17. Hukuk Dairesi 2015/309 E. , 2017/6701 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan ölüm ve yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekilleri tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleten/sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların oğlu/kardeşi ..."un idaresindeki motorsiklete çarpmasıyla ölümlü ve yaralanmalı kaza meydana geldiğini, kazada ölen ..."un annesi/ babası/kardeşi olan davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını; ölenin aracında yolcu olarak bulunan davacı ..."in de kazada ayağında kemik kırığı oluşacak biçimde yaralandığını, 4 ay çalışamayıp kazanç kaybına uğradığını ve tedavi masrafı yaptığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı sigortacı sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 30.000,00 TL. maddi ve 85.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 20.06.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 101.455,97 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, kazada ölen sürücünün ehliyetsiz olması nedeniyle, yaralanan davacı için müterafik kusurun değerlendirilmesi gerektiğini, sigortalının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, kazada davalının kusuru olmadığını, ehliyetsiz, esrar maddesi etkisinde ve kask takmadan süratli araç kullanan desteğin tam kusurlu olduğunu, davacı kardeşlerin destek tazminatı talep hakkı olmadığını, istenen manevi tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 31.423,33 TL. ve ... için 34.418,82 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.225,00 TL. defin gideri toplamı 67.067,15 TL"nin davalı sigortacı için dava tarihinden, diğer davalı için olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; davacı ..."un maddi tazminat talebinin kabulü ile 5.583,89 TL. kazanç kaybı ve 24.804,88 TL. maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 30.388,77 TL"nin davalı sigortacı için dava tarihinden, diğer davalı için olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; diğer davacıların maddi tazminat talebinin reddine; davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı ... ve ... için 10.000,00"er TL, ... İçin 3.000,00 TL. ve diğer davacılar için 2.000,00"er TL. olmak üzere toplam 31.000,00 TL"nin davalı ..."den olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; ayrıca, manevi tazminatın takdirinde TBK"nun 56. (eski BK"nun 47.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı taraf dava dilekçesinde, kazada ayağı kırılan davacı ..."in, 4 ay süreyle çalışamayıp kazanç kaybına uğradığını belirterek, bu davacı için maddi tazminat istediği-
belirtmiş, davacı ..."in kalıcı işgöremezliğe uğradığı yönünde bir iddiada ve bu sebebe dayalı tazminat isteminde bulunmamış olmasına rağmen; mahkemece hükme esas alınan 09.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacı ... lehine, 6 aylık iyileşme süresi için 5.583,89 TL. geçici işgöremezlik tazminatı ile sonraki dönem için 24.804,88 TL. sürekli işgöremezlik tazminatının hesaplandığı ve mahkeme tarafından, bu bedellerin hüküm altına alındığı görülmektedir.
6100 sayılı HMK"nun 26/1 maddesi "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" düzenlemesi göz önünde bulundurulduğunda; davacı ... yönünden davacı tarafın talebi aşılarak, 2 aylık fazla geçici işgöremezlik tazminatına ve talep edilmeyen sürekli işgöremezlik tazminatına hükmolunması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı ..."in istemi, davaya konu kazada uğradığı cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminata ilişkindir.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacı ..."in, kazada ölen ..."un sevk ve idaresinde bulunan motorsiklette yolcu olduğu, sürücü ..."un ehliyetsiz olduğu ve otopsi raporuna göre kanında 86 ng/ml esrar bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Bu durum karşısında; davacı ... ile ölen sürücü ..."un arkadaş olduğu ve ifade olunan hususlar gözönünde bulundurularak, davacı ..."in ehliyetsiz ve uyuşturucu madde etkisindeki sürücünün aracına binmekle müterafik kusurlu olup olmadığının, BK"nun 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan makul oranda hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak
sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ve değerlendirmeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davacıların desteği ..."un ölümü nedeniyle talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı ..."in işgöremezliğe uğradığı iddiasıyla talep olunan maluliyet tazminatının doğru biçimde hesaplanmasında, ilgili kişilerin gerçek kazanç miktarlarının tespiti önem arzetmektedir.
Davacı taraf, desteğin ölmeden önce tekstil firmasında kar ortağı ve mağaza sorumlusu olarak çalıştığını, kazancının da 2.000,00 TL. olduğunu; davacı ..."in ise pimapen işçisi olduğu ve kazancının 1.500,00 TL. olduğunu iddia etmiştir. Hükme esas alınan 09.06.2014 tarihli raporda; emsal gelir araştırması kapsamında ... Hazır Giyim Sanatkarları Esnaf Odası ile ... Cam Eşya Esnaf Odası"nın yazı cevabına göre, desteğin geliri asgari ücretin 2,28 katı ve davacı ..."in geliri asgari ücretin 1,60 katı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Oysa, yine emsal araştırması kapsamında, ... Ticaret Odası tarafından, destek ve davacı ..."in gelirinin asgari ücret düzeyinde olabileceği bildirilmiştir. Davacı ..."in kazadan 2 ay öncesine ait ... hizmet cetvelindeki kazancının asgari ücret olduğu; destek ..."un ise tekstil firmasının ortağı olduğuna dair resmi herhangi bir belge bulunmadığı, davacı tarafın soyut iddiası dışında vergi kaydı, ... kaydı gibi resmi belgelerle desteğin kazancının ispat edilemediği gözetildiğinde; gerek desteğin gerekse davacı ..."in asgari ücret düzeyinde gelir elde ettikleri kabul edilerek hesaplama yapılması gerektiği açıktır.
Bu durumda, davacı ... ve desteğin kazancını, sadece emsal araştırmasında bildirilen miktar üzerinden, asgari ücretin hayli üstünde bir miktar olarak esas alınan bilirkişi raporuna göre, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
5-Davacı ..., ..., .... ve ... için 4.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmiş ve davacı tarafın bu istemi reddedilmiş olmasına rağmen, davada vekille temsil edilen davalılar yararına, reddolunan maddi tazminat üzerinden hesaplanacak vekalet ücretinin hüküm altına alınmayışı doğru olmamıştır.
6-Davacı taraf, tüm davacılar için toplam 31.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş olup bu istemleri yönünden
sadece davalı ..."e husumet yöneltmiş; mahkeme tarafından da manevi tazminattan sadece bu davalı sorumlu tutulmuştur. Buna rağmen; kabul edilen manevi tazminatlar için davacılar yararına hesaplanan vekalet ücretinden davalı sigortacının da sorumlu tutulması hatalı olmuştur. Yine, reddolunan manevi tazminatlar yönünden davalı taraf yararına hükmedilen vekalet ücretinin, sadece davalı ... lehine hükmedilmesi gerekirken; bu ücretin her iki davalı yararına hüküm altına alınması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2), (3), (4), (5) ve (6) nolu bentlerde, açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...ve ..."e geri verilmesine 12.6.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.