldığı, dolayısıyla işbu davanın açılmasının TMK"nın 2. maddesine aykırılık teşkil ettiği, bunun yanı sıra tarafların faaliyet alanlarının birbirlerinden farklı olması sebebiyle davalı şirketin ticaret unvanının iltibas yaratmayacağı, davalının tescilli ticaret unvanı terkin edilmediği müddetçe ticaret unvanını kullanmasının haksız rekabet teşkil etmeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.