8. Hukuk Dairesi 2013/12235 E. , 2014/7741 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi, zilyetliğe müdahalenin önlenmesi
Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki elatmanın önlenmesi ve birleşen dosyadaki zilyetliğe müdahalenin ve gürültünün önlenmesi davasının davacı-karşı davalının açtığı davanın kabulüne, davalı-karşı davacının açtığı davanın reddine dair Çarşamba Sulh Hukuk Mahkemesi"nden verilen 13.12.2012 gün ve 1209/1315 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
İlk dava, TMK"nun 973. ve devamı maddelerine dayalı, tapuda Hazine adına kayıtlı 55 nolu parseldeki zilyetliğe vaki elatmanın önlenmesi karşı dava ise, Hazine adına kayıtlı olan 55 parsel nolu taşınmazdaki zilyetliğe vaki elatmanın ve pancar motorunun çıkarttığı gürültü kirliliğinin önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, her iki dava dosyası birleştirildikten sonra, davacı karşı davalı ... tarafından açılan elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, 55 nolu parselin 132 m2 alanlı yerde zilyetliğin tespitine, davalı-karşı davacı ... tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir. Karar davalı-karşı davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekilinin 2011/129 Esas sayılı asıl dava yönünden tüm ve birleştirilen 2012/130 Esas sayılı karşı dava yönünden ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı karşı davacı ... vekilinin birleştirilen 2012/130 Esas sayılı davada talep ettiği pancar sulama motorunun çıkarttığı gürültü kirliliğinin önlenmesine yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, komşuluk hakkına dayalı TMK"nun 737. maddesi gereği çözümlenmesi gereken gürültü kirliliğinin önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
Şöyle ki, mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. TMK’nun 683. maddesi “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir ” hükmü ile malikin mülkiyet hakkını, hukuksal sınırlar içinde
kullanabileceğini düzenlemiştir. Kanunun taşınmaz mülkiyet hakkının kısıtlamalarını düzenleyen “Komşu hakkı” bölümünde “kullanım biçimi” başlığı altında yer alan 737. maddesi “Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkilerini kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür. Özellikle; taşınmazın durumuna, niteliğine ve yerel adete göre komşular arasında hoş görülebilecek dereceyi aşan duman, buğu, kurum, toz, koku çıkartarak, gürültü ve sarsıntı yaparak rahatsızlık vermek yasaktır. Yerel adete uygun ve kaçınılmaz taşkınlıklardan doğan denkleştirmeye ilişkin haklar saklıdır.” hükmü ile de malike mülkün kullanılmasında komşuya zarar verecek taşkınlıklardan sakınma ödevi yükleyerek yasal kısıtlamalardan birisini düzenlemiştir.
Taşkınlıktan amaç ise, komşuluğun olağan hoşgörü sınırlarını aşan ve komşunun kendisi ve ailesi zararına aşırı derecede etkili olabilecek tahammül sınırlarını zorlayan iş ve eylemlerdir. Bu eylemlerin saptanmasında taşınmazın bulunduğu yerin kullanma amacının, niteliğinin, konuya ilişkin düzenlemelerin ve yasal boşluk bulunması halinde mahalli örf ve adetlerin göz önünde tutulması gereklidir. Bu tür uyuşmazlıkların çözümünde hakim, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan demokratik toplum kuralları göz önüne alınarak, hakkın özüne dokunmadan, insancıl, gerçekçi, zorunlu temel hukuk kuralına göre gerek zararı saptama gerekse zararı giderici önlemleri bulma yönünden somut olayın özelliğini gözetmek, tarafların yarar ve zarar dengelerini değerlendirmek, komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptamak, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulmak, müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirmek durumundadır.
Somut olayda, pancar sulama motorunun bulunduğu mahalde bu işten anlayan konusunda uzman bilirkişiler ile keşif yapılarak, düzenlenecek raporda davacı-karşı davalının pancar sulama motorunun davalı-karşı davacının evine olan konumu ve mesafesi belirlenerek, pancar motorunun çalıştırıldığı saatler de dikkate alınarak elektrikle çalışan motor ya da benzin veya mazotla çalışan motorlardan hangisinin davacı ve davalı yararına olacağı, ayrıca gürültü nedeniyle maruz kalınan zararın nasıl ve ne şekilde giderilebileceği konusunda, gerekçeli rapor alınmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Çevresel gürültüye maruz kalınması sonucu kişilerin huzur ve sükûnunun, beden ve ruh sağlığının bozulmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamak için düzenlenen 09.08.1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu ile 01.05.2003 tarihli 4856 sayılı Çevre ve Orman Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun gereği hazırlanan Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi Ve önetimi Yönetmeliği"nde düzenlenen komşuluk hukukunun öngördüğü sınırları aşan kullanım halinin saptanması halinde zararlı davranışın giderim şeklinin ve taraf yükümlülüklerinin açıkça kurulacak hükümde gösterilmesi zorunludur. Davalı karşı davacının iddia ettiği zarar unsurunun varlığını belirleme ve bunun giderim şeklini saptama özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, sulama motorunun çıkarttığı gürültünün son teknoloji motor kullanılarak veya susturucu takılarak asgari düzeye indirilmesi gibi veya tamamen giderilmesi amacıyla ne gibi bir önlem alınması gerektiği hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle pancar motorunun çıkarttığı gürültünün önlenmesi yönünden araştırma yapılması için HUMK"nun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 86,90 TL"nin temyiz eden davalı ve karşı davacıdan alınmasına, 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.